CHP'li Koç'tan BDP'ye yanıt: Kuryelikten başka işe yaramıyor

CHP'li Koç'tan BDP'ye yanıt: Kuryelikten başka işe yaramıyor
18 Nisan 2013 02:30

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Haluk Koç, BDP’nin “CHP de sürece katılmalı” çağrısına “BDP öncelikle siyasi irade koyması gereken bir parti.

CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu
başkanlığında parti genel merkezinde toplandı. MYK toplantısı devam
ederken basın toplantısı düzenleyen Koç, Başbakan Erdoğan’ın partisinin
grup konuşmasında açıkladığı şehit aileleri ve yakınları ile gazilere
yönelik düzenlemeleri hatırlattı.

CHP’nin bu konudaki Başbakan’ın
söylediği talepleri dile getiren kanun tekliflerini TBMM’ye daha önce
sunduğunu belirten Koç, “Burada bir süreç işliyor ve siyaseti bir alış
veriş temelinde gören bir Başbakan mantığı var. Yani, ‘Şimdi sizin ses
çıkartmamanıza ihtiyacım var. Ben size bunları vereceğim, yeter ki siz
susun, bu dönemde tepki göstermeyin.’ Mantık bu şekilde olunca demokrasi
açısından sakat bir temele oturuyor. Alışmışlar her şeyi bir alış veriş
mantığıyla değerlendiren siyaset jargonuna. Al 250 lira askere giden
vatandaşın ailesine ya da şehidi olan aileye iki tane istihdam…
Başbakan’ın parayla satın alamayacağı bazı kavramlar olduğunu çok iyi
bilmesi lazım. Acılı yürekler parayla satın alınamaz”
diye konuştu.

BAŞBAKAN’A ÇÖZÜM SÜRECİ SORULARI


Başbakan’ın çözüm konusunda ise CHP’yi samimi olmamakla suçladığını
ifade eden Koç, “Biz anlatmaktan, sormaktan yorulduk. Ama göz görmüyor,
kulak duymuyor, dil konuşmuyor. Vicdan kapalı, mühürlü”
diye konuştu.
Başbakan’a seslenerek bazı sorular yönelten Koç şöyle devam etti: “Sayın
Başbakan senin muhatapların kimler? Toplumsal siyasal uzlaşma zemininde
buluşmuş Türk milleti mi? Yoksa PKK terör örgütünün silahlı
temsilcileri mi?

Altına girdiğin yük, hukuk devleti kurallarının dışında yürünen bir yol olduğunun hala farkında değil misin?

Hükümetine yapılan telkinlerle senin asıl hedefin ne Türkiye’nin
gerçekten demokratikleşmesi, ne de Kürt sorununun çözümü. Senin asıl
hedefin işgallerle, halk hareketleriyle yeniden yapılandırılmakta olan
Orta Doğu’da, Türkiye’yi de bu düzenle uyumlu hale getirecek bir devlet
yapısına göre yeniden kurgulamaktır”
diye konuştu.

KANLI MI KANSIZ MI?

Başbakan’ın süreçle ilgili, “basit, boş demagojiler” dışında
konuşmadığını öne süren Koç, “Başbakanın bu süreçteki niyeti ve
görüşmeleri hangi strateji ile yürüttüğü açık ve şeffaf değildir. Ama
muhatabı, yol arkadaşı olarak seçtiği PKK’nın stratejisi açık, net,
nihai hedefi bellidir. Kimsenin burada saf olamaması gerekir”
dedi. Koç,
“masa”da ise Anayasa pazarlığı ve başkanlık beklentilerinin dışında,
terör tehdidi altında bir şantajın olduğunu ifade ederek, PKK’nın “Benim
istediğim noktaya kanlı mı geleceğiz, kansız mı geleceğiz”
tehdidinde
bulunduğunu savundu.

“HERKES AHMAK, BEYEFENDİ ÇOK AKILLI”


Siyasal uzlaşma zemini oluşturulmasının bizzat Başbakan tarafından
engellendiğini belirten Koç, “Bir program çerçevesinde kendisi
yürütüyor. Hukuksuzluğa battı, şimdi ne olacağını herkes huzursuzlukla
bekliyor”
değerlendirmesinde bulundu. Koç, TBMM’de AKP tarafından
önerilen komisyonun ise “parmak hesabının iktidarda olduğu” bir komisyon
olacağını belirterek, “Ve bu komisyon Başbakanın görüşlerini, meclis
komisyonunun görüşü olarak sunacak. CHP de bu komisyon raporunun altında
meşruiyetini sağlayacak. Herkes ahmak, beyefendi çok akıllı”

ifadelerini kullandı.

BAŞBAKAN’A NAZIM’LI CEVAP


Koç, Başbakan’ın CHP’yi ve Kılıçdaroğlu’nu tarih bilmemekle
suçladığını ifade ederken, “Kurtuluş savaşı, sadece işgal güçlerine
karşı verilmedi. İçerideki sarayından, basınına, her türlü yerli
işbirlikçilerine karşı da verildi. Yani CHP’lilerin ve Sayın Genel
Başkanının ne bugünkü Damat Ferit fotokopilerinden, ne de Ali Kemal
benzeri muharrirlerinden alacakları ders yoktur. Tam tersine; yakın
tarihin gerçeklerini onlara hatırlatma ve aynı yanlışlara düşmemeleri
noktasında CHP’lilerin onlara verecekleri dersler vardır”
diye konuştu.

