Özgür Özel: Sokağın sesini biz duyduk!

Özgür Özel: Sokağın sesini biz duyduk!
4 Nisan 2024 06:23

Seçmene kulak tıkayan, seçmenin sesini duymayanlar, değişmeyenler, emekliyi, atanmayan öğretmeni, staj mağdurunu yok sayanlar ile kibir ve güç sarhoşluğu kaybetti. Klasik ittifaklar çöktü. Yeni bir ittifak süreci başladı. Türkiye ittifakı kazandı. Demek ki 2018-2019 modeli ittifak işi artık işlemiyor. Artık sandıkta ittifak işliyor.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel Cumhuriyet’ten İklim Öngel’in sorularını yanıtladı.

 

 

- Sürpriz oldu dediğiniz yerler var mı?

İllerden hiçbiri sürpriz değil ama oranlar çok sürpriz. Biz ankette Kilis’in gelmekte olduğunu gördük ama 12 puan farkla kazandık. Bursa, Balıkesir, Manisa, Denizli’yi kazanacağımızı söylüyorduk ama oranlara şaşırdık.

 

 

- Kastamonu, Kırıkkale, Adıyaman…

Hepsini bekliyorduk. ‘Kastamonu da, Kırıkkale de Adıyaman da gelecek’ dedim. Ama tabii bunların bir kısmı gelir, bir kısmı gelmez. Hepsinin birden gelmesi çok iyi oldu tabii. Biz Bursa, Balıkesir, Denizli, Manisa için ‘İkisi kesin gelir. Büyük ihtimalle üçü gelir. Dördü de gelse şaşırmam’ dedim mesela. O nedenle gelmesine şaşırdığım il yok. Çünkü hepsini gördük. Ama hepsinin birden çok yüksek oranlarda gelmesine memnun oldum.

 

 

“MALATYA’YA ÜZÜLDÜM”
Hangi seçim çevresindeki sonuca üzüldüğümü soracak olursanız, gösterdiği mücadele ve partimizin oyunu büyük oranlarda artırmış olmasına rağmen Veli Ağbaba’nın seçimi kazanamamasına üzüldüğümü belirtmem lazım.

 

 

- AKP ilk kez ikinci parti oldu. Neden kaybetti?

Birinciye geçilen ikinci oluyor. Ondan kaybetti. Ben şuna çok itiraz ediyorum. AKP ikinci parti olmadı. CHP birinci parti olunca iki tane birinci olmaz. CHP birinci parti olduğu için AKP ikinci parti oldu. Biz doğruları yapmasaydık yine birinci olurdu.

 

 

- Nerede yanlış yaptı AKP?

Her seçim sonucu, seçmenin siyasete yazdığı bir mektuptur. O mektubu doğru okursan bir sonraki seçimde başarılı olursun. Biz ‘Bugün gelecek seçimlerin ilk günü’ dedik. AK Parti tehlike çanını görmedi. Seçmen bize ‘Değişmezseniz oy yok, 6 parti bir araya da gelseniz 25 veriyorum’ dedi. Oysa ki tek başımıza 38 aldık. AK Parti’ye de ‘Kötüye gidiyorsun’ dedi. Onlar kötüye gidişi görmediler. Tedbir almak yerine anket firmalarıyla didişmeye başladılar. Manipülasyon, yalan falan.

 

 

- Cumhurbaşkanı Erdoğan için “Sonucu biliyordu, göze almıştı” yorumları yapılıyor. 2024’ü feda edip 2028’e mi hazırlanacak?

O kısmını ben bilmiyorum tabii. Ama bu kadar ölçme değerlendirmeye geçmişte değer veren birisinin görüyor olması lazım. Seçimleri sürekli ve ne olursa olsun kazanıyor olmanın onlara verdiği bir özgüven var. Meydanlarda, sokaklarda bağırıyor insanlar. En çok emekliler, atanamayan öğretmenler, staj mağdurları, asgari ücretliler…

 

 

“MEYDANLARI DUYMADI”

 

 

- Artık beyaz yakalılar bile…

Mavi, gri, beyaz yakalı bütün emekçiler. Herkes bağırıyor. O, bu sesteki mesajı almadı, duymadı, gelmekte olanı görmedi. ‘Beni kimse geçmedi, Özgür Efendi de geçemez’ diyordu. Seçmenin verdiği mesaja kulağını tıkayan kaybetti, kulağını açan kazandı.

 

 

- Seçmenin verdiği mesajı siz doğru mu aldınız, 2023 Mayıs’ında yapmadınız, ne yaptınız?

Doğru aldık. Seçmenle samimi bir ilişki kurduk ve ‘Biz çok iyiyiz, bize oy ver’ demedik. ‘Oy verirsen iyi olacağız’ dedik. Seçmen bize kredi açtı ama bu açtığı kredi bir tüketici kredisi değil. ‘Al harca, borca girmişsin, al kapat’ değil. Geleceğe yönelik CHP’nin Türkiye’yi yönetme umuduna kredi verdiler. Seçmen bize yatırım kredisi verdi, seçmen geleceğe yatırım yaptı.

