Demirtaş: Ağrı’da çatışma değil, kurgu operasyon vardı

Demirtaş: Ağrı’da çatışma değil, kurgu operasyon vardı
12 Nisan 2015 16:20

HDP Eşbaşkanı Selahattin Demirtaş partisinin İstanbul Kadıköy’deki aday tanıtım mitinginde konuştu. Demirtaş, Ağrı’da dün yaşanan çatışmada yaralanan askerlerin ölüme terk edildiklerini, oradan çıkacak cenazeler ile AKP’nin oylarının artırılmak istendiğini söyledi. Demirtaş, yaralı askerleri almayan helikopterlerin HDP’lilere ateş açtığını ama yaralı askerleri almadığını iddia etti ve ekledi: “Dün Ağrı’da bir çatışma değil, sahnesi önceden planlanmış, önceden provası yapılmış, sahte bir kurgu operasyon vardı ve orada mümkün olduğunca fazla cenaze çıkarmaya çalıştılar.”

 

 

HDP Eşbaşkanı ve İstanbul 1. Bölge Milletvekili Adayı Selahattin Demirtaş partisinin Kadıköy’de düzenlediği aday tanıtım toplantısında konuştu. Konuşmadan satırbaşları şöyle:

 

 

Her yerde halkların umudu, bütün ezilenlerin adayları bugün meydanlarda faşizme tek adamlığa yoksulluğa açlığa karşı biz halkımızı iktidara taşıyoruz sloganıyla, bizler artık AKP ’nin saltanatını yıkacağız, çalışmalara başlıyoruz, hayırlı ve uğurlu olsun. Hepimize hayırlı uğurlu olsun. Zorlu bir çalışma dönemi olacak. Sizler genç arkadaşlar, kadınlar başta olmak üzere adaylarımızın etrafında kenetlenerek, tek yürek olarak, 7 Haziran akşamına kadar coşkulu neşeli ve cıvıl cıvıl bir kampanya yürüteceğiz. Görülmemiş düzeyde umut yaratan, hiçbir partinin cesaret edemediği rengarenk çok kültürlü çok sesli adaylarımızla, tıpkı Anadolu gibi, Kürdistan gibi rengarenk bir fotoğrafla halkımızın huzuruna çıktık.

 
Başbakan Davutoğlu: Demirtaş’a sesleniyorum, tuzakları yerle bir edeceğiz

 

 

Madem HDP tarihi bir görev üstlendi, her birimizin omuzunda ağır yük var, o halde gece gündüz demeden çalışmamız lazım. Bize güvenenleri bize inananları mahcup etmeyecek bir sonuç çıkartmamız lazım. Her biriniz, her bir çalışanımız, seçmenimiz adaydır aynı zamanda. Aday biz değiliz, sizlersiniz. HDP Meclis’e gidiyorsa, yani bizler Meclis’e gidiyorsak adaymışız gibi gece gündüz bu kampanyanın yükünü omuzlayacağız.

 

 

İstanbul’da burada ben de hem Eş Genel Başkan hem de İstanbul’un adayı olarak sizlerle çalışmaktan büyük mutluluk duyacağız. İstanbul’un direnen gençleriyle, Gezi’nin direnen gençleriyle, bu halkın kadınlarıyla yiğit evlatlarıyla birlikte bu kampanyayı 7 Haziran’a kadar, hiç kimsenin görmediği duymadığı heyecanla yürüteceğiz. İşte İstanbul’un her köşesinde sokağında mahallesinde aynı coşkuyla kampanya yürütmeye hazır mıyız? Bizler Meclis’e gitmeye hazır mıyız? Hiç kimsenin tahmin etmediği, hiçbir anket şirketinin ölçemediği bir sonuçla ortaya çıkacağız. Bu sonuçlar şimdiden AKP’nin ve cumhurbaşkanın masasına gitmeye başladı ve panik kendileri açısından doruğa ulaştı ki, çılgınlık yapmaya başladılar.

 

 

 

Ağrı’da yaşanan AKP provokasyonu bundan sonra da tekrar edebilir. Mutlaka dikkatli ve duyarlı olmalıyız. Dün cumhurbaşkanı yani bu ülkenin bütün halkının başkanı sıfatını taşıması gereken kişi, Sakarya’da miting saatinde, “Şu anda Ağrı’da çatışma var” diye canlı yayınla bunu anlatıp oradaki çatışmadan siyasi rol devşirecek kadar çılgınlaşmış durumdadır. Ağrı’da ne olduğunu bütün halkımızın bilmesi lazım. Özellikle evladı askerde olan anaların babaların bilmesi lazım.

