Yolsuzluk operasyonuna karşı kirli müdahale ve CHP için oluşturulması planlanan algı
2 Ocak 2014 12:45

17 Aralık 2013 tarihi Türkiye’nin AKP hükümetine dayalı necis kirli yönetiminden kurtulmak için bir dönüm noktasıdır.

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

Ve bu tarih ‘’temiz eller operasyonu’’nun başlangıcıdır.

Tam bir milattır.

Ama 11 senedir Türkiye’yi çok kirli bir şekilde yöneten AKP hükümeti ve onun başı Recep Erdoğan tarafından bu ‘’temiz operasyon’’ önlenmeye kalkışılmıştır.

‘’Psikolojik harekat’’la halkımızdaki algıyı değiştirmek için ‘’kirli operasyon’’ betimlemesi şeklinde yandaşları ‘’kirli medya’’ ve hırsız çıkarcı ‘’kirli köşe yazarları’’ kanalıyla yaygınlaştırılmaktadır.

‘’Küresel güçler’’in desteği ile iktidara gelen BOP Eşbaşkanı Recep Erdoğan bu ‘’kirli karalama’’yı, çok açık bir şekilde görünen gerçeklere rağmen halkı aptal yerine koyarcasına o kadar ‘’kirli ve çirkin’’ bir tarzda yapmaktadır ki, bırakın insanların midesinin bulanması, çok afedersiniz ama kusmuk yapası geliyor.

Örneğin, gerçekleri öyle saptırıyor ki, kendi güruhundan birisi hukukun ve emniyetin tespit edip yakaladığı bir açıklıkla bir kadına tecavüz ederken suçüstü yapılsa bu ileri zekalı herif ‘’sakın inanmayın; bu dış güçlerin oyunu ve paralel devlet yapılanmasının bir tezgahıdır, ekonomimizi baltalamak istiyorlar’’ diyecek kadar yüzü kızarmayan,utanmayan ve edep dışı hareket edip konuşur.

‘’Uluslararası komplo’’ yaftalaması ile ‘’kirli işler’’in üstünü ‘’kirli’’ bir tarzda örtmeye çalışıyor, küresel güçlerin taşeronu Recep Erdoğan.

Halbuki kendisi iktidar olma uğruna ‘’uluslararası komplo’’ları kullanarak ülkemizi bölme noktasına getirdi.

Olayları tersyüz etmede Hitler bile bu adamın eline su dökemez.

B.ku sel götürüyor,1.dalga operasyonunda rüşvet ve yolsuzluktan 41 ‘’kirli insan’’ gözaltına alınıyor.

Bunların içinde 3 bakan oğlu,1 banka genel müdürü,başbakan için ‘’büyük patron’’ dediği bir işadamı, bakan danışmanları ve bir yığın millet malı yiyen ‘’vicdanı kirli’’ler var.

Hatta hediye adı altında rüşvet alan bakanlar, yine ‘’rüşvetin geri kalan kısmını aldın mı?’’ anlamına net bir şekilde gelen sorusunu telefonda şu anda bu nedenlerle hapiste olan oğluna soran bakan ile direkt bir buçuk milyar dolar rüşvet aldığı delillerle tespit edilen bir bakan olmasına rağmen kendilerini Allah’ın evliya kulları olarak ‘’beyin yıkama’’ yöntemi ile halka anlatan bir ‘’kiri aklama operasyonu’’nu dünya da şimdiye kadar ne yapan oldu ne de duyan.

Kendileri için esas sorun tabii ki çok başka bir şey.

2.dalga operasyonu için başka bir savcı ‘’temiz eller operasyonu’’ başlattı ve bu dalganın içinde bizzat Recep Erdoğan’ın oğlu Bilal olduğu için adam adeta beyninden vurulmuşa döndü.

Ve bu dürüst savcıyı hedefe koyan ‘’kirli bir mücadele’’ başlattı Recep Efendi.

Savcının 2.dalga operasyonu için talimat verdiği sanık listesi ile ilgili işlemi İstanbul Emniyet Müdürlüğü yerine getirmedi.

Yani Recep Erdoğan bir devlet krizi meydana getirmişti.

İlerde bu suçtan dolayı Recep Erdoğan’la birlikte bu emniyet görevlileri de yargılanacaklardır.

Ve bu soruşturma işi bu savcıdan alınarak başka savcılara verildi.

