Şans ve mesuliyet duygusu

Şans ve mesuliyet duygusu
15 Aralık 2015 09:26

Ey Yüce Türk İslam alemi! Mevlana’yı anma haftası münasebetiyle, Mevlana Hazretlerini ve cümle Vatan şehitlerini rahmetle anar. Mekanları Cennet olsun.

 

 

 

Numan ALADAĞ H&H YORUM

 

Ey ağzı kokmuş! Sen hem kendini yakıyorsun hem de başını. Bir köpeğin ağzıyla deniz pislenir mi? Güneş üflemekle söner mi? Kim Hakk’ın mumunu üflerse o mum sönmez, üfleyenin ağzı yanar. Senin gibi bir çok yarasa düş görür ama bu dünya güneşten yetim kalır mı? (Mevlana Hz.)

 

Herşey kaza ve kadere göre ayarlanmıştır. En kudretli şahıslar bile daha büyük bir kudretin elinde oyuncaktır.

 

Bu hüküm tamamen doğru değildir. Ama tamamen yanlış da değildir. Şunun için: İnsan insandır ve çoğu kez şansına hakimdir. Zira Cenab-ı Allah’ın iradesi herşeyden üstün olmakla beraber insanların da kendi faaliyetlerine ve talihlerine hükmedebilecek kadar, yaratanın kendilerine vermiş olduğu iradeleri vardır. İnsanı öteki yaratıklardan ayıran özelliklerinden biri de işte budur. Yani şanslarına hakim olan iradelerinin mevcudiyeti…

 

Aslında İslam alimlerinin en çok üzerinde durdukları konularından biri de bu kader meselesidir. Gerek felsefeciler, gerekse çeşitli bilim adamları bu konu üzerinde sorulan sorulara çeşitli devirlerde çeşitli cevaplar vermişler ve bu cevaplar ise zaman zaman çeşitli yorumlara yol açmıştır.

 

Özellikle yaşamlarına müsbet yolda renk ve yön verecek en ufak bir çaba göstermeyen ve bunun için de sefalete, dolayısıyla çeşitli kötülüklerin ağlarına düşmüş olanların en çok benimsedikleri yorum ve hükümlerden biride şöyledir: ”Mademki kader var. O halde kimse sorumlu değildir. Benim başıma gelenler ise alnımın yazısı, kaderimin icabıdır.”

 

Oysa (İnsanın yaptığı işlerden sorumlu olması İslam ahlakında esastır.) Zira insan eylemlerinde hür bir irade kullanmaktadır, faaliyetleriyle başabaştır. Ve bu yaptıkları dünyada olduğu kadar, ahirette de kendini ilgilendirecektir.

 

İnsanın yaptıklarından sorumlu tutulacağı şu Hadis-i şerif de çok güzel belirtmektedir.

”Bir kimse ahiret gününde şu konulardan sual edilmedikçe Cenab-ı Allah’ın huzurundan ayrılamaz.

A- Ömrünü ne ile geçirdiğinden,

B- Gençliğini ne ile yıprattığından,

C- Malını nerede kazanıp, nerede harcadığından,

D- Öğrendiği şey ile ne türlü hareket ettiğinden..”

 

Bu Hadis-i şerif gerçekten kadere nasıl İman, Allahın irade, kudret, ilim ve tekvin (Oluşturma) sıfatlarıyla ilgilidir. Olmuş ve olacak ne varsa hepsinin Cenab-ı Allah’ın bilmesi, dilemesi ve yaratmasıyla olmasına kader denir.Kader bütün alemleri yaratan ve idare eden ilahi kudretin koymuş olduğu bir ölçüdür. Ama iyilik ile kötülükten birini tercih hakkı ise insanın kendisine verilmiştir. Düşünce ve faaliyetlerinde ölçüyü elden bırakmayanlar ise selamettedirler. Aksi halde insanın kendi iradesi dahilinde olup da Cenab-ı Allah’a hoş gelmeyecek davranışlarından ötürü, herhangi bir tehlikeye maruz kalması Allah indinde suçlu olmamasını gerektirmez.

 

Cenab-ı Allah kullarına birtakım fırsatlar verir. Allah’ın kendi iradesi sınırsız olduğu için kul bu fırsatları ne yönde değerlendirmek isterse Allah onu o yönde yaratır. İnsan da bunun neticesine göre kötülükleri için ceza iyilikleri için de mükafat görür.

 

Evet, evet… İnsanlar daha büyük bir kudretin elinde bulunmakla beraber, kendi kaderine çoğu kez hükmedebilecek kadar da akıl ve mantık sahibi olduklarını unutmamalıdırlar…

 

Cümle Yüce Türk İslam alemine (ESSELAMÜ ALEYKÜM VE RAHMETULLAH, VE BEREKATÜHÜ sözünü söyleyerek, her türlü maddi manevi sağlık, mutluluk ve berekete ermelerini Yüceler Yücesi Cenab-ı Allah’tan dileriz. Vatan şehitlerini ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ü Rahmetle, Gazileri minnetle anar. hastalara şifalar dileriz.

 

ÖZDEYİŞLER

 

Yüce mevkiler elde etsen bile, gene kaybetmek korkusundan can çekişirsin. (Mevlana Hz.)

Yoksul cömertliğin aynasıdır. (Mevlana Hz.)

Dostların ziyaretine eli boş gelmek, değirmene buğdaysız gitmektir. (Mevlana Hz.)

Aynada çirkinliğini görünce aynaya kızma! (Mevlana Hz.)

Çünkü iradesinden dolayı saygın kıldık (diye nitelenen) insanın yarısı bal arısı, yarısı yılan olmuştur. (Mevlana Hz.)

İnsanların ayrılığı addan doğmuştur. (İnsan) anlama yönelince huzura kavuşur. (Mevlana Hz.)

Ekmek! Ama hem az, hem de helalinden! (Mevlana Hz.)

Akılsız dost zaten düşmandır. (Mevlana Hz.)

Kurt çok acımasızdır ama hiç değilse hilesi yoktur. (Mevlana Hz.)

 

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Aziz Atam, ruhun şad mekanın cennet olsun
‘CUMHURİYET’, bizi biz yapan ortak değerimizdir
Hicri yılbaşında huzur ve bereket bizimle olsun