Cumhurbaşkanı Gül, Financial Times ile yaptığı mülakatta bir soru üzerine ileri bir tarihte başbakan olmayı dışlamamakla birlikte “Daha çok erken. Bu görevde hala iki yılım var” yanıtını verdi.
AB reformlarını güçlü biçimde sürdürülmesi gereğine vurgu yapan Gül, Başbakan Erdoğan ile ilgili “Onun söylemi benimkinden farklı” dedi. Gül, “Ben Cumhurbaşkanı olarak bir politikacı değilim… Temsil ediyorum veya tabloya daha geniş bir perspektiften bakıyorum ve herkesi kucaklıyorum… (ama) inanmadığım bir şeyi de söylemem” ifadelerini kullandı.

 

 

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Financial Times ile yaptığı mülakatta Türkiye’nin “AB yolunda” olmaya devam etmesi gerektiğini söyledi. Gazete, Cumhurbaşkanı Gül’ün başbakan olmayı dışlamadığını belirtirken de Gül’ün, bu yöndeki soruya “Daha çok erken. Bu görevde hala iki yılım var” yanıtını verdiğini yazdı.

 

 

 

İngiliz Financial Times gazetesi, Abdullah Gül ile yaptığı mülakatın bir bölümünü daha yayımladı. Gazete, AB süreci, yeni anayasa, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Gül arasındaki söylem farkı gibi konuların gündeme geldiği mülakat sırasında Gül’ün Türkiye’yi “AB yolunda kalmaya” çağırdığına dikkat çekti.

 

Gazete, Gül için “Ülkenin sıkıntılı AB hedefini, son 10 yılın başarısının nedeni olarak belirledi ve ülkenin başbakanının yaklaşımına net bir tezat oluşturarak Ankara’yı (AB’ye) katılma çabalarını katlamaya çağırdı” diye yazdı.

 

Haberde, Batı’dan çok Ortadoğu ile bağları vurguladığı belirtilen Erdoğan’ın idam cezasının yeniden getirilmesini önerdiğine dikkat çekilerek “Böyle bir adımın Ankara’nın AB’nin hedefine son vereceği” de kaydedildi.

“AB REFORMLARINI GÜÇLÜ BİÇİMDE SÜRDÜRMELİYİZ”

Abdullah Gül’ün ise, Brüksel’deki müzakerelerdeki sıkıntılara rağmen Türkiye’nin AB’ye katılma çabalarının son 10 yılda sağlanan siyasi istikrar ve ekonomik büyümenin başlıca nedeninin olduğunu söylediğine işaret edildiği haberde Gül’ün “Son 10 yılda onaylanan reformların tümüne bakarsanız eğer AB’nin müktesebatının bir uyarlamasıdır. Burada durmamalıyız. Yeterli değil… reformları güçlü biçimde sürdürmeliyiz” sözlerine de yer verildi:

 

 

“ERDOĞAN’IN SÖYLEMİ BENİMKİMDEN FARKLI”

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile birlikte Adalet ve Kalkınma Partisi’ni oluşturduklarını vurgulayan Gül, “Onun söylemi benimkinden farklı” dedi. Gül “Ben Cumhurbaşkanı olarak bir politikacı değilim… Temsil ediyorum veya tabloya daha geniş bir perspektiften bakıyorum ve herkesi kucaklıyorum… (ama) inanmadığım bir şeyi söylemem” ifadelerini de kullandı.

 

“GÜÇLÜ BİR MUHALEFETE İHTİYAÇ VAR”

Gazete, Abdullah Gül’ün, Başbakan Erdoğan’ın söylemlerine “tezatı daha da vurgulayan” başka ifadeleri ile de demokratik denetim ve dengelerin işlemesi için Türkiye’nin güçlü bir muhalefete ihtiyacının olduğunu söylediğine dikkat çekerken, Gül’ün “daha ileri bir tarihte Başbakan olmayı dışlamadığını” belirterek, “(Gül) Başbakanlık konusunun sorulması üzerine ‘Daha çok erken. Bu görevde hala iki yılım var’ dedi” diye yazdı.

SURİYE KONUSUNDA “EN ÖNEMLİ OYUNCU RUSYA”

Cumhurbaşkanı Gül, Suriye’deki savaşının reel politikaya daha fazla odaklanmasını önerdiği söyleşi sırasında “Burada en önemli oyuncu Rusyadır” dedi ve Rusları angaje etmek için onların mevcut pozisyonlarını değiştirmesine olanak sağlayacak, itibarlarını kurtaran bir girişimin bulunması gereğine vurgu yaptı.

-YENİ ANAYASA KONSENSÜS İLE YAPILMALI”

Financial Times, başkanlık meselesine ilişkin olarak da “Sayın Erdoğan, icra yetkileri olan bir cumhurbaşkanlığının tesisini, yeni anayasa çabasının odağı haline getirirken Sayın Gül, en önemlisinin yeni anayasa konusunda anlaşmanın konsensüs ile sağlanması olduğunu savunuyor. ‘Yeni bir anayasanın olması önemli. Ortak bir mutakabata dayanmalıdır’ diyor” ifadelerini kullandı.