Yani ‘’temiz operasyon’’a karşı ‘’kirli operasyon’’ tamamlanmıştı.

Şimdi sıra halkı kendilerinin haklı ve temiz olduklarına ve bu yapılanların dış güçler ile paralel devlet yapılanmasının oyunu olduğuna inandıracak ‘’beyin yıkama’’ operasyonuna gelmişti.

Ve Recep meydanlara koştu, iftiraya uğradıklarını,kendilerini yok etmek için uğraştıklarını, komplo ve suikast hazırladıkları yalanı ile mağduriyet masallarını okumaya başladı.

Ama maalesef bu durumu muhalefet hiç değerlendirmedi.

AKP hükümetinin sebep olduğu bu yolsuzluk ve rüşvet olaylarını anlatmak ve halkta ‘’Bunlar çok kirli işler yapıyorlar’’ algısını uyandırmak için şehir meydanlarına koşmalı, yılmadan usanmadan anlatmalıydı muhalefet.

Hatta Recep Erdoğan’ın bu nedenle gittiği her meydana koşmalı doğrusunu halka anlatmalıydı muhalefet.

Sadece Recep Erdoğan’ın gittiği meydanlara değil, gitmediği bütün şehir meydanlarına da gitmeliydi muhalefet.

Seçim arifesindeyiz, bunların halktaki algısını değiştirmek için bundan daha iyi bir fırsat olamazdı.

Peki geç mi kalındı bu hususta?

Asla geç kalınmadı ve olay bütün hararetini aynı derecede koruyor.

Başka önemli gündem değişikliği olmadan yola çıkılmalı, bıkmadan usanmadan tekrarlanarak halka her şey anlatılmalıdır.

Zira aldığımız bazı istihbari bilgilere göre Recep Erdoğan muhalefetin ve özellikle CHP’nin bazı önemli belediye başkan adayları için yolsuzluk dosyaları üzerinden yargısal olarak bazı operasyonlar başlatarak aleyhine dönen gündemi tersyüz etme hazırlığındaymış.

Nitekim bugün yayınlanmak üzere dün akşam saatlerinde bu yazımı tamamladıktan sonra geç saatlerde Mustafa Sarıgül hakkında kimi gazeteler ve ‘’halkınhabercisi.com’’da çıkan önemli bir haber bu işin çok yakında çorap söküğü gibi devam edeceğini gösteriyor.

Recep Erdoğan’ın bir propaganda ve gündem değiştirme duayeni olduğunu kimse unutmasın.

Ben Recep Erdoğan’ı günahım kadar sevmem ama muhalefeti ve özellikle CHP’yi uyarıyorum.

Şimdi bu konuda son bir şey söylemek istiyorum.

Şimdi bu ‘’tertemiz operasyon’’un üzeri Recep Erdoğan’ın ‘’kirli operasyon’’u ile örtüldü mü?

Hayır.

Recep Erdoğan ve güruhu çok yanılıyor.

Bu ‘’tertemiz operasyon’’un üzeri çok cesur ve vicdanlı tertemiz bir Devlet görevlisi tarafından başlatılır, bu görev Jandarma eliyle gerçekleştirilir.

Ucu da ta babalarına kadar ulaşır.

Her şey ‘’fiili durum’’ yaratmaya bağlı.

Recep Erdoğan 11 yıllık yönetiminde Anayasa ve yasalara rağmen çıkarcı ve ideolojik icraatlarını hep ‘’fiili durum’’ yaratarak yapıyor.

27 Aralık 2013’de yazdığın ve linkini aşağıda verdiğim ‘’DEVLETTE İKTİDAR SAVAŞINDA ‘FİİLİ DURUM’’ YARATAN ‘KAHREDİCİ GÜÇ’Ü ELE ALIR’’ makalemi tekrar okumanız yararlı olur diye düşünüyorum.

http://www.halkinhabercisi.com/devlette-iktidar-savasinda-fiili-durum-yaratan-kahredici-gucu-eline-alir

Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, lütfen Recep Erdoğan harekete geçmeden yolsuzluk ve rüşvetin sembolü haline gelen ayakkabı kutularını elinize alın, Anadolu’yu dolaşın.

Zira algı değişikliği yapacak bir görüntü bin söze bedeldir.

