Pahalı nohut sofranın tadını kaçıracak

Pahalı nohut sofranın tadını kaçıracak
3 Eylül 2017 09:52

Nohutta rekolte kaybı fiyatlara yansıyacak. Mercimekte ise fiyat artışı beklenmiyor. Bakliyat fiyatlarındaki artış en çok dar gelirlinin bütçesini zorluyor.

 

 

 

 

Aydın DEMİR/SÖZCÜ

 

 

Türk insanının beslenme alışkanlığında önemli yeri olan mercimek, kuru fasulye ve nohut gibi baklagillerin hasat döneminde sona yaklaşıldı. Bu yılki mercimek rekoltesinde artış kaydedilirken, nohut ‘yok yılı’nı yaşadı.

 

Tüketiciler, rekoltenin yüksek olmasından dolayı fiyat artışı beklenmeyen kırmızı mercimek çorbasını zamsız içerken, nohut sevenlerin ağzının tadı kaçacak. Zira nohut fiyatlarındaki artış son iki yıldır hız kesmiyor. Dünya Bakliyat Konfederasyonu Başkanı Hüseyin Arslan, “Türk insanı önümüzdeki süreçte ucuz nohut yiyemeyecek. Dünya genelinde nohut rekoltesinde istenen artış sağlanamıyor” diye nohut severlere kötü haberi verdi.

 

Binlerce insanın geçim kaynağı olan ve en önemli protein kaynakları arasında yer alan bakliyat sektörünü hasat döneminde yerinde inceledik. Birleşmiş Milletler Gıda Örgütü (FAO) verilerine göre, dünya genelinde her yıl ortalama 75 milyon ton bakliyat üretimi gerçekleştiriliyor. Türkiye’nin dünya bakliyat üretimindeki payı ise yüzde 2.5 seviyesinde yer alırken, üretimde 10. sırada bulunuyor.

 

BAKLAGİL ÜRETİMİ AZALIYOR

 

TÜİK verilerine göre, 1988 yılında toplam 2 milyon 136 bin ton olarak gerçekleşen toplam baklagil üretimi yüzde 50 azalarak 1 milyon tona geriledi. 1988 yılında 2 bin ton olan baklagil ithalatı 400 bin ton seviyelerine çıktı. Son iki yılda baklagil açığının tutarının 200 milyon dolara çıktığı belirtiliyor. Ziraat Mühendisleri Odası hazırladığı raporda, Türk üreticisinin baklagil tarımından uzaklaşmasının nedenlerine yer verirken, “Türkiye’de üretim maliyetlerinin yüksekliği genel bir sorun. Üretimde kullanılan girdilerdeki fiyat yüksekliği bezginliği artırıyor. Üretici para kazanamadığı için de üretimden kaçıyor” ifadelerine yer verildi.
Türk mutfağının önemli gıdalarından birisi olan nohutta da Türkiye istenilen seviyede üretim gerçekleştiremiyor. Türkiye’nin yıllık nohut tüketimi 490 bin tonu buluyor. Geçtiğimiz yıl 455 bin tonluk nohut üretiminin yüzde 5’i olan 22 bin 975 tonu ihraç edildi. Nohutta 30 bin 446 ton da ithalat yapıldı.

 
Çorbayı ucuz içeceğiz

 

Reis Gıda Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Reis, bakliyat ürünlerinin öneminin her geçen gün arttığına dikkat çekerek, Birleşmiş Milletler’in (BM) 2016 yılını bakliyat üretim ve tüketimini arttırmak için ‘Uluslararası Bakliyat Yılı’ ilan ettiğini söyledi. Bu yıl mercimek rekoltesinin yüksek gerçekleşeceğinin tahmin edildiğini dile getiren Reis, “Mercimek tarihindeki en ucuz dönemimi yaşıyor. Mercimeğin kilosu şu an 3 TL civarında. Bunun yanında kırmızı mercimeğe dünya genelinde de ciddi bir talep artışı söz konusu. 1989 yılında yıllık üretim 860 bin ton iken, şu anki üretimimiz 400 bin ton seviyesine geriledi. Ancak bu yıl rekoltenin yüksek olmasından dolayı Türk insanı çorbayı ucuza içecek” dedi.

 

RAKAMLARLA SEKTÖR

nohutgrafik

 

GDO üreticiyi de zorluyor

 

Dünya Bakliyat Konfederasyonu Başkanı Hüseyin Arslan, dünyada GDO’lu (genetiği değiştirilmiş organizma) üretilen hiçbir bakliyatın bulunmadığını belirterek, “Buna rağmen GDO algısı oluşturuluyor. Türkiye GDO konusunda çok hassas davranıyor. Bakliyatta GDO’nun Türkiye’de getiriliş amacı, bu konuda spekülasyon yaratarak sektörü yıpratmak. GDO Yasası’nın Avrupa standartlarına getirilmesini istiyoruz. GDO’lu ürünün tozu taşıma sırasında bakliyata bulaşabiliyor. Türkiye’deki yasaya göre GDO oranının sıfır olması gerekiyor. Halbuki Avrupa’da bu oran binde 9 oranının altında ise ithalata izin veriliyor. Bu sıkıntı nedeniyle fiyatlar yükseliyor ve tüketici de mağdur oluyor” dedi.