Bahçeli: Erdoğan pusulayı şaşırdı

Bahçeli: Erdoğan pusulayı şaşırdı
15 Mayıs 2015 18:20

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Isparta mitingini bugün saat 15.00’de Hükümet Meydanı’nda gerçekleştirdi.

 

Bahçeli, Isparta mitinginde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı hedef alarak, “Anayasayı çiğnemeye devam ediyor. Erdoğan, pusulayı şaşırmış rotayı kaybetmiştir. Kürtçe Kuran ne demektir? Bu nasıl bir edepsizliktir? Erdoğan bu günahlarının bedelini iki cihanda da nasıl ödeyecektir. Erdoğan’ın Kuran-ı Kerim göstereceği yer Müslüman Türk milletinin huzuru değildir. Milletimiz zaten Kuran’la yaşamaktadır. Bunlar münafıklık alametidir. Bu olanlar yoldan çıkmanın görüntüsüdür” dedi.

 

Isparta’da ‘Devletin başına devlet gelecek’ sloganlarıyla karşılanan Bahçeli, yaklaşık 5 bin kişiye hitap etti. Bahçeli, Isparta’dan tüm İslam aleminin Miraç Kandili’ni kutlayıp geçen gün rahatsızlanarak hastaneye kaldırılan Ispartalı 9’uncu Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’e de ‘geçmiş olsun’ diyerek acil şifalar diledi.

 

‘HIRSIZLIKTA SUÇÜSTÜ BASILMIŞTIR’

 

AKP’nin aldığı yetkiyi layıkıyla kullanamadığını belirten Bahçeli, yıllar içinde ümitleri soldurduğunu, heyecanları budadığını söyledi. Yıkım olduğu ve milli birliğin sakatlandığını kaydeden Bahçeli, “Milli itibarımızı sarsmıştır. Rezalet olmuş Türkiye’nin önünü perdelemiştir. Çözülme olmuş varlığımızı sorgulamıştır. Kriz olmuş ekonomiyi dar boğaza sürüklemiştir. Müzakere olmuş PKK ile masaya oturmuştur. İhanet olmuş vatan ve bayrak düşmanlarıyla kucaklaşmıştır. Taşeron olmuş küresel cinayet şebekesine yol açmıştır. Haram olmuş hırsızlıkta suçüstü basılmıştır” dedi.

 

‘KAÇAK, KARANLIK SARAY’

 

Erdoğan ve Davutoğlu’nun Türk ve Müslüman katilleriyle iş tuttuğunu belirten Bahçeli, “Büyük Ortadoğu Projesi’ne yardım ve yataklıktan gurur duyan Erdoğan’dır. Sizler işsiz ve yoksul gezerken evlatlarına gemiler alan, soygundan servetler alan Erdoğan’dır. Sizler bir öğün aç diğer öğün tok haldeyken, Ankara’ya 1 milyar 370 milyon liraya kaçak, karanlık saray diken Erdoğan’dır. Sizler geleceğinizi borçlanırken devletin kasasını boşaltan, hazineyi yağmalayan soyguncuları koruyan yine Erdoğan’dır” diye konuştu.

 

KURAN-I KERİM ELEŞTİRİSİ

 

Erdoğan’ın maneviyat üzerinden başkanlık propagandası yaptığını belirten MHP Genel Başkanı Bahçeli, şöyle konuştu:

 

“Batman’da, Diyarbakır’da, Siirt’te, Mardin ve dün de Van’da olduğu gibi eline Allah kelamını alarak AKP’ye 400 milletvekili istiyor. Kürtçe Kuran Erdoğan’ın dilindedir. Diyanet, başörtüsü Erdoğan’ın propaganda malzemesidir. Anayasa’yı çiğnemeye devam ediyor. Erdoğan, pusulayı şaşırmış rotayı kaybetmiştir. Kürtçe Kuran ne demektir? Bu nasıl bir edepsizliktir? Erdoğan bu günahlarının bedelini iki cihanda da nasıl ödeyecektir? Erdoğan’ın Kuran-ı Kerim göstereceği yer Müslüman Türk milletinin huzuru değildir. Milletimiz zaten Kuran’la yaşamaktadır. Asırlardır Kuran’la nefes almaktadır. Erdoğan Kuran’ı gitsin Müslüman düşmanlarına göstersin. Yapabiliyorsa İslam düşmanlarına kuranı öğretsin. Bunlar münafıklık alametidir. Bu olanlar yoldan çıkmanın görüntüsüdür.”

