Modern Avrupa Birliği mi Asya’nın Şanghay Beşlisi mi?

Modern Avrupa Birliği mi Asya’nın Şanghay Beşlisi mi?
24 Kasım 2016 09:21

Türkiye Cumhuriyetini kuran Mustafa Kemal Atatürk ve yol arkadaşları ülkenin yönünü, medeniyet,demokrasi,özgürlük,insan hakları ve modern sanayinin gelişimi için batıya yani Avrupa’ya çevirdiler.

 

 

 

 

Yunus BÜLBÜL H&H YORUM
Cumhuriyet devrimlerini ilham kaynağı Avrupa ülkeleri oldu.Mustafa Kemal Türkiye’yi modern dünya ile buluşturma adına yaptığı ilk işlerden biri,Arap harfleri yerine Latin harflerini getirmekle başlattığı devrimler,ölçü,tartı uygulamaları ile bir birini izlerken ardından hukuksal devrimler geldi.

 

 
Türk medeni kanunu bu örneklerden biridir.Türkiye 17 Şubat 1926’da İsviçre Medeni Kanunu’nu örnek alarak 4 Ekim 1926 tarihinde TBMM’de kabul edildi ve yürürlüğe kondu.1030 maddeden oluşan bu kanun kişiler hukuku, aile hukuku, miras hukuku, eşya hukuku ve borçlar hukuku içeriyordu.

 
Bu kanunlarla getirilen yeniliklerin hiç ama hiç biri ne Osmanlıda ne de Asya ülkelerinde uygulanan hukukla alakası yoktu.Örneğin bu günlerde tartıştığımız,tecavüzcüleri kurtarmaya dönük yasa çıkarma peşindeki AKP’nin başını ağrıtan 18 yaş meselesi.Yasalara göre,evlilik için kişilerin kendi rızası ile karar verebilecekleri reşit olma yaşı 18’dir.Bize bu yasa maddesi yukarıda yazdığım İsviçre medeni kanunundan alındığı gibidir.Eğer geçmişte yönümüzü Avrupa değil de Asya’ya dönmüş olsaydık bu yasa olmayacak şimdikinin on katı beklide daha fazlası çocuk gelinlerle karşılaşacaktık.

 
Gerçek medeniyet ve demokrasi peşinde olan Türkiye’deki bütün gelmiş sağ sol iktidarlar yönlerini hep batıya Avrupa’ya çevirdiler.
Ta ki iktidara geldiği günden beri hep takiye yapan gizli gündemli AKP iktidarına kadar. AKP iktidara geldiği ilk yıllarda iktidara tutunabilmek adına demokrat,reformist,özgürlükçü gözükerek asıl niyetini gizledi.Kendini Avrupa değerlerine bağlı bir parti gibi göstererek Avrupa’nın ve onun birlik olan yapısı Avrupa Birliği’nin desteğini arkasını aldı.

 
18 Aralık 2005 günü AB’den müzakereler konusunda tarih alan zamanın Başbakanı Recep Tayip Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ü Esenboğa Havalimanında karşılamaya AKP milletvekiliyle birlikte.AKP’li belediyelerin taşıdığı çok sayıda AKP’li karşılamaya geldi.Kızılay Meydanında Ankara Büyükşehir Belediyesinin düzenlediği şölene gitmek için otobüsle yola çıkan Erdoğan, yol boyunca halkı selamlayarak çiçek attı. Erdoğana 5000 araçlık konvoy eşlik etti. Brüksel zirvesinden büyük moralle dönen Başbakan Erdoğan, başkentte de “ulusal kahraman” gibi karşılandı.,Kızılayda, “Avrupanın yıldızı, Avrupanın fatihi” anonsuyla TIR üzerine yerleştirilen kürsüden vatandaşlara seslendi. Vatandaşlara “Bayramınız kutlu olsun” diye seslenen Erdoğan Önemli bir kavşağın dönüldüğünü, başarının sadece kendilerinin değil, milletin olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:”Çok çalıştık. Hamdolsun, verdiğiniz güçle başardık. Bundan sonraki uzun ve zorlu yolda demokrasi, hak ve özgürlüklerin uygulanması ve ekonominin performansı farklı olacak. Modern çağdaş ülkeler arasındaki yerimizi almaya başlamıştık, alacağız. Halkımız,insanca yaşama standartlarına kavuşacak.” O günlerde böyle konuşan,Avrupa birliğinin destekleri ile AKP iktidarına karşı,adına statüko dedikleri askeri,politik ve bürokratik yapıyı tek/tek saf dışı eden AKP ve Erdoğan bundan sonra AB’ye soğuk davranmaya gizli gündemlerini açık ederek “AB bir Hıristiyan kulübüdür bizi o birliğe almazlar değerlerimiz farklı” demeye başladı.

