Balyoz kumpasında cezaevinde hayatını kaybeden Murat Özenalp için tazminat davası

Balyoz kumpasında cezaevinde hayatını kaybeden Murat Özenalp için tazminat davası
8 Ocak 2019 19:34

FETÖ tarafından TSK’daki subaylara kurulan Balyoz kumpas davasında yargılanırken Mamak cezaevinde hayatını kaybeden Deniz Kurmay Albay Murat Özenalp’in ailesinin açtığı maddi ve manevi tazminat davasında yeni bir gelişme yaşandı. Aile ve Maliye’nin tazminat kararını temyiz etmesinin ardından Yargıtay’ın verdiği iptal kararı sonrası Sincan Batı Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesi oybirliği ile kararında direndi.

 

 

 

 

Deniz Kurmay Albay Murat Özenalp, cezaevinde beyin kanaması geçirerek hayatını kaybetmesi sonrası Bolyoz kumpas davasından beraat etmişti.

Beraat sonrası Özenalp’in ailesi Ankara Sincan Batı Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen bir maddi ve manevi tazminat davası açtı. Dava sonucunda mahkeme aileye 2 bin 601 lira 36 kuruş maddi tazminat, eşi Sema Özenalp için 300 bin, çocukları Batu ve Duru için de ayrı ayrı 150 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmetti. Bu kararı aile ve Maliye temyiz etti. Temyiz davası Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nde görüldü. Davanın savcısının, “yerel mahkemenin kararı onansın” görüşüne rağmen Yargıtay 12. Ceza Dairesi ‘Kendisi dava açmadı ve ailesine de vasiyette bulunmadı’ gerekçesiyle tazminat ödenmemesini istedi.

 

Cenaze töreninde çocukları ve ailesinin gözyaşlarıyla vatandaşların hafızalarına kazınan Özenalp hakkında verilen bu karar aileyi bir kez daha yıktı.

 

DAVA YENİDEN GÖRÜLÜYOR

 

Odatv’den Müyesser Yıldız’ın haberine göre, Yargıtay’ın kararından sonra dava Sincan Batı Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görülmeye başladı. Özenalp’in ailesi ve arkadaşlarının yanı sıra üniversite öğrencilerinin de bulunduğu mahkeme salonunda rahmetli Albay’ın eşi Sema Özenalp, “Çocuklarım adına buradayım. Biri 5, diğeri 12 yaşındayken 3 yıl boyunca babalarını cezaevinde görebildi. Maalesef babaları gözlerinin önünde vefat etti, bu vefatı izlemek durumunda kaldılar. Bunun geri dönüşü asla olmayacak ve ömür boyu yaşayacaklar. Bu yaşananların bizler için ‘eziyet’ olmadığı yönünde karar verilmesine üzüldüm. Çocuklarımın bundan sonraki hayatının biraz kolaylaşması için kararınızda direnmenizi istiyorum” ifadelerini kullandı.

 

“LÜTFEN KARARINIZDA DİRENİN”

 

Sema Özenalp’ten sonra söz alan Avukatı Şule Nazlıoğlu Erol, Anayasa Mahkemesi’nin Balyoz kararını bozmasının ardından davanın İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yeniden görüldüğünü ve beraatle sonuçlandığını hatırlattıktan sonra mirasçıların bu mahkemeye başvurduğunu, mahkemenin de merhum Özenalp için ayrıca, “Tutuklulukta geçirilen süreler yönünden ve önceki mahkumiyet kararının kısmen infaz edilmesi nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararlarla ilgili olarak tazminat davası açma haklarının bulunduğu” şeklinde bir karar aldığını vurguladı. Av. Nazlıoğlu şöyle devam etti:

 

“Kaldı ki, Murat Özenalp vefatından önce Anayasa Mahkemesi’ne hak ihlali nedeniyle bireysel başvuruda bulundu ve bu başvuru kabul edildi. Müteveffa Özenalp, o başvurusuyla yaşadığı hak ihlalini ve sonuçlarını ortadan kaldırmayı amaçladığından, bu aynı zamanda yaşadığı mağduriyete yönelik tazminat isteme iradesini açıklamış olması anlamına gelmektedir. Özetle Özenalp, dava açma iradesini sergilemiştir. Onunla beraber hapiste yatan amiraller de burada. İsterseniz onları da tanık olarak dinleyebilirsiniz. İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kararı ortadadır. Bu mahkeme devletin bir organıdır, kararı da kesinleşmiştir. Siz doğru bir karar verdiniz, ancak Şimdi Yargıtay 12. Ceza Dairesi, ‘Dava açma hakkınız yok’ diyor. Bu karar vicdanları acıtmadı, kanırttı. Size Yargıtay 1. Hukuk Dairesi’nin 1976 yılındaki bir kararını okumak istiyorum. Kararda, ‘Hakim insana, tabiata, gerçeğe, olağana sırt çevirmeden ve katı kalpler içinde sıkışıp kalmadan, uyuşmazlığa insan kokusu taşıyan bir çözüm getirmek zorundadır’ diyor. Devletin içinde kümelenmiş namussuz bir çete yüzünden önce özgürlüğünü, sonra hayatını kaybeden bir insandan söz ediyoruz. Hukuki gerekçeleri bir yana bıraksak bile, Yargıtay’ın bozma ilamının, bu davaya insan kokusu taşıyan bir çözüm getirmediğini, müvekkillerin yaşadığı mağduriyete sırt çevirdiğini düşünüyoruz. Yargıtay’ın mantığını asla anlamıyoruz. Lütfen kararınızda direnin.”

 

Beyanların ardından Savcı, kararda direnilmesi yönünde mütalaa verdi. Mahkeme de Yargıtay 12. Ceza Dairesi’nin bozma kararına karşı oybirliğiyle önceki kararında direnmeyi kararlaştırdı.

 

Bu karar, anne Samiye Özenalp başta olmak üzere herkes ağlatırken, Av. Şule Nazlıoğlu Erol da gözyaşları içinde, “Bu ülkede hakimler olduğunu gösterdiğiniz için teşekkür ederim” dedi.

 

Samiye Özenalp de heyete, “Sayın hakimler, sayın savcı, yetimlerimi mağdur bırakmayın” diye seslendi.