Türkiye’ye meydan okuyan PKK’nın tek korkusu Türk Ordusudur

Türkiye’ye meydan okuyan PKK’nın tek korkusu Türk Ordusudur
19 Ocak 2015 12:21

Değerli okurlarım, milletçe devletçe RTE’nin politikaları sayesinde süratle uçuruma doğru yuvarlanıyoruz.

 

 

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

 

 

Çözüm süreci dedikleri beş bin yıllık şanlı Türk tarihinin en alçak ve en şerefsiz ihanet süreci ile artık PKK denilen insanlığın en vahşi terör örgütü tarafından ileride kurmayı tasarladıkları Kürdistan devletine temel teşkil etmek üzere güneydoğumuzda derhal bir Kürdistan özerk bölgesinin ilan edilmek üzere,Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin gırtlağına hançeri dayamış vaziyette ve her an basmak üzere tetikte beklemektedirler.

 

 

Peki, PKK denilen dünyanın en vahşi örgütü bu cesareti nereden ve kimden almaktadır?

 

 

Ve bu cesaret PKK denilen necaset kanlı örgüte neden verilmektedir?

 

 

Bunun nedenlerini daha önceki makalelerimde defalarca yazdım ama yinelemenin yararını bilen biri olarak yine yazacağım, hatta ‘’Yüce Divan’’ devreye girinceye kadar yazmaya devam edeceğim.

 

 

Bizim mücadelemiz son nefesimizi verinceye kadardır ki bundan kimse kuşku duymasın.

 

 

Evet, kendi ırkdaşı masum Kürtleri bile acımasızca katletmekten çekinmeyen bu dünyanın en vahşi terör örgütü kan çukuru PKK terör örgütü bu cesareti on iki yıl içinde ve şimdi de cumhurbaşkanlığı döneminde RTE denilen şahıstan almaktadır.

 

 

Bu arada hemen şunu belirteyim ki devleti kukla başbakan yönetimindeki AKP hükümeti değil RTE yönetmektedir, tüm talimatları en ince ayrıntılarına kadar o vermektedir.

 

 

Bu durum zaten kamuoyunun derin bilgisi kapsamındadır.

 

 

Güneydoğuda tüm güvenlik güçleri yani Emniyet ve TSK kudurmuş vaziyette eylem yapan ve kendilerine karşı her tür silahı kullanan PKK’lı teröristlere asla karşılık verememektedirler.

 

 

Çünkü RTE bunu bölgenin valilerine, kaymakamlarına talimat vererek engellemektedir.

 

 

‘’Sakın onlara dokunmayın ve ne yaparlarsa yapın karşılık vermeyin’’ talimatı.

 

 

RTE bu talimatı kendi kişisel güvenliği ve çıkarları için vermektedir.

 

 

RTE’deki bu korkunun iki temel kaynağı vardır.

 

 

Bunlardan biri PKK terör örgütü ile yıllardır yaptığı gayrimeşru görüşmeler, diğeri de kendini iktidara getiren küresel güçlere Türkiye’nin güneydoğusunda bir Kürt federasyonu kurma sözüdür.

 

 

Bir taraftan PKK kendisini tehdit ederek ‘’Devletin güvenlik güçlerini üzerimize saldırırsan görüşme tutanaklarını kamuoyuna açıklarız’’ korkusu, diğer taraftan verdiği Kürt federasyonu kurma sözünü yerine getirmediği taktirde ABD tarafından başına bir şey getirilmesinden oluşan korku ki, Saddam Hüseyinler’in, Kaddafiler’in, Hüsnü Mübarekler’in hakkında verilen fermanların daha mürekkebi kurumamıştır.

 

 

Yani kısaca RTE yıllarca uyguladığı yanlış politikaları yüzünden iki karanlık güç elinde rehin tutulmaktadır.

 

 

Ama bunun zararını Türk milleti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti çekmektedir.

 

 

Ama RTE yurttaşlarımızın genelinde bu konuda şu algıyı oluşturmaktadır:Biz PKK’yı bu şekilde oyalayarak terör olayını bitireceğiz.

 

 

Bu numara, yurttaşlarımızın beyinlerini yıkama hususunda tam da kallavisinden bir şark kurnazlığıdır.

 

 

Metafor yapmada bir sakınca yoktur, tıpkı cinci hocanın göz koyduğu kadının ırzına tecavüz etmek için ‘’sus sesini çıkarma, seni iyileştirmek için bunu yaparak cinleri çıkarmam lazım’’ sözlerine benziyor ki çok bayağı aşağılık numaradır.

 

 

RTE’nin şimdi bize yaptığı tam da cinci hocanın namuslu saf bir kadına yaptığına benziyor.

 

 

Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin PKK teröristleri tarafından ırzına tecavüz ediliyor, talimatla Türk ordusunun, emniyet güçlerinin eli ayağı tutuluyor.

