Eğer adı CHP olmasaydı

Eğer adı CHP olmasaydı
4 Şubat 2018 17:30

Kurultay sonucu cumartesi gece 11.30’a doğru belli oldu, kazanan Kılıçdaroğlu oldu, ki, gün içinde kurultaydaki gelişmelerden sonucun böyle olacağı belli olmuştu.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 
Muharrem İnce’nin imza sayısı konusunda çıkan tartışma mesela buna delaletti.

 
Dün gece kurultay sonucu belli olduktan sonra kendi kendime şöyle düşündüm.

 
Bu partinin adı CHP olmasaydı, bu haliyle benim için, işte öylesine bir siyasi parti olurdu.

 
Belki pek aldırış da etmezdim.

 
Hatta CHP niteliğinde bir parti kurulsun bile diyebilirdim.

 
Ama adı CHP.

 
CHP.

 
Yani vazgeçilmez.

 
Yani, Türkiye’nin kendisi gibi bir şey bu.

 
O nedenle de vazgeçilmez.

 
Şimdi…

 
Kurultay sonucunun seçimdeki sonuçlarını 2019’da göreceğiz ve zaman olaylara kendiliğinden bir akış verecek.

 
İlerde ne olur göreceğiz.

 
Şu anda sallanmaya ve bir işe yaramamaya devam edilecek.

 
Esasen bu kurultayın sonucunun özgür irade ile olmadığını görmemek mümkün değil.

 
En azından, Kılıçdaroğlu’na verilen imza ile aldığı oy sayısındaki nerdeyse 400 sayılık fark bunu gösteriyor.

 
Delegelerin çoğu kendi ilçelerinin, o ilçelerde oy sonucunun istedikleri doğrultıda olması için aktif çalışan ve çekinilen kişilerin etkisi altındaydı.

 
Ama tabii netice bu, sebep ne olursa olsun.

 
CHP seçmeninin buna nasıl bir tepki vereceğini ise, 2019’da göreceğiz, ondan sonraki süreç de zaten buna bağlı olarak şekil alır.

 
Kılıçdaroğlu’na dair bir notum var şimdi de…

 
Hükümet Afrin operasyonunu başlatalı 15 gün oldu.

 
Kılıçdaroğlu bu 15 gün içinde hükümete destek verdiğini söyledi ve Afrin operasyonuna ve siyasi sonuçlarına dair hiçbir şey söylemedi.

 
Dün ilk kez kurultayda Suriye hükümeti ile doğrudan ilişki kurulmalı dedi.

 
Bunu neden 15 gün sonra söyledi?

 
Bunun cevabını tahmin ediyorum.

 
Metin Feyzioğlu operasyon başladığından beri canlı yayınında diyor ki (mealen)…

 
“Afrin operasyonu sonuçlandırıldıktan sonra Suriye hükümetine bırakılmalı, Suriye hükümeti ile ilişki kurulmalı. Yoksa Türkiye’nin toprak bütünlüğü korunamaz”

 
Kılıçdaroğlu işte bundan cesaret aldı.

 
Yani, Feyzioğlu’nu izliyor ve onun sözlerinden cesaret alarak o da söylüyor.

 
Kılıçdaroğlu Erdoğan’ın karşısına geçip de, Suriye hükümeti ile ilişki kurulsun demeye cesaret edemez asla.

 
Ki, herhangi bir siyasi perspektifi tespit edip, bunun arkasında durup, hep aynı noktada kalamıyor hiç.

 
Düşünün bir siyasi parti başkanı olsun, TBB Başkanı’nın sözlerini canlı yayınında izleyip, onu tekrarlasın.

 
Sadece bu bile CHP’nin bu haliyle siyasi iktidarın oyuncağı olduğunu ve olmaya devam edeceğini göstermeye yeter.

 
Kendi sözü olmayan, sözünün ardında hiç yalpalamadan duran, fikri takip yapmayan, bazen ileri atılıp bir şey söyleyen, sonra karşı saldırı gelince köşesine çekilen biriyle CHP nereye gidecek, göreceğiz zamanın akışı içersinde.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Bozdoğan Kemeri sessiz bir tanıktır
Demek ki bir değişiklik yok
Özgür Özel’i yakından tartmak istiyor