 

 

Dün Ağrı’da bir çatışma değil, sahnesi önceden planlanmış, önceden provası yapılmış, sahte bir kurgu operasyonu vardı ve orada mümkün olduğunca fazla cenaze çıkarmaya çalıştılar. 15 askeri çatışma bölgesinde bırakıp terk ettiler. Bunlardan 8’i yaralıydı, yaralı. Yaralı askerleri çatışma bölgesinde bırakıp geri çekildiler. Neden? Orada o askerler yaşamını yitirsin ve ülkede AKP’nin oyları tavan yapsın diye. Ne oldu peki? HDP’li arkadaşlarımız çatışma bölgesine giderek HDP’li yönetici arkadaşlarımız yaralı askerleri oradan alıp çıkartarak, kendi elleriyle alıp çıkarttılar.

 

 

Genelkurmay’da bu sahte provokasyon operasyonunu düzenleyenler bunun hesabını halka vermelidirler. Bizim HDP’li arkadaşlarımız yaralı askerleri almaya oraya gitmese belki de asker cenazesi oradan çıkacak. Bizim arkadaşlarımız orada cenaze çıkmasın diye yaralı askerleri almaya gittiğinde helikopterden ateş açtılar. İlçe eski başkanımızı şehit ettiler, HDP’li arkadaşımızı ve PKK gerillasını açtıkları ateşle öldürdüler. Bunlar işte Türkiye halkına başka şekilde anlatılıyor. Bunlar HDP’yi kötülemek için ellerinden geleni yapacaklar.

 

 

Çatışma bölgesinde askerler var, helikopter yaralıları almak yerine yukarıdan ateş açıyor. Ambulans yok, helikopter yok. Yaralı askerleri çarşaflarla taşımak zorunda kalıyor arkadaşlarımız. Fotoğrafları var, görüntüleri var. Ülkeyi yönetenler lüks uçaklarla seçim çalışması yaparken, yaralı asker için bir ambulans helikopter göndermemişlerdir. Orada ölmesini beklemişlerdir. Cenaze çıkması için bu devlet elinden geleni yapmışlardır.

 

 

Dün de söyledim, Ortadoğu’nun hiçbir diktatörü giderken arkasında barış bırakmadı. Ülkesini ateşe vererek gittiler. Ama Kadıköy meydanında tekrarlıyorum. Sen gideceksin ama senin arkandan yangın içinde bir ülke kalmayacak, barış içinde kardeşlik içinde bir ülke kalacak arkanda. Asla başaramayacaksın. Senin koltuğundan daha değerli oradaki evlatlarımızın canı.

 

 

Tek bir gencimizin burnu kanamasın canı gitmesin 550 vekil umurumuzda değil. Bu tezgahlara gelmeyeceğiz. Asla başaramayacaklar. Asla ülkeyi kaosa çekemeyecekler. Ben buradan muhalefet liderlerine sesleniyorum. Sayın Bahçeli’ye, Kılıçdaroğlu ’na sesleniyorum. Gelin beraber Ağrı’ya gidelim. Olayları yerinde görüp tespit edelim. AKP’nin bu tezgahlarına izin vermeyelim.

 

 

Dün Ağrı’da çatışma değil bir oyun sahnelendi ve bizler Türkiye’nin bütün ezilen halkları, barışa susamış, bizler kardeşliğe susamış halklar olarak bu provokasyonları el ele vererek boşa çıkaracağız. Bu provokasyonları durduracak olanlar bizleriz. Bizler Meclis’e derken, biz vekiller olarak Meclis’e demiyoruz. Biz işçiler Meclis’e diyoruz, kadınlar, yoksullar, gençler, taşeron işçiler, esnaflar Meclis’e diyoruz. Aleviler, Sünniler, Ermeniler, Süryaniler, Ezidiler Meclis’e diyoruz.

 

 

Yaşam tarzıyla, cinsel yönelimi nedeniyle horlananlar, bizler irademizle Meclis’e diyoruz. Bizler Meclis’e derken, Türkiye’nin dört bir tarafından toplanan umudu Meclis’e getireceğiz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa parlamentoyu parlamento yapacağız. İki dönemdir değiştirmeye çalıştığımız sistemi artık el ele vererek yeni bir yaşama kavuşturacağız.