Tutanak metinlerinde akan gerçekler ve iletiler

Tutanak metinlerinde akan gerçekler ve iletiler
13 Aralık 2012 01:12

Kamutay (Meclis veya TBMM) Başkanı Cemil Çiçek, koltuğuna oturdu, 24'üncü dönemin 3'üncü yasama yılının 36'ıncı birleşimini 10 Aralık Pazartesi günü “Toplantı yeter sayısı vardır, gündeme geçiyorum” dedi.

Baki KARAKOL H&H YORUM

“Değerli milletvekilleri, gündemimize göre, 2013 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2011 yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı'nın görüşmelerine başlayacağız” biçimindeki sözlerinin ardından, “Komisyon ve Hükümet yerinde. Sayın milletvekilleri…” demişti ki… Tunceli CHP Milletvekili Kamer Genç'in sesi duyuldu:

“Sayın Başkan, şimdi, efendim, 2011 kesin hesap kanunu görüşülemez. Neden görüşülemez? Çünkü burada, Sayıştay, vermesi gereken istatistik raporlarını ve birtakım, 3 tane raporu vermemiş. Şimdi, bu 3 tane raporu vermemiş. Neyi denetliyoruz biz şimdi Sayın Başkan? Sadece, bürokrasinin yaptığı harcamaları burada denetliyoruz. Yani, hiçbir denetim yapılmadan bunları inceleyeceğiz. Dolayısıyla hem Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na göre hem Sayıştay Kanunu'na göre Sayıştay gerekli denetimi yapmadığına göre, 2011 kesin hesap kanunu da incelenmeyeceği gibi… Yani, bu konuda getirilen Bütçe Plan Komisyonu raporu görüşülmeye açık bir rapor değil. Bunu, bu durumdan dolayı, bence eğer görüşecekseniz 63'üncü maddeye göre usul tartışmasını açın efendim.”

""

Çiçek, usul tartışması açtı, ilk sözü de Genç'e söz verdi:

“Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biliyorsunuz Türkiye Büyük Millet Meclisi bütçeyi inceliyor ama nasıl inceliyor? Biliyorsunuz, AKP iktidarıyla beraber denetim kaldırıldı. Yalnız Sayıştay denetimi kaldırıldı. Sayıştay denetiminde dış denetim genel değerlendirme raporu… Bu rapora göre, 132 farklı kamu kurumuna ait, içinde yaptığı harcamalar, harcamaların yasalara uygun olup olmadığı; gerekli verimlilik, hukukilik ilkelerine uyulup uyulmadığı konusunda, bu konuda gerekli denetimin yapılması lazım.

Şimdi, bu raporlar Sayıştay tarafından verilmemiş. Dolayısıyla, aslında, 6353 sayılı Kanun'la Sayıştay Kanunu'nda birtakım değişiklikler yapıldı ama zaten bu raporlar hazırlanıp da Sayıştay Genel Kurula verildiği hâlde, o sıralarda, bu kanun ondan sonra yürürlüğe girdi. Dolayısıyla, Sayıştay burada görevini yapmamıştır. Bu, Sayıştay'ın düzenlemediği Dış Denetim Genel Değerlendirme Raporu'na dayanmayan 2011 Kesin Hesap Kanunu'nun burada görüşülme niteliği yoktur. Bir başka rapor var: Faaliyetleri Genel Değerlendirme Raporu var, bunu da göndermemiştir Bütçe Plan Komisyonuna ve üç, mali istatistikleri değerlendirme raporları bunlar da Genel Kurula gelmemiştir. Dolayısıyla, Bütçe Plan Komisyonu'nun bunları incelemesi lazım.

Bütçe Plan Komisyonu neden bu görevini yapmıyor, onu öğrenmek lazım. Yani, arkadaşlar Türkiye Büyük Millet Meclisi, yolsuzlukları önleme meclisi değildir. Türkiye Büyük Millet Meclisi idarenin yaptığı hırsızlıkları, yolsuzlukları, talanı önleyen bir kurum değildir. Bunları, biz bu bütçeyle neyini denetleyeceğiz. Şimdi, Sayın Meclis Başkanı, 6083 sayılı Sayıştay Kanunu, yürütme görevini size vermiştir. Dolayısıyla, siz, bu Sayıştayı denetlemek için 5018 sayılı Kamu Mali Yönetim Kanunu 69'uncu maddesine göre, Başkanlık Divanı tarafında bir komisyon oluşturmanız lazım ve bunu denetlemeniz lazım. Bu komisyonu seçtiniz seçmediniz mi size soru önergesiyle soruyorum, sorumuza cevap vermiyorsunuz.

