Devletler kurumlaşır gelişirken.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

Fotoğraf: Erdem Şahin / EPA

 

 

 

Yerel bazda da devlet örgütlenmesi buna bağlı olarak şekillenir ve birikmiş tecrübeler doğrultusunda hangi iş, nasıl yapılır görülür ve kurumlar uzun yıllar içinde buna bağlı olarak şekil alır ve etkili hale gelir.

 

 

Son yangınların kontrol altına alınamamasının en birinci sebebinin mevcut siyasi iktidarın son 20 yıl içinde devletin kurumlarını keyfine göre hallaç pamuğu gibi atması olduğu da son birkaç günde en net haliyle görüldü.

 

 

Eskiden yangınlara TSK’nın kurumları da müdahale ederdi.

 

 

Örneğin orman yangınlarına Türkiye’de, söz konusu bölgede bulunan askeri birlikler müdahale ederdi.

 

 

Bugün yanan bölgelerimizi mesela deniz boyu da olduğu için o bölgelerdeki deniz kuvvetleri birlikleri veya duruma göre kara birlikleri hemen, anında ve yangın henüz yayılmadan müdahale ederdi.

 

 

Bir arkadaşımın sözlerinden aktarıyorum…

 

 

“Her askeri birlikte mutlaka arazöz, su tankeri vs. bulunurdu. Şu anda numune için bir tane bile yok…. Normalde deniz itfaiyesi olarak kullanılan teknelerin draftı azdır, yani sığ alanlara kadar yanaşabilirler. Yaklaşık 100-150 metreye çok rahat su basabilirler ve kıyılarda yanan bütün evler, restoranlar vs. kurtarılırdı.”

 

 

İşte bu hükümet Türkiye’nin kurumlaşmış bu devlet kabiliyetini yok etti.

 

 

TSK darbe yapacak diye diye TSK’nın memleket üzerindeki yangından koruyucu özelliğini bile yok etti.

 

 

Her şeyi kendi bazı dızdırıbızdıklarına bıraktı.

 

 

Onların ne yaptığı da ortada.

 

 

İnsanımızda güvenlik duygusu yok oldu.

 

 

Memleketin koruyuculuk şemsiyesi duygusu yok oldu.

 

 

Şahan Gökbakar dün bir video yayınladı, buraya helikopter lazım diye.

 

 

3 helikopteri o bölgeye Şahan Gökbakar’ın videosundan sonra yolladılar.

 

 

Ama her yerde bir Şahan Gökbakarımız yok.

 

 

Hem video mu yayınlamak gerekiyor memleketin dağlarını, ormanların yangından kurtarmaya çalışmak için.

 

 

Veya, aklıma şu da geliyor…

 

 

Bu, yanan bölgelerdeki vatandaşlar iktidara oy vermiyor.

 

 

Yansın, korksunlar, kaçsınlar sonra oraya da Arap zenginleri yerleştiririz diye bir düşünce var mı acaba?

 

 

Uçak almamışlar zaten, ormanları gözetleyecek yeterli personel de istihdam etmemişler, var olan imkanları da seferber etmek için ise, hiç de canhıraş olmadılar.

 

 

Bunlar Türkiye gibi müthiş güzel ve eşsiz bir ülkeyi, bizim vatanımızı, kendi kişisel hesap ve öç duygularıyla ve başka saiklerle mahvediyorlar.

 

 

Sen TSK’nın koruyucu şemsiyesini nasıl yok edersin ya ülkenin üzerinden.

 

 

Alev alev yanıyor ülke.

 

 

Neden bırakmıyorsun onlar know-how’ları ve kabiliyetleri ile bu işlerden vatandaşı kurtarsınlar.

 

 

Bu ülkenin asırlık kurumu onlar, dağı taşı onlar biliyor.

 

 

Senin dımdırızdıkların bu işleri bilmez.

 

 

Her ülkenin ordusu zaten bu tür durumlarda müdahale etmeye matuf donatılır.

 

 

Corona kaynaklı büyük toplumsal sorunlarda bile ordularını kullandı Avrupa ülkeleri.

 

 

Neden?

 

 

Ordular ülkelerin en çekirdek güvenlik örgütüdür ve en yaygın organizasyona onlar sahiptir.

 

 

Onlar sadece savaşta değil doğal afetlerde de ülkelerinin en kabiliyetli yardımcısıdır.

 

 

Sen ordudan korkuyorsun diye darbe yapacak diye, bu ülkenin vatandaşı cayır cayır yansın mı?

 

 

Dün TV’de izledim.

 

 

Muğla’da köylük alanda vatandaşlara denmiş ki, “Her şeyinizi bırakın, canınızı kurtarın.”

 

 

Bir ailenin 10 yaşındaki oğlu da koyunlarını, keçilerini, tavuklarını bırakamıyor, onlar ne yapacak diye.

 

 

Çok fena ağlanacak bir andı işte o.

 

 

Sadece insanlarımız değil, koyunlarımız, keçilerimiz, sincaplarımız da yanıyor, kül oluyor.

 

 

Devletin kadim kurumlarını ve işleyişleri ile oynarsan top gibi, işte durumumuz bu olur.

 

 

Her ülkenin toplumsal işleyişi ve korunması gelenekleşmiş kurumlarla sağlanır.

 

 

Bunu yok eden bizim gibi olur.

 

 

Çok üzgünüm.

 

 

THK ile bile inatlaşmışlar ya.

 

 

THK.

 

 

Türk Hava Kurumu.

 

 

Tepemizdeki koruma şemsiyelerinden birisi.

 

 

Yok uçağı varmış, yokmuş.

 

 

Yoksa al. Yoksa alsaydın.

 

 

Bir de…

 

 

O dağıtılan çayları alıp, içen vatandaşlar var mı şu halimizde? Merak ediyorum da.

 

 

İçiyorlar mı bir de üstüne?

 

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
İstanbul’a alındı gözüyle bakabiliriz
Gökhan Zan ve ses kaydı
Didik didik bir şey aramışlar