 

 
Tek/tek o günleri yazacak değilim gelelim bu günlere. 7 Haziran seçimleri sonrası tek başına iktidar olma şansını kaybetmesinin ardından seçim sonuçlarını beğenmesi nedeniyle ülkede kaos ve çatışma ortamı yaratıp 4 ay sonra yeniden seçime giden AKP iktidarı 1 Kasım seçimlerinin ardından özelliklede 15 Temmuz sözde darbe senaryosu ile ülkedeki muhalif tüm kesimlerin üzerine en ağır baskı yöntemleri ile giderek sindirmeye başladı.

 

 
AKP/Erdoğan’ı desteklemeyen tüm televizyonlar,gazeteler,radyolar,dernekler kapatılırken buralarda görev alan televizyoncular gazeteciler tutuklanıp hapse atıldı.Eğitim dinsel bir yapıya büründürüldü.Uluslararası hukukun gerekleri yerine getirilmemeye başlandı,üniversitelerin yapısına müdahale edilmeye başlandı.Yargı bağımsızlığı sadece kitaplarda kaldı.TBMM’ni adı var yasama yetkisi elinden alınmış taş bir yapıya büründü.Sözde darbe senaryosu bahane gösterilerek ilan edilen OHAL gereğinde tek kişinin isteklerine göre yayımlanan KHK’lere anayasa mahkemesi dahi müdahale edemez oldu.Doğu Güney doğuda bir çok kent ve kasaba PKK ile mücadele adına yerle bir edildi.Seçilmiş belediye başkanları ve bir çok muhalefet milletvekili hapse atıldı.

 
Türkiye’deki bu olumsuz gelişmeler,özünde demokrasi ve kişi hürriyeti olan AB ve onun Parlamentosunu harekete geçirdi.Türkiye’nin Demokrasiyi rafa kaldırdığı gerekçesiyle AB ile Türkiye arsındaki müzakereleri durdurma kararı almak için AP harekete geçti.
18 Aralık 2005’te Bayram yeri ilan edilen Ankara Kızılay’da AB ile müzakerelerin başlamasını “bayramınız kutlu olsun” diyen zamanın başbakanı şimdinin cumhurbaşkanı Erdoğan,bu kez Avrupa Parlamentosunun müzakereleri dondurma bu kararı sonrası “bizde Şanghay beşlisi içinde yerimizi alırız” dedi.

 

 
Şimdi sekizli oldu ya Şanghay beşlisi Çin Halk Cumhuriyeti, Hindistan, Kazakistan, Kırgızistan,Özbekistan, Pakistan,Rusya,Tacikistan’dan oluşuyor.

 
Çoğu ilkel yaşam süren bu ülkelere ne alır ne satarız bilmem ama, medeniyet,demokrasi, özgürlük,insan hakları ve modern sanayi alamayacağımız kesin O zaman Avrupa Birliği yerine Şanghay beşlisi diyenlere İsmet İnönü’nün deyimi ile “Hadi canım sende” demek tam yeridir.

 

 

Yunus BÜLBÜL Twitter

 

 

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Partilerde ideoloji çöktü
Milli Eğitim Bakanı’nın sivil toplum kuruluşları olarak gösterdiği tarikat ve cemaatler
Salim Çoruk Mamak Belediye Başkan aday adayı oldu