""

Peki, siz, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı olarak görevinizi yapmıyorsunuz, Sayıştay görevini yapmıyor, AKP'nin Bütçe Plan Komisyonu görevini yapmıyor; peki bu yolsuzlukları, bu hırsızlıkları kim önleyecek? Buraya gelen rakamların doğru olup olmadığı biz nereden bileceğiz, biz kâhin miyiz? Onun için Sayın Başkan, bu raporlar görüşülebilir nitelikte değildir, bu raporları reddedelim. Türkiye Büyük Millet Meclisi en kısa zamanda geçici bir bütçe yapmalıdır ve bunu Türkiye Büyük Millet Meclisine göndermelidir.”

Üç dakikalık süre doldu, Kamutay Genel Kurulu'nun mikrofonu “otomatik” olarak kapandı. Genç ise… Sözlerini “Aksi takdirde, bu raporların görüşülebilirlik niteliği bulunmamaktadır” diye sürdürdü ve “Teşekkür ediyorum” tümcesiyle bitirdi. Partili arkadaşlarının alkışları arasında yerine geçti oturdu.
….

Az aşağıda… Gene… Kamutay tutanaklarından alıntıladığım bir başka bölümü sizlerle paylaşacağım…

Kürsüde, Kayseri AKP Milletvekili ve AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş vardır. Elitaş, partisinin, bütçe ile ilgili görüşlerini açıklamaktadır.

Birden, Kamer Genç'in sesi duyulur:

KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, TRT şimdi yayını kesti, Mustafa'nın konuşmasını veriyor.

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Yayını kesmedi, sen farkında değilsin.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Bana bak, niye veriyor senin konuşmanı?

""

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Kamer Genç, sen farkında değilsin.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Hayır, niye konuşmanı veriyor?


BAŞKAN – Sayın Genç, Sayın Genç…


KAMER GENÇ (Tunceli) – Efendim, bakın, yani bu Mecliste başkalarının konuşmasını vermiyor, bunun konuşmasını veriyor.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Kamer Genç, sen farkında değilsin, otur!


KAMER GENÇ (Tunceli) – Bana bak, senin konuşmanı niye veriyor?


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Kamer Genç, otur, otur sen oraya, farkında değilsin.


BAŞKAN – Bir dakika, Sayın Elitaş, Sayın Elitaş…


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Otur, TRT kesmedi yayını.

""

BAŞKAN – Sayın Elitaş, Sayın Elitaş…


KAMER GENÇ (Tunceli) – Sayın Başkan, şimdi TRT yayını kesti, bunun konuşmasını veriyor, spor yayınını vermiyor, bunun konuşmasını veriyor.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Yayını kesmedi, otur yerine.


BAŞKAN – Sayın Elitaş, bir dakikanı rica edeceğim. Sayın Genç, şu ana gelinceye kadar herkes istediği gibi bu kürsüde konuştu.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Yahu, böyle olur mu? Efendim, yanlış yapılıyor.


BAŞKAN – Canım, doğrusunu sana onaylatmak mecburiyetinde değil ki.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Siz Meclis Başkanısınız. Şu anda TRT spor yayını kesti, Mustafa'nın konuşmasını veriyor.


BAŞKAN – Kim, neyi, nasıl düşünüyorsa bu kürsüde konuşuyor Sayın Genç, yapmayın, bakın.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Efendim, bu ne gücü, nereden geliyor?


BAŞKAN – Şu ana kadar ne güzel bu müzakereleri götürüyoruz, yapmayın lütfen.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Bana bak, yiğitliğin varsa, yiğitlik varsa çık, konuşalım.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Kamer otur yerine, Kamer! Otur yerine, otur!


KAMER GENÇ (Tunceli) – Ama yalnız sana şey ediyor. Böyle bir şey olur mu ya!

""

MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Otur, bak, Genel Başkanın orada, otur! Genel Başkanına ayıp ediyorsun, Genel Başkanına saygısızlık yapıyorsun, otur!