Aksi halde ‘’algı yönetimi’’ ile Recep Erdoğan ‘’yolsuzluk şapkası’’nı CHP’nin başına öyle bir geçirir ki bunu silmek çok zor olur.

DİNDAR GÖRÜNÜMLÜ ÇIKARCI TAYYİP YALAKASI SÖZDE KÖŞE YAZARLARI MİDE BULANDIRICI

İslam’ı inceden inceye bilmesem bu vicdandan yoksun yalaka çıkarcıların uydurmalarını yutacağım.

Bunların kimi kirli sakallı, kimi türbanlı, kimi sinekkaydı traşlı, kimi de modern görünümlü takılıyor.

Fakat çoğu İslam adına ama çıkarcı ve İslam’a aykırı konuşuyor,yazıyor.

Müslümanca aktörlük ve aktristlik yapıyorlar ama İslam’ın yasakladığı ve Recep Erdoğan’ın yaptığı her şeye onay veriyorlar; utanmadan, yüzleri kızarmadan.

Recep Erdoğan, Amerikan ordusunun işini kolaylaştırdı ve Irak’da bir buçuk milyon Müslümanın ölmesine neden oldu bunlar yine onu desteklediler.

Katillik haram değil mi İslam da?

Yine Irak’da bu yüzden on binlerce Müslüman kadına Amerikan conileri tarafından tecavüz edildi ama bunlar yine Recep’i destekledi.

Tecavüz günah değil mi İslam da?

BOP’un Eşbaşkanı Recep PKK terörünü kışkırtarak binlerce asker, güvenlik görevlisi ve askerimizin ölümüne sebep oldu; bu dindarlık numaracıları yine bunu destekliyor.

Terör büyük günah değil mi ve cezasının ‘’kısasa kısas’’ olduğu bilinmiyor mu İslam’da?

Ama bu çıkarcılar yine onu destekliyor.

Recep Erdoğan ülkemizi bölünme noktasına getirdi ama bu amatör aktör ve aktristler yine onu destekliyorlar.

Bölücülük İslam tarafından yasak edilmemiş mi?

Hırsızlık ve rüşvet alma İslam’da yasak edilmiş, lanetlenmiş olmasına rağmen Recep Erdoğan tarafından kendi adamları olduğu için korunuyor ama bir kısım kirli sakallılar, seksi türbanlılar, sinekkaydı traşlılar ve modern görünümlü sözde dindar amatör köşe yazarları tarafından korunuyor,hala daha destekleniyor.

Geçenlerde bu aktrist türbanlılardan birini uçakta yurt dışı seyahatte Recep Erdoğan’a soru sorarken televizyonda gördüm,yahu kadıncağız adamın gözlerine onu içecek gibi bakıyordu ve yüzünde kendisini maskeleyen bir karış boya, gözlerinde rimel,dudaklarında ruj vardı, kaşları kalem gibi inceltilmişti ama başındaki bezle gerçek dindar halkımızı aldatıyordu.

Ve devlette görev yapan hırsızların deveyi hamutu ile yutarcasına mal götürmesini böyle sağlıyorlardı bunlar.

Tabi kendilerine de kemikler atılıyordu.

Yani İslami kamuflajla.

İslam adına konulmuş bir kısım kirli sakallılar, ilahiyatçı kılıklılara soruyorum: Siz hangi İslam adına Amerikan askerlerine dua eden, şehitlere kelle, süper seri katil Apo’ya sayın diyen küresel güçlerin taşeronu, hırsızların, rüşvetçilerin hamisi, ülkeyi bölen,milleti kırk parçaya ayıran, Müslümanları teröristlere silah ve eğitim sağlayarak birbirlerine kırdıran bir adama Allah adına destek veriyorsunuz.

Siz çok çirkin ve iğrenç işler yapıyorsunuz.

İğrençliğiniz, bunu İslam adına yapıyor görünümü veriyor olmanızdır.

Tekrar ediyorum, İslam’ı bilmesem bunları yutacağım ama sizin bu yaptıklarınızı Peygamber dönemindeki münafıklar bile beceremiyordu.

Yazıklar olsun size.

Çok kısa olarak bu yazdıklarıma itirazı olan varsa, artistik olarak millete yutturdukları Müslümanlık numaralarını ve buna bağlı olarak Recep Erdoğan’a destek istismarlarını ‘’Derin İslam’’ açısından uygun bir televizyon kanalında tartışmaya her zaman hazırım.

[email protected]