Açık konuşacağım

Açık konuşacağım
22 Mayıs 2016 17:30

Kılıçdaroğlu’nun bazı CHP’li milletvekillerine HDP ile dokunulmazlıklar konusunda aynı metne imza atmama talimatı doğrudur.

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Bunun dışında…

 
Kılıçdaroğlu’nun Erdoğan’ın dokunulmazlık atağı karşısında yapabileceği bir şey yoktu bu şartlarda dokunulmazlıkların kaldırılmasının referanduma götürülmesine mani olması da doğru idi.

 
Zira dokunulmazlık konusunda CHP’nin oylarının hayır olması nedeniyle referanduma gidilseydi, bu referandumdan Erdoğan’ın istediği siyasi sonuç çıkacak, yani hem referandum Erdoğan’ın isteği doğrultusunda bir sonuç verecek hem de Erdoğan halka, “CHP her gün onlarca askerimizin canını alan PKK’nın HDP’li terör destekçileri ile bir oldu, HDP’lilerin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını engellemeye çalıştı” diyecekti.

 

 

Bu da halka etki edecek ve CHP biraz daha kenara itilecekti.

 
Şimdi, Kılıçdaroğlu’nun bu son iki kararının doğruluğu doğru ama asıl mesela şu ve açık konuşacağım mesele de bu bölümde…

 
Kılıçdaroğlu’nun bu son iki kararı doğru ama CHP’nin başında olması tamamen yanlış.

 
Çünkü Kılıçdaroğlu’nu bu son iki kararı vermeye mahkum eden kendisinin CHP Genel Başkanı olmasından doğan zorluklarla alakalı.

 
Bunun sebepleri ise çok basit ve bu sebeplerin ortadan kalması siyasi olarak çok gerekli olduğu için üzerinde açık konuşmak durumundayız…

 
Şöyle ki…

 
Erdoğan kirli bir siyasetçi ve her türlü değeri ve siyasal sınırı ayaklar altına alan birisi. Kılıçdaroğlu hakkında kamuoyuna ve halka PKK’lı teröristleri destekliyor demesinin asıl altyapısı Kılıçdaroğlu’nun Tuncelili olması ve HDP meselesine öznel bir duyarlılığı olduğunu ve de PKK ile müzakereye sıcak baktığını bilmesi ve bunu halka karşı kullanması.

 
Ki, AKP Türkiye’nin hemen her yerinde devlet gücünü kullandığı için oldukça iyi teşkilatlı. CHP’nin hiç teşkilatlı olmadığı veya çoğunlukla da çok zayıf teşkilatlı olduğu her yerde Kılıçdaroğlu’nun Alevi olduğu, CHP’nin Alevi partisi olduğu kara propagandasını yapıyor.

 
Ve güçler ilişkisi o kadar asimetrik ki, düşünün PKK’yı şehirlere, ilçelere, köylere yerleştiren Erdoğan PKK nedeniyle Kılıçdaroğlu’nu suçluyor halka karşı.

 
Öylesine ahlaksız bir siyaset ortamı var ve CHP, bir de Erdoğan’ın kucağında oturan Bahçelili MHP o kadar zayıf ki, adam yapıyor, yapıyor, suçu Kılıçdaroğlu’nun üstüne atıyor ve üstelik sonuç alıyor.

 
Dolayısıyla CHP’de acilen olması gereken ilk şey, Erdoğan’ın Alevi ve HDP’li diyemeyeceği birinin genel başkan olması.

 
Bu olmadan CHP Erdoğan’a karşı tek bir etkili şey yapamaz.

 
Bakın, belki yeni gelen genel başkan da Erdoğan karşısında zayıf kalabilir, bunu bugünden bilmek mümkün değil ama bugünün Türkiyesi’nde CHP’ye genel başkan olacak kişinin en baştaki özelliğinin Sünni ve Türk kökenli olması olmak zorunda.

 
Bunları bana yazdıran iğrenç siyasal koşullara lanet olsun ama bu yazdığım mevcut durumun ta kendisi.

 
CHP bu konuyu komplekssizce konuşmak ve gereğini yapmak zorunda.

 
Kılıçdaroğlu’nun da bu makro siyasal durumu görüp, buna uygun adımın atılmasını bizzat kendisinin atması lazım.

 
Türkiye’de şu anda dini ve mezhebi en adi şekillerde kullanan ve bu politikası ile halktan oy da alan birisi var ve CHP bu duruma gerçekçi ve etkili karşılıklar verebilmek için öncelikle başına Erdoğan’ın halka karşı Türklüğüne ve Sünniliğine bir şey söyleyemeyeceği birini getirmesi lazım.

 
Şimdi bir de…

 
CHP’yi bugün Erdoğan karşısında atıl bırakan ve kaçırılmış siyasi fırsatlar şunlar…

 
CHP dokunulmazlık meselesine yolsuzluklar bazında girdi, evet…

 
Ama Erdoğan CHP’nin bu çıkışlarına HDP kartı ile atak yaptı ve her gün gelen onlarca şehit ile de halktan full destek aldı.

 
CHP ta en başta dokunulmazlık meselesine doğrudan girmeden çok yüksek dozlu ve presli bir Erdoğan’ı açığa çıkarma yani onun yaptığı yolsuzlukları halka ses kayıtları da dahil olmak üzere dinletmek ve halkın dikkatini bu yöne çekmek olmalıydı.

 

 

Bu durumda Erdoğan okun ucu kendine dönmüş olacağı için dokunulmazlık konusunun birinci hedefi olacaktı.

 
O zaman iste dokunulmazlık meselesine bugünkü gibi rahat yaklaşamayacaktı.

 
Sonra CHP yine, Suriye, IŞİD, sınırların delik deşik olması, PKK’nın devamlı sızabilmesi, PKK’nın şehirlere yerleşmesi konularına çok yüksek dozlu çok presli ve somut ataklı olarak girmeli ve Erdoğan’ı açığa çıkarmalıydı.

 
Tabii bunun için de halkın karşısına Erdoğan’ın adi mezhepsel ve ırksal suçlamalarına muhatap kalmadan çıkabilecek özelliklere sahip birisi CHP’nin başında olmalıydı.

 
Hiç kimse bu yazdıklarımın gerçekliğine ve gerçekçiliğine hiçbir gerekçe ile karşı çıkamaz.

 
Hayat bunu fena halde ispatlıyor ve ispatlamaya devam edecek.

 
Mesele Türkiye’yi bu şahsın elinden almaksa o zaman bunun gereğini herkes yapacak ve herkes Türkiye’nin çıkarları hizasında sıralanarak kendisini geri plana atacak eğer bu gerekiyorsa.

 
İlerki yıllarda her şey normalleşince zaten bu tür konuları konuşmuyor olacağız.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan