Beni Türk Doktorlarına Emanet Edin

Beni Türk Doktorlarına Emanet Edin
20 Ekim 2011 15:24

   Atatürk "Beni Türk doktorlarına emanet edin" diye söylerken tabi ki ülkesine olan güvenini ve doktorlarına olan inancını vurgulamıştır. Peki bugün ülkemizde neler oluyor? Sağlık Bakanı ne diyor? Yabancı doktorların ülkemize gelişinin önü nasıl ve hangi mantıkla açılıyor? Ülkemizdeki doktorlara güvenilmiyor mu, yeterli eğitim verilmiyor mu? Anlamış değilim!


 


 Peki soruyorum, bizler yabancı bir ülkede doktorluk yapabilmek için bu kadar kolaylık sağlanıyor ve rahatça doktorluk yapabiliyor muyuz? Hayır! Bu durum aynen ülkelerin birbirlerine uyguladıkları vize gibidir. Karşılıklılık esastır, olması gerekir ve aynı zamanda kendi ülkenin doktorlarının da haklarını koruman gerekir. Ama ne yazık ki ilerleyen zamanlarda yaşayacaklarımız ve "yabancı doktor" konusunda konuşuyor olduklarımız itibarsızlaştırma çalışmasının bir parçasıdır ve Türk Sağlığı yavaş yavaş yok edilerek, uluslararası ticarete ve kapitalizmin kucağına atılmaktadır. Bu itibarsızlaştırma çalışmaları devam ederken, Sayın Başbakan otomatik pilota bağlamıs bir şekilde, Sağlık Bakan'ının her dediğine inarak, sorgulamadan ülkeyi farklı bir noktaya taşımakta kararlı görünüyor.



 
 2023 vizyon programını açıklayan ve sözümona uzun vadeli planlama yapan hükümet acaba bu ülkede hangi mesleklerden kaç kişi olduğunu, üniversitelerin mezun edecekleri öğrenci sayısını biliyor ve bu insanlar için iş imkanı kaygısını taşıyor mu? İş ve eğitim uyumlaştırması için bir planlaması, bir envanteri var mı acaba elinde? Çünku plansız yapılmış ve yapılacak her çalışma, "çok mezun-az iş" dengesizliğini doğuracak ve yarınlarımızı tehdit eder hale gelecektir. Sağlık Bakanlığının acilen bu planlamayı yapması ve işin nitel ve nicel boyutlarını ölçerek profesyonelce hareket etmesi gerekiyor. Çünkü sağlık konusu ve bu alanın içine giren her türlü detay "ben dedim oldu!" mantığı ile yürütülemez. Uygulanan politikalar sonucu kolay doktora gidilebiliyoruz belki ama hizmette kaliteyi alabiliyor muyuz, sağlık harcamaları azalıyor mu? Tabi ki hayır! Hani meşhur bir şov vardır; Radyasyon tehlikesi olur, Bakan çıkar sudan içer ve "bakın ben içtim bir sıkıntı yok" der! Sağlık Bakanı da madem bu kadar iddialı ve sağlıkta bu kadar kalite var, milletvekilleri, bakanlar da emekliler gibi çalışanlar gibi devlet hastanelerinde tedavi olsunlar. 


 


 Geçtiğimiz haftalarda bir diş hekimliği kongresi için Kore'deydim. Bize sordular kaç Diş Hekimliği Fakültesi var diye, 30 dedim. Fakat Kore'den Türkiye'ye dönene kadar bu sayı 41'e çıkmış! Kore'de Diş Hekimliği Fakültelerinin sayısı 12, düşünebiliyor musunuz?Bu nasıl bir planlama ve gelecek öngörüsü henüz anlayabilmiş değilim. Nasıl bir politika bu ve herşey nasıl da sağlıksızlaştırılıyor. Şimdi Bakan'a soruyorum, yurtdışında vergilerimizle açılan kaç tane hastane var ve ne amaçla hizmet veriyorlar? Bu hastanelerin sayısı 30 olabilir mi acaba? Bir vatandaş olarak bunun cevabını duymak istiyorum.


 


Not: Şehitlerimize Allah'tan rahmet, acılı ailelerine sabır ve milletimize başsağlığı diliyorum.


 


Yazarın Son Yazıları:
Herkes için eşit fırsatlar sunan Anayasa Mümkün mü ? Batsın bu dunya.
Bu kan durmalı; Çözüm önerim
CHP yenileştirmeci olmalıdır