Sevgi travmanın önlemidir – Ecevitler

Sevgi travmanın önlemidir – Ecevitler
19 Ocak 2020 17:30

Bülent Ecevit vefat ettiğinde Ankara’da uzunca bir yoldan yürünürken ben de ekran başından izliyordum.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

Hatırlanırsa, Bülent Ecevit’in yoğun bakıma girmesi o hain Danıştay saldırısının hemen akabinde olmuştu.

 

 

Zaten hasta olan Ecevit büyük bir acı içersinde Danıştay’ın olduğu yere gelmişti. (bunları Tv’den izledim)

 

 

Zaten çocukluk ve ilk gençliğimizin mazi ve siyasi mazi abidelerindendi.

 

 

Zaten ahlak ve devlet terbiyesi geleneğinin mirasçılarındandı.

 

 

Zaten Türkiye’nin AB yolunun 1999 dönüm noktasının mimarı idi.

 

 

Zaten siyah beyaz albümümüzün sedalarındandı.

 

 

Bir de Danıştay saldırısı sonrasında onun o vatansever, onun o Vatan yahut Silistre, onun o gözü yaşlı kalbini izleyince Bülent Ecevit hakikatini bir kez daha çok net olarak görmüştüm.

 

 

Ardından ebediyete intikal etti.

 

 

Ve, ben tv’nin karşısına geçtim.

 

 

O aziz cenaze töreninin tek bir saniyesini bile kaçırmayacaktım.

 

 

Cenaze arabasının hemen arkasında, arabaya nerdeyse bitişik vaziyette Rahşan Ecevit yürüyordu.

 

 

Yüzüne bakıyordum.

 

 

İsyan, ağlama, kriz, çaresizlik, bitkinlik yoktu.

 

 

Duru bir yüz ifadesi ile kendinden emin yürüyordu.

 

 

Babamı küçük yaşta kaybetmiş olduğum için, ölümlere çok ilgiliyim zaten.

 

 

Ve, ölüm sonrası yakınların verdiği reaksiyonlara.

 

 

Rahşan Ecevit çok sakindi.

 

 

O sükunetin ve dinginliğin sebebini biliyorum.

 

 

Zira bu benim hayatım boyunca üzerinde düşündüğüm, izlediğim bir şey.

 

 

Sevgi varsa, güçlüyse, yaşarken yapılan şeyler doyum vermişse, vicdan azabı ve pişmanlıklar yoksa, kaybedilen yakın ile yaşarken hakiki bir sevgi ilişkisi yaşanmışsa….

 

 

O yakın kaybedildikten sonra insanlar sakin ve dingin oluyor.

 

 

Travmatik reaksiyon pek vermiyorlar.

 

 

Zira sevgi gerçek bir ruhsal travma önleyicisi.

 

 

Onu doya doya, hesapsızca, emek ile, inanç ile yaşadıysanız, ölüm sonrasını da güven ve sevgi sarıyor.

 

 

Ve, ah, bu çok ilahi bir şey.

 

 

Beni çok etkiliyor.

 

 

Ben geçen sene annemi kaybettiğimde, onun ölümünü algıladıktan sonra, sabah kalktığımda, “Ben artık yaşayamam herhalde” demiştim.

 

 

Bu yaşımda benim yapamadığımı oysa, Rahşan Ecevit benden kaç yaş büyük haliyle yapabilmişti sevgili eşini kaybettikten sonra.

 

 

Bu konuda benim daha çalışmam lazım. Çok daha. Rahşan annenin başardığı esasen insanlığa nefis bir örnek. Ben de ondan çok daha fazla öğrenmeli ve sindirmeliyim.

 

 

Hem Bülent Ecevit’e, hem de dün kaybettiğimiz hayat arkadaşı Rahşan Ecevit’i çok büyük saygı ve sevgi duyuyorum.

 

 

Onların elini öpmek de bana nasip olmuştu bir toplantıda.

 

 

İyi ki, bu bana nasip oldu.

 

 

Bir de…

 

 

AB, o zamanki, genişlemeden sorumlu komisyon başkanı Günther Verheugen birgün bana Ecevit hakkındaki izlenimlerini anlatmıştı.

 

 

Çok kısaca, önce ona çok tepki duyduğunu, sonra onun nasıl kaliteli bir insan ve devlet adamı olduğunu anladığını anlatmıştı.

 

 

Verheugen Ecevit’i anlatırken gözleri ışıldıyordu. Çok etkilenmişti ondan.

 

 

Ecevit’in de içinde bulunduğu birkaç tarih büyüğümüz var ki…

 

 

Onlar kalitelerini tüm tarihe yazdırdılar. Emin olun.

 

 

Birgün bu pis duman kalktığında herşey çok daha iyi görülür olacak.

 

 

Allah ikisine de gani gani rahmet eylesin. Birbirleri ile kavuşsunlar inşallah.

 

 

Safile USUL Twitter

 

Fotoğraf: © AP Photo / Burhan Özbilici


Yazarın Son Yazıları:
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz
Gökhan Zan ve ses kaydı
Didik didik bir şey aramışlar