 

DİN BEZİRGANLIĞI

 

Bu din bezirganlığını Ispartalı’nın hoş görmeyeceğini, Allah’ın ise hiç affetmeyeceğini belirten Devlet Bahçeli, “Erdoğan’a dokunmak ibadettir dediler peygamber ilan ettiler. Kendisini anasını babasını eşini çocuklarını kurban edecek kadar ileri gittiler. Haşa Allah’ın bütün vasıflarını üstünde topladığını iddia ettiler. Sözüne peygamber sözü dediler. Seçildiği şehirleri mübarek ilan ettiler. Efendimizin AKP amblemli nüfus cüzdanını yaptırdılar. Bunların hepsi hafızalarda ve kayıtlardadır. Şimdi sorarım size. Dinimizi siyasallaştıran gafillere haddini bildirecek misiniz? Yeri gelip papaz cüppesi giyen yeri gelince imam kılığına bürünen ikiyüzlülere dersini verecek misiniz?” diye konuştu.

 

MHP HİÇBİRŞEYDEN KORKMAZ

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Güneydoğu programlarında muhalefete sataştığını söyleyen Bahçeli, “Erdoğan hiç çekinmeden edep tanımadan muhalefete sataşmayı sürdürmektedir. ‘3.5 yıl kaldılar bırakıp kaçtılar’ diyecek kadar bayağılaşmış ve çirkinleşmiştir. Erdoğan’a sesleniyorum. MHP asla kaçmaz. Hiçbirşeyden korkmaz. Sadece ve sadece egemenliğin sahibi aziz milletimize gider ve iradenin tecelli etmesini ve de yenilenmesini bekler. 2002’de yaptığımız budur” açıklamasında bulundu.

 

ERDOĞAN’A ŞEREF ELEŞTİRİSİ

 

Konuşmasında sık sık Erdoğan’ı hedef alan Bahçeli, eleştirilerini şöyle sürdürdü:

 

“Erdoğan’a millet nedir diye sorsak, ’36 etnik yığın’ der. Erdoğan’a demokrasi nedir diye sorsak, ‘vasıta’ der. Erdoğan’a milli irade nedir diye sorsak, AKP’ye oy verenleri gösterir. Erdoğan’a şeref nedir diye sorsak, ‘ilk kez duyuyorum, nerede satılır, hangi villada bulunur’ diye cevap verir. Erdoğan Cumhurbaşkanı olmasına rağmen bize yavru muhalefet demeyi sürdürmektedir. Bize yavru diyen, seni asıl kimler yavruladı, hangi küresel tezgah ve projeden doğdun, gel önce bunu aydınlığa kavuştur.”

 

KAÇINILMAZ HESAPLAŞMA İÇİN 24 GÜN KALDI

 

13 yıllık bozgun ve buhranı kazıyıp atacaklarını belirten Bahçeli, “Engelleri yıka yıka iktidara yürüyoruz. Biz yürüyoruz, onlar korkuyor, telaşlanıyor, kabus görüyor, tir tir titriyor. Fakat korkunun ecele faydası yok. Kaçınılmaz hesaplaşma için sadece 24 gün kaldı. Erdoğan, 24 gün daha gez, 24 gün daha ye, iç, dolaş. 24 gün daha devletin uçaklarıyla uç, sanal açılış törenlerinde kinini kus, milletin imkanlarını kullan. 24 gün daha sefanı sür, 24 gün daha saltanatına devam et. Van’da diyor ki, Cumhurbaşkanı’nın önünü kimse kesemezmiş. Cumhurbaşkanı olan birisinin önünü elbette kimse kesmez, kesmeyi aklından geçirmez. Ne var ki, sen ahlaken ve vicdanen artık Cumhurbaşkanlığı’nı çoktan tartışmaya açtın. Bu nedenle 7 Haziran’da bizzat Türk milleti önüne çıkacaktır. Emaneti veren, almasını da çok iyi bilecektir” diye konuştu.

 

SEÇİM VAADLERİ

 

3 Mayıs’ta açıklanan seçim programını Isparta’da da anlatan Bahçeli, asgari ücretin 1500 lira, mazotun 1.75 TL, evi olmayan muhtaç ailelere 250 lira kira yardımı gibi vaadleri anlattı. İmamsız ve müezzinsiz cami bırakmayacaklarını belirten Bahçeli, “Cemevi gerçeğini siyasi kaygılardan uzak bir şekilde kabul edecek ve devlet yardımının önünü açacağız. Alevi inanç önderlerinin akademik seviyede eğitilmesi için ilahiyat fakültelerinde Tasavvuf İlimleri Bölümü kuracağız” dedi.

