CHP seçmeni sandığa küsmez
26 Mart 2024 13:59

Genel seçimlerin ardından yorgun, bezgin ve siyasetten umutsuz gibi görünen seçmenin sessizliği ile bu Pazar günü yerel seçimler için sandığa gidilecek.

Yunus BÜLBÜL H&H YORUM

Sandıktan çıkan sonuçlar il ilçelerdeki belediye başkanlarını ve yerel meclisleri (Belediye ve İl Genel meclisleri) belirlemenin ötesinde 2028 genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerine dair bir işaret mi verecek, ya da yerel seçim sonuçları partilerde farklı arayışları, değişimleri tetikleyecek mi izleyeceğiz.

Kutuplaşmaya dayalı Bugünkü tabloya bakınca iktidar ve muhalefet blokları arasındaki dengenin radikal biçimde değişeceğine dair bir heyecan ya da değişim sokaklarda meydanlarda gözükmüyor.

Yerel seçim tartışmaları bazı yerel başkan adaylarının projelerini tartışsa da ulusal genel siyasetin dinamiklerinden beslenmeye aynı tartışmaları gerilimleri tekrarlamaktan öteye gitmiyor.

Hal bu ki yapılacak olan yerel seçimdir adayların kimlikleri projeleri ön planda olması gerekirken çoğu zaman önde olan ulusal politikalar yerel politikaların önüne geçiyor.

İktidar bloku 2019 yerel seçimlerinde ve 2023 genel seçimlerinde olduğu gibi bir bütün olarak ittifak halinde seçimlere giderken muhalefet bloku çatladı. Her parti seçimlere ayrı ayrı girerek kendi özgül ağırlıklarını tespit etme fırsatı yakalamak istedi.

2019 seçimlerinde iktidara karşı yerel seçimlerde başarıyı getiren bir muhalefet ittifakı yerine iktidara olduğu kadar bir birine de rakip haline gelerek iktidar bloğu lehine bir hava yarattılar.

Partiler düzeyinde ittifaklar dağılmış olsa da muhalif partilerin seçmenlerinde kazanma potansiyeli olan adaylar üzerinde seçmen ittifaklarının bazı büyükşehirlerde oluşacağı ve sonuçları değiştireceği anlaşılıyor.

Bu durumda,Belediye başkanlığı oyları ile yerel meclis oyları arasında ise kayda değer oranlarda farklılaşma beklenebilir

Sürekli olarak kendilerini tekrarlayan sıkışmış kimlik siyaseti yapan AKP MHP CHP DEM gibi partilerin verdiği bıkkınlıktan bunalan seçmenin YRP ZAFER İP ve MEMLEKET gibi partilere sürpriz bir çıkış yaparak yönelmeleri yadırganmamalı.

Sonuçta partilerin seçimle tartılmış gerçek ağırlıkları genel olarak siyasette ve partilerin kendi iç yapılarında değişim tartışmalarına kaynaklık edecektir.

Seçmenin partilerin oy oranlarıyla ilgilendiği yok. İlgi odağı belediye başkanlıklarını kimlerin kazanacağı, asıl odak ise İstanbul belediye başkanlığı seçimlerinin sonucu.

Yerel seçim İstanbul Belediye Başkanlığı seçimine dönüşmüş durumda.

İstanbul’da Ekrem İmamoğlu çalışılmış bir stratejiyle yürüyor ve moral üstünlüğü de ele geçirmiş durumda. İmamoğlu İstanbul’da 2019’da üç ay arayla iki kez kazanan, son güne kadar Cumhurbaşkanlığı seçimleri için iddiasını korumuş, kaybedilen seçim sonrası duygusal olarak çökmüş partisinde kurultay kazanmış bir siyasetçi olarak sahnede ve kazanmaya çok yakın duruyor.

Mansur Yavaş pek konuşulmadığı, sanki Ankara’da seçim bitmiş var sayıldığı için oraya girmiyorum.

AKP Ekonomik krizi bir türlü çözememiş yeni söylem üretememiş olmanın haliyle 2019 yerel seçimlerinden farklı bir performans gösterememesi metropollerde bir kısım seçmenin kopmasına neden oldu. Bu anlamda 2019 da kaybettiği belediye başkanlıklarını yeniden alması pek olası değil.

CHP ise mümkünse 2019 yerel seçimlerinde kazandığı belediye başkanlıklarını mümkünse Antalya, Hatay, Eskişehir gibi illeri koruma derdinde.

Kurultay’la genel başkan değiştirmenin hikayesini aday belirleme sürecinde harcamış görünen CHP ülke genelinde yeni bir dalga yaratamadı.

2010 yılında Deniz Baykal’ın yerine genel başkan olan Kemal Kılıçdaroğlu’nun yarattığı heyecanı Özgür Özel yaşatamadı.

CHP’de aday belirleme sürecinin doğru yürütülmediği, aday adaylığı başvurusu yapmayanların dahi aday olarak gösterildiği tıpkı 2023 genel seçimlerinde olduğu gibi sağın çürük çarıkları devşirilerek başkan adayı meclis üyesi adayı yapılması parti emekçilerinin görmezden gelinmesi kırgınlık küskünlük yarattığı yadsınmaz bir gerçek.

Bunun yanında Kemal Kılıçdaroğlu’nun genel başkanlıktan indirilmesi sonrası CHP içinde geniş bir tabana sahip Alevi kimlikli kimi seçmenin bir kırılma yaşadığı yaygın bir söylenti.

Bir önceki yazılarımdan birinde “CHP’Lİ BELEDİYELER SOLUK ALDIĞIMIZ HAVA KABARCIKLARIDIR” diye yazmıştım.

Bu şartlar altında dahi olsa,soluk aldığımız hava kabarcıklarının patlatılmaması adına CHP seçmeni sandığa küsmez gider gerektiği gibi gerekene oyunu verir iradesini ortaya koyar.

Yunus BÜLBÜL X