 

 

PKK’nın kanlı yaratıkları fiilen Türkün özbeöz yurdu olan güneydoğumuzda yönetim hakimiyetlerini kurmuşlar, her Allah’ın günü ve dakikası askerimize polisimize saldırıp şehit ediyorlar ama bizim beyefendi ‘’sakın karşılık vermeyin, susun, ben cin çıkarıyorum!’’ diyor.

 

 

RTE kendi güvenliği için zekamızla alay ederek Türk milletini uyutuyor.

 

 

77 milyon yurttaşımızın istikbalini tehlikeye atarak yaptığı geri dönüşü olmayan gaflet, dalalet hatta ihanet dolu hataların müeyyidesinden kurtulmak istiyor RTE.

 

 

Bu konuda bir taraftan kendisi için oy deposu olan milyonlarca cahil kitlenin beynini şark kurnazlığı ile yıkarken, diğer taraftan yine bu kitleleri kalbinden yakalamak için dinsel duyguları yoğun olarak istismar etmeye devam ediyor RTE.

 

 

Sevgili okuyucularım, PKK’nın takip ettiği strateji bakımından Türk milletinin çok önemli bir ilçesi olan Cizre çok büyük önem arzetmektedir.

 

 

Cizre ilçemiz sadece elikanlı PKK örgütü için değil, kahraman Türk ordusu için de çok büyük önemdedir.

 

 

PKK Cizre’de bir zafer kazanarak önce bir kanton yönetimi kurmak ve sonra bu zaferin kendileri için olumlu yansımalarını dalga dalga tüm güneydoğuya yaymak ve sonunda da bölgede bir Kürt ayaklanması yapmak istiyorlar.

 

 

Hendekler bu nedenle kazıldı mahalle aralarında.

 

 

Güvenlik güçleri araçları bu nedenle çocuk dedikleri(aslında çocuk değil) azgın teröristlere taşlattırıldı.

 

 

Devletin binalarına bu nedenle roketatarla saldırıldı.

 

 

Askeri kışlamıza molotofkokteyli atarak ordumuzun cesaretini denemek istediler.

 

 

Ve her dakika, şu satırları yazdığım anda bile Cizre’de olaylar devam etmektedir.

 

 

Vatan haini bölücülerin Cizre’de ne haltlar yaptıklarını anlamak için Türkçe yayın yapan Kürtçü PKK’cı İMC televizyonunu iyi izlemek gerekir.

 

 

Gelinen son nokta olarak Kandil teröristleri şunu açıkça dillendirmişlerdir:İlkbahardan itibaren güneydoğuda toplu olarak bir ‘’Kürt ayaklanması’’ ve yine ‘’diğer illerde de ses getirecek önemli kanlı eylemler yapacağız’’ tehdidini açıkça savurmuştur ki başlangıç tarihini de ‘’Nevruz bayramı’’ olan 21 Mart olarak göstermişlerdir.

 

 

Durum ciddidir.

 

 

Cizre Türk ordusu açısından da bir namus meselesi haline gelmiştir.

 

 

Nasıl ki PKK zaferini Cizre’de ilan etmek istiyorsa, kahraman Türk ordusu da bu alçak terör örgütünü yine aynı ilçemizde teröristlere kan kusturarak diz çöktürmelidir.

 

 

Terör örgütlerinin en iyi ilacı devletin meşru ordusunun kullanacağı en etkin can yakan silahlardır.

 

 

Şurası unutulmasın ki, hiçbir terör örgütü sosyal, ekonomik ve kültürel politikalarla yola gelmez.

 

 

Bunlarla birlikte bu genetiği bozuk soysuzlara karşı Türk ordusunun behemehal can yakıcı kan kusturan silahlar kullanması gerekir vahşi PKK teröristlerine.

 

 

Şu psikolojiyi herkesin çok iyi bilmesi gerekir:Teröristlerde terörist geni vardır; fakat bir örgüte mensup olmadıkça tek başına bu gene sahip olanlar silahlı eylem yapamazlar ve bir de bunları güvenlik güçlerinin silahla kendilerine salacağı sınırsız korku analarının tumanları içine saklayacaktır.

 

 

RTE’nin güvenlik güçlerine yönelik ‘’karşılık vermeyin’’ talimatı PKK’nın azgın yaratıklarını çok şımarttı.

 

 

Bu bölücü alçaklar ‘’psikolojik savaş’’ çerçevesinde de o kadar taktik çalışıyorlar ki çocuk diye nitelendirdikleri dinamik teröristleri öne sürüyorlar, sonra da kasıtlı olarak kendileri tarafından öldürülüp ‘’güvenlik güçleri çocukları vurdu’’ diye feveran edip hem Kürtleri ayaklandırmak hem yurttaşların acıma duygusunu sömürmek hem de ‘’Birleşmiş Milletleri’’ Türkiye’ye müdahale ettirmek için dünyayı ayağa kaldırmak istiyorlar.

 

 

Diğer bir husus bu aşağılık teröristler çocuk dedikleri dinamik teröristlerin kimliklerindeki yaşlarını basına vermektedirler, çünkü gerçek yaşları en az dört yaş büyüktür.