 

Bugüne kadar kim, hangi ad altında, hangi tutar ve miktarda yardım alırsa alsın, anasının ak sütü gibi helali olan sosyal yardım ve desteklerden kesinlikle mahrum bırakılmayacağını belirten Bahçeli, “Son günlerde yine mahalle aralarına dalacaklar, köylerde kimsesizlerin yanına varıp ‘eğer AKP iktidardan düşerse bu yardımları alamayacaksınız’ diyen şerefsizlere artık inanmak yok” dedi.

 

MİTİNGDEN NOTLAR

 

Karayoluyla Isparta’ya gelen ve yolda Cuma namazını kıldıktan sonra Isparta merkeze geçen Devlet Bahçeli, miting meydanında Ülkü Ocakları’ndan gençler tarafından karşılandı. Mitingin yapıldığı meydana ise Isparta Ülke Ocakları tarafından ‘Ne ayakkabı kutusu, ne para sayma makinası, bizde varsa yoksa Allah rızası’ yazılı dev bir pankart asıldı. Merhum Alparslan Türkeş ve Türk bayrağının da asıldığı meydanda Devlet Bahçeli posterleriyle seçim vaadleri de tek tek sıralandı. Isparta’da güllerle karşılanan Bahçeli, Isparta mitinginin ardından Burdur’a geçtİ

 

BURDUR’DA DAVUTOĞLU’NA YÜKLENDİ

 

Isparta’dan sonra Burdur’a geçen MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhuriyet Meydanı’nda yaklaşık 5 bin kişiye hitap etti. Bahçeli, burada da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu’nu eleştirmeye devam etti. Ak Parti dönemini ‘kara dönem’ olarak tanımlayan Bahçeli, “Bu kara dönem tarihimizde ‘2. Fetret Devri’ olarak anılacaktır. AKP’yi bu duruma, geride kalan yıllarda içine düştüğü gönüllü teslimiyet düşürmüştür. İnsanımıza karşı vurdumduymazlık düşürmüştür. İhanet boyutuna gelen gayri milli politikaları düşürmüştür. Bugün AKP, ihanet, gaflet ve teslimiyet üçgenindeki hassas bir denge noktasında salınıp durmaktadır. Artık AKP’nin milli karar verme imkanı kalmamıştır. Milli hiçbir vasfı bulunmamaktadır. Gözü ve kulağı dışarıdadır. Siyasetini dış talimatlar üzerine oturtmuştur” dedi.

 

MİLLİ DEĞERLER SALDIRIYA UĞRADI

 

AKP’nin ihanet markası olduğunu söyleyen Devlet Bahçeli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

 

“13 yılı bulan bir dönemde Türkiye’nin dış politikası çökmüştür. İç politika tamamen çözülmüştür. Milli ve manevi değerler çok boyutlu saldırıya uğramıştır. Ülkemizin saygınlığı kalmamıştır. Ülkemizin yaptırım ve caydırıcılığı ortadan kalkmıştır. Burdurlu her şeyi görmektedir; AKP; taviz, talan, tahkir ve taciz kaynağıdır. AKP; kaos, kriz, kavga, karanlık, karmaşa, kutuplaşma, kargaşa odağıdır. AKP; yalan, yozlaşma, yasak, yolsuzluk, yoksulluk döngüsüdür. AKP; bunalım, bozgun, buhran ve bereketsizlik kümesidir. AKP ile varılacak bir gelecek yoktur. Dik durmadan bahsettiler, önüne gelene el pençe divan durdular. Hayaldi gerçek oldu dediler, hakikaten de her rezalete imza attılar. Büyüyen Türkiye iddiasını dillendirdiler, her zeminde küçülmeyi sineye çektiler. Onlar konuşur AKP yapar dediler, her zillete kucak açtılar, alçalmada, seviye kaybında sınır tanımadılar.”