 

 

‘KARINCANIN KARDEŞİ CHP’
Çünkü AK Parti kaldıkça, 10 bin lirayı emekliye reva gören, zam yapmayan bir anlayış, 17 bin lira asgari ücreti çok bulan, gençlerin geleceklerine set çeken, doktorlara, ‘gidin’ diyen bir anlayış var. Buna karşılık biz de CHP olarak ‘Bize oy verirseniz sesinizi duyuracağız, sizinle birlikte mücadele edeceğiz. Sizi karınca gibi ezdirmeyeceğiz. Karıncanın kardeşi var o da CHP’dir’ dedik. İnsanlar bu samimi dayanışma teklifine oy verdiler.

 

 

- Değişim hareketinin etkisi oldu mu?

 

Seçimdeki en büyük avantaj şuydu: Değişmeyen partilerle değişmiş olan bir parti yarıştı. Bu sadece lider değişikliği değil. MYK’sı 43 yaşında bir parti. Yarısı kadın olan bir parti. Bir sene önce yaş ortalaması bundan 15 yaş fazla olan ve 3 kadının olduğu bir partiden yarısının yöneticilerinin kadın olduğu bir parti. İzmir’de 3 küçük ilçeyi yönetirken 9 kadının olduğu bir parti, Çankaya’da, Tuzla’da 31 yaşında gençlik kolları başkanlığından gelen arkadaşların olduğu bir parti. Yani bakıyor, 30 yaşında belediye başkan adayı var. Bir sürü kadın, genç var. Değişmiş ile değişmemişlerin yarışı. İnsanlar değişim umuduna oy verirler. Çünkü hallerinden memnun değiller. Bir tarafta değişimi konuşan ve yaşayan bir parti, diğer tarafta 22 yıldır değişmeyen bir parti var.

 

 

- Diğer muhalefet partileri?

Diğer muhalefet partilerinin de zorluğu, muhalefet partilerinden biri değişime uğramış, diğerleri aynı. İnsanlar hem değişime hem değişim umuduna oy verdiler.

 

 

- Seçimde varlık gösteremeyen partiler kapanır mı?

Ona millet karar verir. Ben AYM’nin parti kapatmasına karşıyım. Partiyi kapatırsa millet kapatır. Seçimler bunun için var.

 

 

- Millet kapattı mı?

Onu göreceğiz. Siyasi partiler kendilerine verilen mesajı okuyacaklar. Düşünecekler.

 

 

- Milletvekillerinden CHP’ye geçiş bekliyor musunuz?

Gelmek isteyenler vardı. Seçim üstü kimseyi kırmamak için hep durdurduk. Şimdi gelmek isteyenler yine olacaktır. Değerlendireceğiz ama sonuçta gelenler olacak diye görüyorum.

 

 

- Bu sonuçla, parti ittifakları bitti mi?

Klasik ittifaklar çöktü. Yeni bir ittifak süreci başladı. Biz millet ittifakını zaten bir araya getiremedik. Cumhur İttifakı, bir arada oldukları halde kaybetti. Demek ki 2018-2019 modeli ittifak işi artık işlemiyor. Artık sandıkta ittifak işliyor.

 

 

“TÜRKİYE İTTİFAKI KAZANDI”

Herkes derdini anlatacak ve seçmen vicdanıyla sandıkta ittifak yapacak. Türkiye İttifakı kazandı. Çünkü Türkiye İttifakı siyasi ittifak değil. Seçmenle, toplumun tüm kesimleriyle samimi bir iletişim kuran ve onları sandığa çağıran bir ittifak.

 

 

“SANDIĞA GÖTÜREBİLEN KAZANDI”
Matematik olarak seçmenini sandığa getirebilenler kazandı, getiremeyenler kaybetti. AK Parti kırdığı, üzdüğü seçmenin tepkisiyle sandıkta yalnız kaldı. Bir de seçmen dediğin geçmişe dair bir şey değil. Geleceğe dair bir şey.

 

 

- AKP’den oy geçişi oldu mu?

Var. İleride daha çok ciddi görülecek. Ama bizim ilk sandık çıkış anketlerinde AK Parti’den ve MHP’den bile azımsanmayacak bir geçiş var.

 

 

- ‘Yeni ittifak modeli dediniz’ Cumhur İttifakı dağılır mı?

İnşallah dağılmaz. Çünkü işlemeyen ve kötü bir model olarak devam ederse biz onları çok rahat yeneriz.

 

 

- Peki bu seçim sonucu için ‘parlamenter sistemin ilk adımı, ön sözü olabilir mi?

Burada samimi olmak lazım. Bu sonuçlara tek başına bakarsanız iktidar için bir meşruiyet tartışması açabilirsiniz. Güvensizlik oyu olarak görebilirsiniz. “Güçlendirilmiş parlamenter sisteme dön” diyebilirsiniz. Ama bence bu tespitlerin hepsi çok ileri ve gereksiz. Çünkü bizim seçmenle kurduğumuz ilişkinin kendisinde şöyle bir samimiyet var: “Bu bir yerel seçim, sarı kart gösterin” dedik. Bana Marmaris’te bir genç ‘Kırmızı kart göstersinler’ dedi. O genel seçimde olur. Bu yerel seçim. Bu seçimde iktidarı değiştirmeyeceksiniz. Sadece sesinizi duyuracaksınız.