Hayatımın en uzun tatilini bu sene yaptım, bugün artık İstanbul’a dönüyorum.

 
Safile USUL H&H YORUM

Bir daha böyle uzun bir tatil yapabileceğimi de zannetmiyorum, ki, son nefese kadar çalışabilir olmayı hayatın en güzel sürprizlerinden biri olarak görmek mümkün.
 
Seneye bu zamanlarda yerel seçimler için gün sayıyor olacağız ve o günden en büyük beklentilerimden birisi de seçimlerin Ege’deki sosyal havanın değişmemesine katkı sağlayacak bir sonuç vermesi ve bu tür bir sonucu genel seçim sonucunun takip etmesi.
 
Ben esasen Karadenizliyim ama bu sezonun kapanışını Ege’ye vakfetmek istiyorum.
 
Çünkü…
 
Ege Türkiye’nin modernizminin kalıcı olabilmesinin garantisi. (Akdeniz de var tabii)
 
Çünkü Ege milli ekonomi denen şeyi uygulayabilen bir yer.
 
Neden?
 
Toprak çok bereketli, veriyor, üretici topraktan alıyor, satıyor, insanlar besleniyor.
 
Yerel kültürü belli bir görgü içinde taşıyan ve halka ucuz satan çok sayıda firma, market ve iş insanı var.
 
Toprak fışkırıyor ve insanlar o fışkırmanın kıymetini belki tam olarak anlamasalar da, o fışkırmayı sahipleniyor ve ona doğru meylediyor.
 
Evet, bu toprak çok daha iyi bir zeytin ve zeytinyağı verebilir.
 
Çok daha iyi bir şeftali verebilir.
 
Çok daha iyi peynirler üretebilir ama bunun için bize bu toplumun sosyal ve siyasal düzeni ile uğraşan değil, bu toprağı dünyanın birinci siyasi ligine taşıyacak işlerle uğraşan bir hükümet lazım.
 
O yok şimdi ama toprak ve Ege yine de duruyor.
 
Deniz de burda.
 
Herşey duruyor ve dursun.
 
Sakın bu kültür değişmesin.
 
Sadece daha da rafineleşsin, zenginleşsin, özgüveni ve dünya ile rakabet gücü artsın ama kültürü, kökü toprakla bütünleşmiş zeytin ağaçları gibi baki kalsın.
 
Ege için duam bu.
 
Genel duruma ilişkin olarak ise, az önce Akşam’dan İsmail Küçükkaya’nın Silivri tutuklularından Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal’ı ziyaretini aktaran bir gazeteci ile konuşmalarını okudum.
 
Mustafa Balbay ve diğer siyasi tutuklular senelerden beri çaresiz ve kimse onlara yardım edemiyor.
 
Ben de çok çok üzülüyorum bu duruma.
 
Bu sene çıkabilirler mi, bu konuda bir yorum yapmak için bir emare de görmüyorum henüz.
 
Buna dair bir işaret var mı diye sürekli anlamaya çalışıyorum ama şu anda göremiyorum birşey.
 
Zaman çabuk geçsin ve bir an önce çıksın hepsi.
 
Ben bu sene de AİHM’e dikkat edeceğim yine.
 
Çünkü dinsizin hakkından imansız da gelemediğine göre…
 
AİHM’in ara kararlarının belki bir faydası olur.
 
Her an izliyorum ve size bir emare olur olmaz yazarım zaten.
 
İstanbul’dan görüşmek üzere.