Duvarlar yıkılırken…

Duvarlar yıkılırken…
25 Mart 2014 09:17

Cumhuriyet yazarı Hikmet Çetinkaya, “Duvarlar Yıkılırken” başlıklı yazısında yerel seçimlere kilitlenen Türkiye’nin geleceğine ipotek koyan asıl çetelerin yıkılacağını yazdı.

 

Kaç gündür, Niğde-Adana karayolu üzerinde uygulama yapan güvenlik güçlerine kanlı saldırıda bulunan, ikisi Arnavut biri Kosova uyruklu köktendinci militanlar “nereye gidiyorlardı” sorusuna yanıt arıyorum…

Olaylar o denli hızlı gelişiyor ki gündemi etkiliyor…

Bu da öyle oldu!

O kanlı saldırı unutuldu…

Astsubay, polis ve kamyon şoförü uzun namlulu silahlarla öldürüldü…

Üç eylemci yakalandı olayın ardından…

Gerçekten kimdi bunlar?

Ülkelerinden ya da bir Avrupa ülkesinden uçakla İstanbul’a gelmişler, Hatay’dan geçip Esad güçleriyle çatışmışlar…

Suriye’de nerede kalmışlar, nerede savaş eğitimi görmüşler, Reyhanlı çevresinde kamplarda mı yaşamışlar, orası belli değil

Gazetelerde okuduğum kadarıyla İstanbul’a gidiyorlarmış karayoluyla…

İyi de Hatay’dan İstanbul’a uçak seferleri var…

İkincisi, silahlarıyla birlikte İstanbul’a niye gelsinler?

Ülkelerinden silahla gelmediklerine göre niçin silahla gitsinler?

Saldırganlar Hatay’da taksi tutuyor ve yola çıkıyor…

Yön nereye? Bu sorulara yanıt arıyorum özetle!

Ülkeyi yönetenler “çeteler meteler, haşhaşiler” derken üç militanın El Kaide’ye bağlı El Nusra Cephesi’nden olduğunu, silahlarıyla birlikte nereye gittiklerini, eğer varsa Hatay ve İstanbul’da kimlerle ilişki kurduklarını niçin açıklamadılar bugüne dek?

 

***

 

Yerel seçimlere kilitlenmiş bir Türkiye var…

Ayrışma giderek büyüyor!

Başbakan Erdoğan’ın sinirleri gergin.

İki Suriye savaş uçağından biri sınırımızı ihlal ettiği için Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından vuruluyor.

Peki neler oluyor Suriye’nin Ermeni kasabası Kesap ve yöresinde?

Beş gündür El Kaide militanları saldırıyor!

Hükümet Yayladağ sınırını açıyor, iddiaya göre TSK, tank ve topçu ateşiyle Esad güçlerinin darmadağın ettiği cihatçılara destek verirken, Suriye savaş uçağını düşürüyor.

Başbakan o saatlerde Kocaeli mitinginde Suriye uçağının düşürülmesini, zafer kazanmış gibi alanda kutluyor:

“Kahraman ordumuz!”

Bir kışkırtmanın olduğu kesin!

TSK oyuna gelmemeli!

Çünkü Suriye ve Ortadoğu bir bataklık!

El Kaide ülkemizi mesken tutmuş…

Bu da bilinen bir gerçek!

Türkiye-Suriye arasında bir savaş çıkarmak isteyenler olabilir…

Onun için tezgâha gelmemek gerekir!

Bizim derdimiz savaş değil barış olmalı, insanlık adına sevgi çiçekleri devşirilmeli.

Ülkemizin iç barışa, kardeşliğe gereksinimi var!

Yasakçı kafalar ne yaparsa yapsın, iç barışı bozamayacaklar.

Cihatçılarla işbirliği yaparak ortaçağ düşüncesini yaşama egemen kılmak asla gerçekleşmeyecek…

Hiçbir yasak işe yaramıyor…

Özgür düşünce, bilim, sanat, kültür öne çıkıyor bugün!

Eşitlik!

Özgürlük!

Demokrasimizi daha ileriye götürerek, gelir dağılımında o büyük uçurumu ortadan kaldırarak umutlarımızı yeşertmeliyiz

Baskılardan korkmayarak, aydınlığın ateşini yakarak…

 

***

 

Türkiye 2014 yılında cihatçıları koruyup kolluyor… Teröristler listesinde yer alan üç El Kaide militanı kanlı eylem yapıyor…

Esad askerlerinin kalbini çıkarıp yiyenler benim ülkemin topraklarında yatıp kalkıyor, besleniyor…

Tüm bunlar bilinmiyor mu?

Elbet biliniyor ama bu yamyamlara dokunulmuyor!

Asıl çeteler, haşhaşiler onlar!

Bu duvarlar yıkılacak, bir kenara yazın isterseniz!

Yıkılacak!