Asıl mesele ıstakoz değil

Asıl mesele ıstakoz değil
16 Nisan 2024 14:25

Bayram esnasında Monako’da yediği ıstakoz porsiyonunu sosyal medyadan paylaşan AKP’li vekil Şebnem Bursalı konusunda bence asıl problem onun Monako’da 60 Avroya ıstakoz yemesi değil.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Asıl mesele mensubu olduğu siyasi iktidarın Türk halkının tüm gastronomik imkanlarını elinden almış olması.

 

 

Asıl mesele Türk turistin artık Türkiye tarafından değil, Yunanistan tarafından doyurulması.

 

 

Bu bayramda Yunanistan fiyatlarını oraya giden tanıdıklarımdan sordum öğrendim…

 

 

Basına da yansıdı zaten, Yunanistan’da balık patates salataya 4 Euro ödeyen Türkler. 4 Euro, 140 Tl civarında ediyor.

 

 

Benim sorduklarım ise şöyleydi…

 

 

4 kişilik aile, salata, balık, patates, soğuk meze, meyve ve tatlı , içki dahil 70 Avro. Yani yaklaşık 2450 Tl.

 

 

4 kişilik ailelerin Çeşme balık restoranı faturası ise, 16.000 Tl idi.

 

 

Bir başkası, yine 4 kişi, lüks bir restoranda ve içki de dahil 90 Euro. 3150 Tl.

 

 

İşte bu siyasi iktidarın Türkiye’yi getirdiği içler acısı durum bu.

 

 

4 kişilik bir aile İstanbul’da veya başka bir büyükşehirde veya ilçede veya kasabada, bir kebap yiyecek durumda değil.

 

 

Et yiyemez çünkü kilosu 800 Tl kasapta.

 

 

Bu eti Türk halkına yedirecek herhangi bir restoran yok Türkiye’de. Restoranlar kebabı yedirirse halka, onun cüzdanını boşaltmak karşılığında yapıyor bunu.

 

 

3 tarafı denizle çevrili ülkemizin ama balık da yedirilmiyor bu halka.

 

 

Yunanistan zebil gibi hem halkına yediriyor, hem turiste.

 

 

Siyasi iktidarın ve bilumum etkisiz milletvekilinin utanması gereken husus bu.

 

 

Bu halkın ülkesinin doğal ve topraksal kaynaklarının bu halka layık görülmemesi.

 

 

En azgın şekilde sosyal sınıf ayrımlarının körüklenmiş olması.

 

 

En azgın şekilde etin ve balığın yok edilmesi.

 

 

Bu arada…

 

 

Meclisi boşuna işgal eden milletvekillerinden birisi olan bu vekilin yaptığı paylaşımda benim asıl dikkatimi çeken yediği ıstakoz değildi.

 

 

O restoranın menüsünün ucuzluğu idi.

 

 

Bu restoran Monaca’nun yat kulübünün kalburüstü bir restoranı imiş.

 

 

Yani Monako’nun pahalı restoranlarından biri.

 

 

Ama fiyatlar Türkiye’den ucuz.

 

 

39 Euroya et veya balık kocaman porsiyon. 1365 Tl.

 

 

Avrupa’da porsiyonlar 400 gramın altında düşmez.

 

 

Bize Türkiye’de kim 400 net gramlık porsiyon yedirir bu fiyata Allah aşkına. (ortalama restoranlarda mesela, 100 gramcık bir et veriliyor, yalan dur, hele bir de ayran kutularının boyutu var ki, içler acısı, bir yudumda bitiyor, Avrupa’da ayran içilmiyor ama verdiği içecek yetiyor)

 

 

Yani, biz çok berbat haldeyiz de ağlayanımız yok.

 

 

Ki, restoranı bırak, evde kim ne yiyebiliyor.

 

 

Eskiden fakir kuru fasulye, beyaz peynir yerdi.

 

 

Şimdi kuru fasulye pişirip de eve misafir çağıracak kaç kişi kaldı acaba?

 

 

Eski Türkiye diye diye, eski Türkiye başlarına geçti.

 

 

Ama olan halka oldu.

 

 

Peynir sütsüz büyüyen çocukların ülkesi oldu yeni Türkiye diye senelerdir kafamıza çiviledikleri.

 

 

Şimdi de Türk turistlere Yunanistan bakıyor.

 

 

Ama bizdekiler hergün yok o silah, yok bu uçak, ne büyükler ama di mi…

 

 

De, halk buna oy vermiyor, dikkat. Artık bu tür propagandalarla seçim alma dönemi bitti.

 

 

Not: Istakoz hiç sevmem ama 60 Euroya ıstakoz’u bir de Türkiye’de yemeyi deneyin, bakalım ne hesap gelecek

 

Safile USUL Twitter

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Eski camlar bardak oldu
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor