Bebeğin Eşi (Plasenta) Nedir?

Bebeğin Eşi (Plasenta) Nedir?
24 Mayıs 2019 15:40

Halk arasında oldukça fazla merak edilen konulardan biri bebeğin eşi nedir sorusundur. Halk dilinde bebeğin eşi olarak da bilinen plasenta, anne ve fetüs arasındaki madde alış verişini sağlayarak kordon görevi gören bir organdır. Latince bir kelime olan plasentanın Türk dilindeki karşılığı ise Umay olarak bilinmektedir. Latin ve Yunan dillerindeki kelime anlamı ise organın düz levhaya benzerliğinden gelmektedir.

 

 

Gebeliğin başlarında yani ilk 12 hafta içinde oluşmaya başlayan plasenta, embriyo hücreleri tarafından bebeğin anne tarafından besinleri alabilmesi için oluşturulur. Yapısı ise yaklaşık 20 – 22 santimetre uzunluğunda, 2 – 2.5 santimetre kalınlığında olmak ile birlikte ortası kalın ve kenarlara doğru incelen geçici bir organ olarak görülmektedir. Ortalama 500 gram ağırlığı olan plasentanın rengi ise koyu kırmızı – mavi aralığında ya da açık kırmızı olarak oluşmaktadır. Fetüse kordon ile bağlı olan plasenta, ortalama 60 santimetrelik bir kordon ile bağlantılıdır.

 

Plasenta (Bebeğin Eşi) Görevleri

 

Plasenta, gebelik dönemi boyunca anne ile bebek arasındaki besin maddeler, oksijen gibi insannın temel yaşam ihtiyaçlarını gideren en önemli yapıdır. Bir diğer önemli işlevi ise anne tarafından alınan besin maddelerini ve oksijeni bebeğe aktarırken atık maddeleri ayırmasıdır. Ayırdığı atık maddeleri ise annenin vücuduna göndermektedir. Ayrıca bebeğin gelişiminde önemli rol oynayan bazı hormonların da salgılanmasını sağlar. D vitamini, kalsiyum, amino asit, glikoz, yağ asitleri ve en önemlisi de oksijen gibi bağışıklıktan sorumlu maddeleri anneden bebeğe iletirken karbondioksit ve diğer atık maddeleri bebekten alıp anneye transferini gerçekleştirir. Ancak annelerin kullandığı ilaç, sigara vb. maddelerin plasenta aracılığıyla bebeğe geçebileceği ihtimali de göz ardı edilmemelidir.

Anne karnında gelişmekte olan bir bebeğin temel enerji kaynaklarından glikojen ve kolesteröl sentezi bebeğin eşi olarak tabir edilen plasentada gerçekleşir. Buna ek olarak ise plasenta tarafından salgılanmakta olan insülin, progesteron, beta hCG gibi büyüme faktöründe etkili olan hormonlar, hamileliğin normal ve sağlıklı bir şekilde seyretmesi bakımından kritik rol oynamaktadır.

Rahmin iç kısmının ise fetüsü korumakta olan amniyon sıvısı ile kaplı olduğu bilinmektedir. Amniyon sıvısı o kadar önemlidir ki bu sıvı olmadan bebeğin anne karnında gelişmesi mümkün değildir. Bu sıvı aracılığı sayesinde hem anne ve bebek birbirlerinden faydalanır aynı zamanda korunurlar. Gebeliğin 12. haftasında gelindiği zaman ceninin kendi kan dolaşım sistemi gelişmiş hale gelir. Ancak besin maddelerinin ve oksijenin alınması, karbondioksit ve diğer atıkların gönderilmesi için anne ile bebeğin bağları halen devam etmektedir. Çünkü iki dolaşım sistemi arasındaki değiş tokuş gibi transfer işlemleri kana karışmadan gerçekleşmelidir. Aksi taktirde ölümcül sonuçlar ortaya çıkabilir.

 

Plasenta (Bebeğin Eşi) Özellikleri

 

Plasenta, koryon frondosum ve desidua basalis olmak üzere iki bileşenden meydana gelen bir sistemdir. Fetüsü oluşturan aynı blastokist aracılığıyla meydana gelen fetal plasentaya koryon frondosum denilir iken annenin rahim dokusu tarafından köken almış plasentaya da desidua basalis denilmektedir.

İnsan plasentasının disk şeklinde olduğu görülür ancak bu durum diğer memeliler için farklılık göstermektedir. İşlevi açısından çok önemli bir tasarıma sahip olan plasenta, anne kanında bulunan savunma hücrelerinin fetüs tarafına geçmesini önleyen bir yapıdadır. Anne kanından alınmakta olan mineraller, gerekli besin maddeleri ve oksijen gibi bebeğin temel ihtiyaçları küçük aralıklardan geçerek fetüse ulaşmaktadır. Ancak savunma hücrelerinin yapılarının daha büyük olmasından dolayı bu aralıklardan geçmesi mümkün değildir.

Gebelik süreci boyunca plasenta gelişimi bebeğin sağlıklı büyümesi ve hamileliğin normal bir şekilde ilerlemesi açısından çok kritiktir. Plasentanın yeterli gelişmediği durumlarda ise bebekte büyüme ve gelişme geriliği gibi olumsuz durumlar yaşanabilir. Bu yüzden de düzenli aralıklarla doktor kontrolü, ultrasonografik takipler sağlıklı gebelik süreci açısından tavsiye edilmektedir.

 

Kaynak : https://www.tasikardi.net/