 

 

Anadolu’nun tümünde olduğu gibi güneydoğuda da bilhassa erkek çocukların askere geç giderek babalarının işlerine yardımcı olsun diye yaşları küçük yazılır.

 

 

Güvenlik güçlerimiz bunu bir yere not etmeleri dışında bu konuda başka bir şeye daha dikkat çekmek istiyorum ki, o da çocuk dedikleri ölen(aslında kendileri öldürüyor) teröristlerin daha küçük yaşta çekilmiş fotoğraflarını basına servis ederek toplumda mağduriyet ve zulme uğramışlık algısı oluşturmaya çalışıyorlar.

 

 

Bıçak kemiğe dayandı artık, Türk ordusu gereğini yapmalıdır.

 

 

Türk milletinin canı, malı, ırzı bakımından tek güvencesi Türk ordusudur.

 

 

Yine PKK’nın vahşi kanlı teröristlerinin tek korkusu Türk ordusudur.

 

 

Geçenlerde Cizre’de korkutularak toplatılmış zavallı yurttaşlarımıza hitap eden kravatlı bir teröristbaşı bu durumu ifade etmek için ‘’az daha askeri darbe yapılacaktı’’ dediğini ben televizyondan bizzat kendi sesinden işittim.

 

 

Bu bağlamda şu gerçeği teröristlere tekrar anımsatırız ki, Türk ordusu dünyanın en önde gelen birkaç ordusundan biridir.

 

 

Kara, deniz ve hava olmak üzere çok etkin vurucu, kahredici, kan kusturucu silahlara sahiptir.

 

 

Terörü istese bir gecede bitirir Türk ordusu.

 

 

Ey teröristler şunu unutmayın, güneydoğu özbeöz Türk yurdudur; kahraman ecdadımız kan dökerek buraları Bizans’tan almıştır.

 

 

Güneydoğu Türk milletine atalarından miras kalmıştır; bu nedenle Türk ordusu size oradan bir santimetrekarelik bir yer bile vermez.

 

 

Aklınızı başınıza toplayın, sadece Güneydoğu’da değil Türkiye’nin her bölgesinde refah içinde özgürce yaşayın; zaten yaşıyorsunuz.

 

 

Dolayısı ile Türk ordusu bir harekat planı yaparak başta Cizre olmak üzere Silopi ve Şırnak’ta terörü tank paletleri altında ezer gibi yerle bir etmelidir.

 

 

Bu kanlı yaratıklar ilkbahardaki ayaklanmayı başlatmadan bunun biran önce gerçekleştirilmesi yaşamsal önemdedir.

 

 

Şu anda kurtuluş umudumuz çok yüksek.

 

 

Zaman geçerse Türkiye muhakkak bölünecektir ki, son viraj seçim tarihi olan 7 Haziran 2015’tir.

 

 

Yukarıda değindiğim nedenlerden dolayı RTE’nin AKP’si seçimi kazandığı tarih, Türkiye’nin bölündüğü tarih olacaktır.

 

 

Yine yukarıda değinmiştim, RTE’nin umurunda değil Türkiye; o kendini işlediği cürümlerin cezasından kurtulma telaşında.

 

 

Diyelim ki, milletçe Türk ordusundan başka sığınacağımız bir merci kalmadı.ABD ve PKK’nın planladığı işlerden kendini kurtardı(asla mümkün değil); bu defa iktidar değişikliğinde güruhu ile birlikte ‘’Yüce Divan’’da yargılanmaktan kutulamayacaktır.

 

 

Hatta yolsuzluk şaibelerine bulaşmış olan tüm aile bireyleri ve yakınları bile mahkemelerde yargılanacaklardır.

 

 

Türk ordusu dosta güven, düşmana korku vermektedir.

 

 

Artık benim kahraman ordum PKK’nın hem beynini hem de vücudunu ezerek pestil yapacağına eminim.

 

 

Geç kalınmamalı ve siyasetçilerin çin çıkarma masallarına inanmamalısınız.

 

 

Unutmayınız, siyasetçinin besini kurnazlıktır.

 

 

PKK’nın tüm teröristleri ve işbirlikçisi kravatlı teröristler korkak çakallardır.

 

 

Türk ordusu kararlı bir şekilde ve en modern silahlarla tıpkı Fransa, Almanya ve Belçika’nın yaptığı gibi terörün kol gezdiği şehirlerin sokaklarına indiği gün bu çakallar analarının tumanlarına saklanırlar.

 

 

ABD’de, değil ki böyle terör suçlarından adi suçtan dolayı birisi polislerce sıkıştırıldığında en küçük bir kıpırdamada dahi anında vurulur.

 

 

RTE gibi bir devlet yöneticisini bana dünyanın herhangi bir bölgesinde gösterin her şeye razıyım.

 

 

Çünkü düşmanla savaşa giden bir orduya ateş emri vermeyen komutanın durumu ne ise RTE’de aynı pozisyondadır.

 

 

 

İbrahim ÖZDOĞAN TWİTTER

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!