Aylin Kotil CHP’den istifa ederken açıklamasında şu sözlere yer vermiş…

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 
“CHP’de, menfaat ağlarıyla birbirine bağlanmış birtakım siyaset esnafına karşı bıkmadan usanmadan mücadele ettim. Ancak son dönemde bu çevrelerin tasfiyesi bir kenara; Türkiye’nin tüm renklerini, bölgelerini kuşatmasını beklediğimiz partimizin giderek belli grupların egemenlik alanına dönüştüğüne üzülerek tanık oldum.”

 

 
Şu ana kadar CHP’den ayrılan veya ayrılmasa da CHP yönetimini eleştiren kişilerin hepsi Aylin Kotil’in bu sözlerine benzer şeyler söylediler.
Hepsi CHP içindeki menfaat ve çıkar gruplarından, bunların Kılıçdaroğlu ve CHP yönetimindeki etkilerinin ağırlığından söz ettiler.

 
Bu kadar çok kişi herhalde oturup, sözleşmediler, “bunları söyleyelim” diye.

 
Herkes gördüğünü ve yaşadığını anlattı doğal bir biçimde.

 
Kaldı ki, CHP içindeki çıkar odaklarını ve siyaset esnaflarının varlığını biz de gözlemliyoruz.

 
Birbirlerine ve birbirlerinin ortak çıkarlarına zarar vermeyecek şekilde hep aynı kadro çemberleri içinde olduğunu biliyoruz CHP’nin.

 
Hatta bir kişi eğer bu ortak çıkar çemberindeyse, yolsuzluk dahi yapsa korunuyor CHP yönetimi tarafından.

 
Çankaya Belediyesi veya gökdelenci CHP fonksiyonerlerini de biliyoruz.

 
Bu konularda hatta, bunları yapanlar değil, bunları açığa çıkaran CHP’liler cezanlandırılıyor.

 
Yüksek Disiplin Kurulu’na yolsuzluk ve usülsüzlükleri dile getirenler yollanıyor; İlyas Güven Eroğlu da mesela, yolsuzlukları dillendirdiği için disiplin kuruluna verildi ve ihracı istendi.

 
Bu devran elbette hep böyle gitmez ama bu ağır siyasi durumda CHP’nin bu durumda olması çok üzücü ve yaralayıcı.

 
SİLAHSIZ TERÖR ÖRGÜTÜ OLMAZ

 
Erdoğan yeni bir terör yasası hazırlatıyor ve yeni yasaya, “Silahsız terör örgütü” ve “bireysel terörist” kavramını koymayı planlıyor.

 
Bu tür akıl ve hukuk dışı, keyfi bir yasayı bu ülkede iptal edecek birileri kalmıştır inşallah.

 
Çünkü, silahsız terör örgütü olmaz.

 
Terör silah, bomba vb araçlarla yapılır.

 
Bu Avrupa hukukunda da böyle.

 
Bir kişi eğer kendisi silahsız olduğu halde bir terör örgütüne, örneğin, para yardımı yapıyorsa o kişi de terör örgütüne yardımdan veya o terör örgütünün üyesi olmaktan yargılanır.

 
Ama öncelikle ortada silah kullanan bir terör örgütünün olması ve bunun tarifinin yapılmış olması gerekir.

 
Erdoğan’ın, “Silahsız terör örgütü” tanımını koymaya çalışmasının sebebine gelince…

 
Erdoğan kendisine muhalif olan kişileri de terörist sıfatıyla yargılatabilmek için istiyor bu yasayı.

 
Paralelci dediklerinin yanı sıra, kendi hükümetini eleştiren, diyelim ki, Suriye ve diğer dış politikalarını eleştiren muhaliflerini, “Hükümeti yıkmaya yönelik terör faaliyet kapsamına aldırarak”, onları yargı ve hapis yoluyla etkisizleştirmeyi planlıyor.

 
Bu kapsamda, “bireysel terörist” uydurma kavramıyla da yazı yazanlara, tweet atanlara vs. terörist sıfatı giydirmeyi hedefliyor.

 
Bakalım bu yasayı nasıl kitabına uydurmaya çalışacak ve bu hiçbir hukuk kitabına uydurulması mümkün olmayan yasayı TBMM’den geçirdikten sonra üst yargı bunu iptal edecek mi…

 

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Bir numaralı hedef İmamoğlu
Bozdoğan Kemeri sessiz bir tanıktır
Demek ki bir değişiklik yok