Derimod’u bilirsiniz.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 
Ben de bilirim ama patronunun böyle cesur bir tip olduğunu düşünemezdim bile.

 
Hatta doğru şeyleri öylesine açıklıkla söylemiş ki, acaba gidip Derimod’dan bir şey mi alsam diye düşündüm.

 
Başlıktaki cümle de, Derimod’un patronunun bu hafta sonu yapılan Uludağ Ekonomi Zirvesi’nde söylediği cümle.

 
Şöyle demiş Derimod’un patronu aynen…

 
“Donumuza kadar ipotekliyiz. Bırakın dünya markası olmayı kıçımızı nasıl kurtaracağız şu an buradayız”

 
Türkiye’de bu kadar cesur bir patrona hiç rastlamadım desem yeridir, adamı bir analiz etmem lazım sonra Google’layarak.

 
AB ülkelerinde büyük patronlar mesela çok dillidir ve hiç korkmadan dan dan konuşurlar ama orası Avrupa hükümetler hiçbir sisteme keyfen müdahale edemiyor.

 
Türkiye’de bunu yapmak ama bayağı, bayağı, çok çok zor.

 
O nedenle enteresan patronun bu sözleri.

 
Yalnız haberde adı geçmiyor patronun, bir ihtimal bunu kulsite söylemiş ve bunu duyan gazeteciler ordan haberleştirmiştir.

 
Ama şurası kesin ki, Derimod’un Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Zaim aşayığa alıntılayacağım sözleri alenen, kürsüde söylemiş.

 
“Devletin aldığı kararlarda istikrarlı olması gerekiyor. Değiştirmemesi gerekiyor. Başta Turquality 5 yıldı şimdi tek ülkeyle sınırlıyor ve başının çaresine bak deniyor. Ekonomi Bakanlığı’nın tekrar bu kararı gözden geçirmesin de fayda var. Yola çıkıyorsunuz birden karar değişiyor” diye konuştu.

 
Ümit Zaim’in bu dediği olguyu o kadar iyi tanıyorum ki…

 
Erdoğan devamlı karar değiştirir.

 
Yani mesela önce der ki, “İstanbul için özel yasa çıksın dönüşüm için”

 
Sonra vazgeçer, “Yok, bu İstanbul için özel olmasın, tüm Türkiye için geçerli olsun” der.

 
O ana kadar yapılan tüm çalışmalar çöpe gider.

 
Bunu şu anda halen görev yapan, bu iktidar döneminden beri görev yapan tüm bürokratlar bilir.

 
Mesela, Abdullah Gül’ün de bu olaydan çok muzdarip olduğunu o yıllardan biliyorum.

 
Sadece Abdullah Gül değil, Erdoğan ile yakın çalışan herkes mahvolur.

 
Zaten yanında çalışan tüm danışman vs.’ler teker teker ayrıldı.

 
İbrahim Kalın’a verdiği bir ayrıcalık var, belki ondan dayanıyordur. Ama ilerde onun da şarj biter.

 
Bir de karısı, çouluğu çocuğu karışır ki, maazallah, bu dönemde bürokrat olan herkes muzdariptir, emin olun, emin olun.

 
Hülasası, Derimod Yönetim Kurulu Başkanı’nın sözleri Ankara’da herkesin yakından bildiği ama ağzına almaya korktuğu bir gerçeğin ta kendisi.

 
Şimdi bu sözlerden sonra Derimod’un başına birşey gelmez inşallah.

 
ERDOĞAN BUGÜN BUNUNLA MEŞGULDÜR

 
Bugün Varna’da AB ile Türkiye arasında görüşmeler oluyor.

 
Zirve öncesi AB ülkeleri Erdoğan’a dikenlerini çıkardı.

 
Gerçi Avusturya Başbakanı biraz çok genç ve bıyıkları henüz terlememiş birisi ve o nedenle onun, “Türkiye ile AB müzakereleri sonlandırılsın” sözlerini ciddiye almamak lazım.

 
Ama Yunanistan’ın iki askerinin geri verilmemesi ve Kıbrıslı Rumların petrol arama çalışmalarının Türk askeri gemileri ile engellenmesi, gümrük birliği ve vize serbestisi konusu bugünün dikenli konuları.

 
Vize serbestisi konusunu ilk çıktığında da söylediğim gibi, AB Türkiye’ye asla vize serbestisi vermez.

 
Hele de şimdi, maddi durumu iyi olanların bile dışarı kaçmak istediği bir Türkiye’ye kimse vize serbestisi vermez.

 
Fakat en sıcak konu bugün Yunanistan ile olan.

 
Çipras bol bol ön hazırlık yapmıştı zaten iki Yunan asker konusunda.

 
Bir de petrol arama olayı var.

 
AB bugün iki Yunan askeri almaya çalışacak öncelikle.

 
Erdoğan o iki Yunan askeri iade edilmeyen kaçak Türklere karşılık olarak tutuyor.

 
Oysa o iki Yunan askeri bırakıp petrol arama faaliyetleri konusunda sonuç almaya çalışmalıydı.

 
Neyse, neyse, o bildiği yoldan gitsin ve gidecek de.

 
Buraya bir cümle daha eklemek isterdim ama şekerim yazmasam daha iyi, inanın.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz