CHP’li Tekin: İstanbul’la ilgili hayallerim çok büyük

CHP’li Tekin: İstanbul’la ilgili hayallerim çok büyük
6 Ekim 2018 10:00

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin, partisinin kendisini İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday göstermesi halinde projelerini YURT gazetesinden Özgür Tuğrul’a anlattı.

 

 

 

RÖPORTAJ: Özgür TUĞRUL/Yurt

 

CHP İstanbul Milletvekili Gürsel Tekin ile yerel seçimdeki İstanbul adaylığına ve İstanbul’un sorunlarına ilişkin uzunca bir sohbet gerçekleştirdik…

 

İstanbul’la ilgili hayallerim çok büyük

 

İstanbul’la ilgili en büyük hayaliniz nedir?

 

“Siyaset” kelimesinin ne kadar kirlendiğinin farkındayım. Bu yüzden siyaset kelimesinden sonra aklımızda çağrışan ilk kelimelerden biri hayal değil. Hatta o ilk kelimeler arasında olumlu diyebileceğimiz, insanın içini ısıtan başka bir kelime de yok. İstanbul’la ilgili bir İstanbullu olarak hayallerim çok büyük. “Senin bütün sokak aralarını gördüm ben” der ya şair, 4 yıl önce bütün makam mevki ne varsa bıraktım o mısra gibi İstanbul’u dolaştım. Şehirciliğe dair söyleyecek sözü olan herkesin kapısını çaldım. Doktora yapar gibi çalıştım. Dünyanın en iyi üniversitelerindeki akademisyenlerle görüştüm. Konunun uzmanı neredeyse ayağına gittim. Yerel yönetim alanında Türkiye’de ve dünyada en başarılı örneklere kim imza attıysa onunla görüştüm. Viyana’ysa Viyana, Amsterdam’sa Amsterdam, Barcelona ise Barcelona en iyi uygulamaları büyük bir hassasiyetle inceledim. En büyük hayalim İstanbul deyince akıllarda çağrışan ilk kelimeleri değiştirmek. İstanbul deyince huzur, güvenlik, dünyaya örnek olacak bir marka kent ve refah akla gelsin istiyorum.

İstanbul’un son 20-30 yılda yaşadığı dönüşümü nasıl yorumluyorsunuz?

Ülkenin tüm yükünü omuzlayan bir şehir İstanbul. Nüfus sürekli arttı, artan nüfusun ihtiyaçlarını karşılamak için de kökten bir dönüşüm gerekiyordu. Bu yapılmadı. Tüm ülkenin iktisadi kaderini beton lobisine bağlayanların İstanbul için de başka bir fikri yoktu. Atılan her adımda şehir olduğundan daha kaotik bir hale geldi. İstanbul doğasını ve kimliğini kaybetmeye başladı. İstanbul gibi bir şehir kısa vadeli planlarla yönetilemez. Yapılacan planların vadesi bir insan ömrünü aşmalıdır. Böyle olmadığında yamalı bohçaya dönen yollar, çirkin binalar, plansız semtler kaçınılmaz olur. Benim İstanbul’um yüz yıl sonra da faydası görülecek projelere sahip olacak. İstanbul yere değil ufka bakan bir yaklaşımla yönetilecek.

 

Röportajın devamını okumak için tıklayın;