 

Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Denizli mitinginde söylediği ‘Elif gibi dik durduk’ sözlerine de atıfta bulunan Bahçeli, konuşmasına şöyle devam etti: “Davutoğlu ya bilmiyor, ya da bile bile gerçekleri çarpıtıyor. Bizim bildiğimiz AKP, bırakınız Elif gibi dik durmayı, önüne gelene neredeyse eğilmiş, dahası namertlere, nankörlere, nimet bilmeyenlere diz çökmüştür. Davutoğlu’nun kafası karışık, zihni melekeleri yerinde değildir. Bir dediği diğerini tutmamaktadır. Çünkü 7 Haziran’da kendisinin ve partisinin sandığa çakılacağını görmektedir. Bunun için de hezeyandan hezeyana koşmaktadır. Bir tarafta kendisi miting düzenlerken, diğer yanda Erdoğan siyasi kapkaççılık yaparak kanunsuz ve ahlaksız açılış ve temel atma törenleriyle Anayasa suçu işlemektedir. İkisi de müştereken başkanlığa çalışmaktadır. İkisi de Türkiye’nin kuyusunu kazmaktadır. İkisi de yeni Türkiye kepazeliğine, bölünme anayasasına ve çözülme sürecine hizmet etmektedir.”

 

MİLLİ ONURA SAHİP ÇIKMAK ŞEREFTİR

 

Başbakan Davutoğlu’nun, helikopter yaptıkları yönündeki sözlerine de cevap veren Bahçeli, şöyle konuştu: “Uçak yaptık, yapıyoruz diye anlatıyor. TSK’nın kendi dönemlerinde onurlu olduğunu, kullanılan silahların milli olduğunu açıklıyor. Bitlis’ten Muş’a giderken sağ ve sol tarafında yüzde yüz Türk yapımı Atak helikopterlerinin uçtuğunu söylüyor. Bunu da şerefli olmakla izah ediyor. Biz milli olan her şeye saygı duyar, yanında oluruz. Çünkü bunu var oluşumuzun gereği olarak görürüz. Fakat anlayamadığımız husus şudur; Davutoğlu yerli helikopter yapmakla övünürken samanı bile ithal etmesini, etten patatese kadar yabancı ülkelere el açılmasını nasıl izah edecektir? Türkiye iğneden ipliğe yabancının eline bakarken Davutoğlu hangi alemde gezmektedir? Yerli silah yapmakla şerefli, izzetli olunuyorsa başta ABD, Rusya ve Avrupa ülkeleri olmak üzere kendi silah, uçak ve helikopterlerini imal eden ülkeler daha mı şerefli olacaktır? Davutoğlu bu kabiliyetle, bu beceriyle Başbakanlık’tan sonra komedi filmlerinde veya güldürü programlarında başrol oynamayı hak edecektir. En azından sarayda dalkavuk olmak yerine milletimizi tebessüm ettirmeye devam etmesi hayrına olacaktır. Davutoğlu şeref konusunda kör cahildir. Kendisi bize şerefli olmayı öğretmeye yeltenirken, devasa açık vermektedir. Silah yapmak değil, milli onura sahip çıkmak şereftir. PKK’yla pazarlık yapmak değil, cesurca mücadele etmek şereftir.”

 

Davutoğlu’ndan “Fotokopi Başbakan” diye bahseden Bahçeli, “Erzurum’da Dadaş Ahmet, Sivas’ta Yiğido Ahmet, Elazığ’da Gakgoş Ahmet, Burdur’da Toros’un evladı Yörük Ahmet, Ağrı’da Ahmet Hani, Osmaniye’de Ahmet Sani olduğunu söylüyor. Peki Sayın Davutoğlu, İmralı’da ne oluyorsun, Kandil’de sana ne diyorlar? Obama seni parmakla çağırırken, Barzani’ye abi derken ne oldun, neye benzedin? Ve şahsına en çok yakışan sıfat da Serok Ahmet olacaktır” dedi.

 

Meral Akşehir’le ilgili ortaya atılan kaset iddialarına da yanıt veren Devlet Bahçeli, konuşmasını şöyle tamamladı: “Özel hayatı linç eden ahlaksızlar demokrasiden anlamazlar. İnsan haysiyetine saldıran kaset tezgahtarları demokrasiyi hakkıyla benimseyemez. Namuslu insanlara çamur atan reziller ve bunlara kol kanat geren fırsatçılar insan olmanın erdemini hiç dikkate almazlar. Artık sinsi emellere karşı yürümek lazımdır. Artık istismar iğrençliğine karşı yürümek kaçınılmazdır.”

 

Bahçeli, Burdur mitinginin ardından karayoluyla Antalya’ya geçti.