Yetmez ama evet (mi)
1 Kasım 2023 15:32

Önceki gün ilaç yazdırmak için aile hekimime gittiğimde, Açık olan televizyonda CHP’nin hafta sonu yapılacak olan Kurultayı ile ilgili haber vardı. Yıllardan beri dostluğumuz olan Doktor “Yunus bey eğer CHP’de bir değişim yaşanmazsa” yanında beraber çalıştığı hemşire eşini işaret ederek “ailecek karar aldık bu kez sandığa gitmeyeceğiz ve yıllardır oy verdiğimiz CHP’ye oy vermeyeceğiz” dedi.

YUNUS BÜLBÜL H&H YORUM

Yine bundan bir müddet önce kamuoyunda çok bilinen CHP’li bir belediye başkanının odasındayız. Başkanın çok uzun yıllardır beraber olduğu görüştüğü aile dostu Sait ağabey benim de yakından tanıdığım biri. Konuşmalar sırasında seçimler ve CHP’ye gelince Sait ağabey başkana aynen şöyle dedi.

-“Başkan sen beni ben seni yıllardır ailecek biliriz bizim CHP dışında bir başka partiye gönül verdiğimiz oy verdiğimiz olmadı. Ama artık CHP kendine gelmez değişime uğramaz değişim için yol açmazsa biz çevremiz olarak bu kez sandığa gitmeyeceğiz oy da vermeyeceğiz” dedi

Başkan –“Hiç öyle şey olur mu tam sandığa gitmenin CHP’ye her şeye rağmen sahip çıkmanın zamanı” dediyse de Sait ağabey “kararımız bu yönde” deyip kestirip attı.

Bu aktardığım sadece ikisi. Bunlar dışında onlarca yüzlerce bu tür konuşmalara hem ben tanık oldum hem de sizler yaşamışsınızdır.

CHP yıllardan beri maalesef DAİMİ KIDEMLİ MUHALEFET olarak varlığını sürdürüyor. Parti içinde yönetimi ele geçiren Genel Başkanlar ve ekibi parti içi iktidarı kendilerine yeter görüyor.

Sürekli seçim mağlubiyetleri CHP seçmeninde ağır üzüntüye, hayal kırıklığına, utanca, kedere, güvensizliğe yol açtı.14 Mayıs seçimlerinden beklenen kazanımın gerçekleşmemesi ise tam bir hayal kırıklığına çöküntüye neden oldu.
Genel başkanların devamlı seçim kaybedip kongrelerde kazanmayı kazanım olarak görüp seçim yenilgilerinden sonra hiçbir şey olmamış gibi yollarına devam etmesi CHP’ye oy veren milyonlarca partilide ağır travmalar yarattı.

Şimdi CHP’nin 4-5 Kasım da 38.Olağan Kurultayı var.

13 Yıllık genel başkanlık döneminde hiçbir seçim kazanmamış 23 yıllık iktidarı bir milim geriletmemiş partinin başarısızlığını her defasında kendinin anahtar ya da blok listesi ile seçtirdiği Parti Meclisi ve o Parti Meclisi içinden kendi seçtiği MYK üyelerine atarak onları sürekli değiştiren hatta bu kurulları da dışlayıp sağın döküntüleri de denilebilecek danışmanlarla yöneten Partiyi 6 okla ifade edilen ilkelerinden uzaklaştırarak sağcıların makam mevki sahibi olduğu aracı bir kuruma dönüştüren Genel başkan Sayın Kemal Kılıçdaroğlu ile istikbali Kılıçdaroğlu ile parlayanların öne sürdükleri Sayın Özgür Özel arasında geçeceği belli olan bir kurultay yaşanacak.

Evet Sayın Özgür Özel ve onu yola çıkaran Ekrem İmamoğlu onunla yol yürüyen Veli Ağbaba, Selin Sayek Böke, Muharrem Erkek, Umut Akdoğan vs. vs. daha bir çoğu Sayın Kemal Kılıçdaroğlu döneminde göreve getirilen beraber aynı kararları alıp aynı tastan su için insanlar. Kararları da ortak sorumlulukları da ortak.

Bu demek değil ki büyük bir kırılmanın yaşandığı 14 Mayıs yenilgisinden sonra görüş ayrılığına düşüp ayrı yol yürüyemezler.

Elbette ki bir öz eleştiri yapıp farklı bir düşünce ile bir araya gelip farklı bir çalışma tarzı farklı bir örgüt yapısı ile hareket edebilirler.

Çok sayıda kurultay delegesi ve aktif partili “Bunlar da Kılıçdaroğlu ile beraberlerdi” diyerek karşı çıkmak yerine doğru tespitleri varsa yanlarında olmak gerekir diye düşünüyor.

Üstelik Dünya siyaset tarihini incelediğimizde birçok partide liderlerin en yakın çalışma arkadaşları tarafından siyaset sahnesinden sildiğini görürüz.

“Sayın Özgür Özel aranan CHP lideri midir” sorusuna ise verilen yanıt.

“Yetmez ama EVET” şeklinde.

Pekiyi Kurultay sonucu ne olur denilirse.

Genel merkez tüm olanakları ile geçmiş hiçbir kurultayda olmadığı kadar kazanmak için abanıyor.

Özgür Özel cephesi ise “CHP delegesi sokağın sesine kulak verecektir kazanacağız” diyor.

Yunus Bülbül X