KAMER GENÇ (Tunceli) – Yahu, bu devlette hak, hukuk diye bir şey var.


BAŞKAN – Sayın Genç, yaptığınız doğru değil, yaptığınız doğru değil Sayın Genç.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Sen Meclis Başkanı olduktan sonra bu Meclisi batırdın yahu!


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Genç, Kamer, Genel Başkanına saygısızlık yapıyorsun, otur!


BAŞKAN – Sayın Genç, şu ana gelinceye kadar herkes bu kürsüden istediği gibi konuştu.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Bak, orada genel başkanlar varken milletvekilleri konuşmaz. Saygısızlık yapma, otur!


KAMER GENÇ (Tunceli) – Senin niye konuşmanı veriyor? Niye benim konuşmamı vermiyor?


BAŞKAN – Yani her defasında böyle… Bütçe müzakerelerinde bu türlü tatsızlığın yapılması doğru değil.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Otur yerine! Genel Başkanın varken sen konuşma! Otur yerine!


KAMER GENÇ (Tunceli) – Gücün varsa gel benimle konuş, çıkalım.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Sen benim muhatabım değilsin, git!


KAMER GENÇ (Tunceli) – Sen benim muhatabım değilsin!


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – O zaman çekil, otur yerine.


BAŞKAN – Sayın Elitaş, Sayın Elitaş bir dakikanızı rica edeceğim.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Dürüstçe davranın, herkese dürüstçe davranın.


BAŞKAN – Sayın Genç, lütfen yerinize oturunuz.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Başkasının konuşmasını vermiyor, bunun konuşmasını veriyor. Böyle olur mu!


BAŞKAN – Sayın Genç, lütfen yerinize oturunuz! Bakın, bu doğru değil, İç Tüzük'e de uygun değil. Şu ana kadar hangi hatip nasıl istiyorsa bu kürsüden konuştu, hiçbir laf atma da olmadı. Bu işi sonuna kadar böyle götürsek kim kazanacak? Parlamento kazanır, hepimiz kazanırız.


KAMER GENÇ (Tunceli) – Parlamentoyu suçlama, eşit davranın ya! Meclis Başkanlığı çok keyfi davranıyor. TRT spor yayınını kesti, Mustafa Elitaş'ın konuşmasını veriyor.


BAŞKAN – Eşit davranıyorum. Şu ana kadar ben eşit davrandım ve hiç kimse de eşit davranmadığım konusunda bugünkü birleşimde kimse bir şey söylemedi. Lütfen. Sayın Elitaş, siz devam edin.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Şimdi, bu dönem buradan kürsüden konuşan milletvekili -yine oradan bu kişi çıkmıştı "niye böyle yapıyorsunuz" diye- çok güzel…


BAŞKAN – Lütfen, siz Genel Kurula hitap edin Sayın Elitaş.


MUSTAFA ELİTAŞ (Devamla) – Genel Kurula hitap ediyorum Sayın Başkan, milletvekillerine anlatıyorum…”

….

Genç'in “Meclis Başkanı olduktan sonra bu Meclisi batırdın yahu!” demesine…

Genel Başkanı Başbakan'ın çantasını taşımakta, Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç'la yarışan Elitaş'ın da “Bak, orada genel başkanlar varken milletvekilleri konuşmaz. Saygısızlık yapma, otur!” demesine dikkatinizi çekmek isterim!..
….

Bu alıntıları, sizlerle paylaşmamdaki amacım… Yasaların ve Anayasa'nın -kılıfına uydurularak veya sayısal çoğunluktan kaynaklanan zorbalığa dayanarak- nasıl da ilkelce çiğnendiğini,  Kamutay'ın nasıl da işgal edildiğini ve işgal altında çalıştırıldığını belgelemekti…

Başarabildiğimsem, ne mutlu…
….

Bu arada… AKP adaletsizliğine, haksızlığına, kıyımına uğramış Silivri'deki, bu ulusun yürekli yurtsever aydınlarına, savaşçılarına selam olsun!..  


Yazarın Son Yazıları:
Molla Kasım
Başbakan diyor ama lafla 'sağlıklı millet inşa edilmez'
Birand, hastalığın mı, ihmalin mi, gündemin mi kurbanı?