Birleşmiş Milletler’in İklim Zirvesi nedeniyle ABD’ye giden RTE orada yaptığı konuşmalarda ve en net bir şekilde ‘Yabancı Savaşçılar’ konulu oturumda ‘IŞİD eli kanlı terör örgütüdür’ demiştir.

 

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

 

Ve yine bununla da ‘’IŞİD’e karşı koalisyona askeri, lojistik ve siyasi desteğin yapılacağını’’ çok açık bir şekilde belirterek her zamanki gibi şark kurnazlığının yine en katmerlisini gerçekleştirmiştir.

 

Türkiye’deyken ve yıllardır IŞİD’e bir türlü terör örgütü diyemeyen RTE ne oldu da birden bire ABD’de karakter yapısına çok uygun bir şekilde yüz seksen derece açı ile dönüş yaparak bu Ortaçağ kafalı elikanlı geri zekalı güruha gerçekte hak ettikleri terörist ifadelerini kullanmıştır.

 

Bunun tek bir açıklaması vardır.

 

O da RTE’nin ülke yönetimindeki kişisel ve ailevi çıkarları gereği pragmatist, opurtunist ve makyavelist yaklaşımıdır.

 

Şunu bir defa ortaya koyalım ki, IŞİD’i Ortadoğu’yu yeniden şekillendirmek ve petrol nedeniyle çıkarlarını sağlama almak adına emperyalist güçlerin kurduğundan adım gibi eminim.

 

Ama bu elikanlı, geri zekalı terörist güruhunu kim besledi ve büyüttü sorusuna gelince orada durur ve sağlıklı analiz yaparak bir sonuca varırım.

 

Evet, bu elikanlı geri zekalı terör örgütünü kanaatimce büyüten ve bugünkü duruma gelmesine neden olan BOP Eşbaşkanı RTE’den başkası değildir.

 

Bakınız RTE’nin iç ve dış politika oyunlarında oynadığı oyunların en başında kaos ve bölücülük oluşturarak düşmanlarını, rakiplerini yere sermek ve mevcut durumunu korumak en başta gelmektedir.

 

ABD taşeronu ve işbirlikçisi RTE bir gün öncesine kadar kardeşim dediği Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’a Coni ağabeylerinin kendisine verdiği talimat gereği karakterine çok uygun olarak çark retmiş, kardeşini güya bölgenin huzuru için en azılı düşman ilan ederek devrilmesini hedef almıştır.

 

İşte çıkarlarını korumak adına bu işe başını koyan RTE Esad muhalifi ne kadar terör grupları varsa onlara her türlü desteği verdiği inkar edilse bile bilinen bir gerçektir.

 

Esad muhalifi terör grupları yanında IŞİD’de bu yardımlar sayesinde büyüyüp palazlanarak tüm insanlık için kanlı katil örgütü olmuştur.

 

IŞİD bugüne yani ülkelerin toprakları işgal edip devlet kuracak duruma nasıl gelmiştir.

 

Tabiî ki kişisel çıkarlarına dayalı politikaları gereği RTE tarafından kendilerine yapılan her türlü silah yardımı ile lojistik destek sayesinde böyle güçlü bir duruma gelmiştir.

 

Şimdi bu suçu hem RTE hem de partneri IŞİD zımni olarak bilmekteler.

 

Aynı zamanda IŞİD’e kimyasal silah da verildiği kuvvetli iddialar arasındadır.

 

Bu silah yardımının envanteri, tabii ki IŞİD ve diğer silah ve lojistik destek sağladığı Esad muhalifi kendi vatanlarının haini terör gruplarında da bulunmaktadır.

 

RTE’nin cehalet, hırs ve kişisel çıkarlarına dayalı politikaları onu uluslararası mahkemelerde yargılanması açısından güvenliğini çok tehlikeli bir noktaya getirmiştir.

 

İşte bu koşullarda RTE hem IŞİD hem de başta ABD olmak üzere Batı dünyasından çok fena halde korkmaktadır.

 

Bu vahim durum RTE’yi iki tarafı da idare etme durumuna yönlendirmiştir.

 

Dolayısıyla ABD’de IŞİD’e elikanlı terör örgütü diyerek koalisyon güçlerine her türlü askeri, lojistik, siyasi desteği vereceğini vaat etmiştir.

 

Peki, her iki taraftan da korkan RTE bu sözleri IŞİD belasına rağmen nasıl söylemiştir.

 

İnanın ki, MİT vasıtasıyla IŞİD’le zımni bir anlaşma yaparak bunu sağlamış olabilir.

 

Bu nasıl olabilir?

 

IŞİD’e derki ben Hıristiyan ABD’yi oyalamak için sizin aleyhinizde konuşacağım; sakın buna inanmayın ve itibar etmeyin, siz işinize bakın.

 

Eğer böyle bir durum olmasaydı IŞİD ve onun peykleri öteki terör grupları RTE tarafından başbakanlığı döneminde yaptırılan silah ve mühimmat yardımlarını çoktan açıklamıştı.

 

Ama şunu da belirteyim ki, RTE gerçekten ABD ve Batı dünyasını mı oyalıyor yoksa geldikleri tehlikeli nokta itibariyle IŞİD’i mi bertaraf ettirmek istiyor; inanınız belli değil.

 

Onu RTE’nin siyasi istikbali ile kişisel ve ailevi çıkarları belirler.

 

RTE’nin uyguladığı iç ve dış politika oyunlarından biri de ‘’Tahterevalli oyunu’’dur.

 

Çocukların oyun oynadığı tahterevallinin ne olduğunu herkes bilir.

 

Bir sabit denge üzerinde duran tahterevallinin her iki ucuna oturan çocukların biri yukarı yükselirken diğeri yere iner, bildiğiniz gibi.

 

İşte RTE’nin uyguladığı politikalarda böyle bir tahterevallinin iki ucundan birinde değil de tam ortasında oturduğu sabit durumda olan denge merkezinde ayakta durduğunu hayal edin.

 

RTE bakar, iki ucunda oturan kişilerden hangisi zayıf duruma gelirse, gerek korku gerek çıkarlarını düşünerek, hemen güçlü olan tarafa ayağını basarak zayıf olanı fırlatıp diğerinin yanına geçer.

 

Tabii ki bu işlemi yapıncaya kadar tahterevallinin her iki ucundakine de ikisinin de görmeyeceği şekilde ben senden tarafım kurnazlığı ile göz kırpmaktadır.

 

Ey Amerika Birleşik Devletleri yetkilileri, RTE sizden mi yoksa IŞİD’den mi taraf?

 

Aynı soruyu Irak İslam Devleti(IŞİD) yetkililerine de soruyorum; RTE’nin artık sizi bertaraf ettirmek istemediğinden emin misiniz?

 

ABD ve IŞİD yetkililerine sorduğum bu iki sorunun yanıtı çok net bir şekilde yukarıda anlattığım gibi RTE’nin ‘’Tahtarevelli oyunu’’ siyasetinde saklı durmaktadır.

 

Şimdilik sağ gözünü IŞİD’e sol gözünü ABD’ye kırpan RTE’nin cürümleri yakında iki taraftan biri tarafından kirli çamaşırlar gibi ortaya dökülür ve Uluslar arası Ceza Mahkemesi’nde yargılanır.

 

 

[email protected]

 

 

İbrahim Özdoğan Twitter

 

 

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!