Koç, Başbakan’ın Kılıçdaroğlu’na “Mazi kalbimde yaradır” şarkısıyla
gönderme yapmasına ise Nazım Hikmet’in dizeleriyle yanıt verdi. Koç,
“Sevdalıyız biz bu vatana Sayın Başbakan, öfke doluyuz satana. Bu
memleket bizim. Biz adımlarını tarihin akışına uyduran, temelleri çökmüş
emperyalizme vuran ve yarınları kuranlarız Sayın Başbakan. O duvar, o
duvarınız vız gelir bizlere”
diye konuştu.

“HESAP SORACAK KİŞİ ASIL HESAP SORULMASI GEREKEN ADAM OLMAMALIDIR”

Koç, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın 57. Hükümet dönemine ilişkin
Meclis araştırma komisyonu kurulacağı yönündeki açıklamasına ilişkin
“Apaçık şantaja başvuran bir başbakan. Siyasi şantaj yapan ve bu yolu
yöntemi kullanan bir başbakan. Mecliste sadece 57. Hükümeti değil,
1994-2013 arası yolsuzlukları araştırmak için daimi bir komisyon
kuralım. Kurulacak bu komisyon bugüne kadar görev yapmış tüm
milletvekilleri, tüm üst düzey bürokratlar ve Başbakan Erdoğan’ın mal
varlıklarını masaya yatırsın” dedi. Başbakanın eski defterlere geri
döndüğünü ifade eden Koç, “Eğer bir kişi hesap soracaksa, öncelikle o
kişinin kendi hesabını verebilecek cesareti olmalıdır. O kişinin
üzerinde, savcılık ifadesi ile söylüyorum, kalpazanlıktan açılan bir
dava dosyası olmamalıdır. Hesap soracak kişi asıl hesap sorulması
gereken adam olmamalıdır”
diye konuştu.

“FAZIL SAY’A HAPİS CEZASI: “BÜTÜN BUNLAR TÜRKİYE ÜZERİNDE BİR YÜK”

Dünyaca ünlü piyanist Fazıl Say’ın 10 ay hapis cezasına
çarptırılmasında da değinen Koç, konunun ifade özgürlüğü bağlamında
değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Kılıçdaroğlu’nun 3 hafta önce 16
maddelik bir demokratikleşme paketi açıkladığını hatırlatan Koç, “Eğer o
konuda adım atılabilmiş olsa, ifade özgürlüğü önüne konan bir takım
ceza maddeleri bugün ünlü bir sanatçının bir mahkumiyet kararına sebep
olmayacaktı. Bütün bunlar Türkiye üzerinde bir yüktür”
dedi.

“ÖZELLEŞTİRME ADI ALTINDA ELDE AVUÇTA NE VARSA SATILDI”


Başbakanın CHP’yi taş üstüne taş koymamakla da suçladığını ifade
eden Koç, AK Parti iktidarı dönemindeki özelleştirmelerle ilgili
getirdiği bazı belgeleri basın mensuplarına gösterdi. Koç, “Tam 124 tane
çeşitli büyüklükte, hepimizin ortak malı olan kurumlar. Son 10 yılda,
171 milyar dolarlık bütçe açığı var. Özelleştirme adı altında elde
avuçta ne varsa satıldı. Elde gelir ise son Boğaz Köprüsü ve otoyol
satışı ile ancak 41 milyar dolar. Bu satış 10 yılda verilen bütçe
açığının ancak yüzde 23’ünü karşılayabildi”
dedi.

HALUK KOÇ’TAN BDP’YE “CHP DE SÜRECE KATILSIN” YANITI

Koç, açıklamalarının ardından bir gazetecilerin sorularını
yanıtladı. Koç, BDP’nin “CHP de sürece katılmalı” çağrısının
hatırlatması üzerine, “BDP öncelikle siyasi irade koyması gereken bir
parti, legal bir parti. Şu anda İmralı-Kandil arasında kuryelik
yapmaktan başka bir işe yaramıyor. Yani siyasi görevini alsın, siyasi
muhatap haline gelsin, bir süreç varsa o sürecin siyasi tarafı olsun.
Ama şu anda sadece bir kurye görevi yapıyor. CHP ile ilgili fikir
yürüteceklerine kuryelik görevini yapsınlar. Şimdilik siyasi irade
taşımıyorlar”
dedi.

8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın ölümüyle ilgili iddianamenin kabul
edildiğinin hatırlatılarak, değerlendirmesinin sorulması üzerine ise
Koç, “Yaşadıklarımızın tümünü dikkate aldığımız zaman, hangi
iddianamenin senaryo, hangi iddianamede gerçek payları var. Bunlar
Türkiye’de sorgulanır hale geldi. Yaşadığımız genel hukuk iklimi
açısından bir değerlendirme yapacak durumda değilim”
yanıtını verdi.

Koç, Hava-İş’in aldığı grev kararının sorulması üzerine de, THY’nin
işten çıkartılan işçilere verdiği sözü yerine getirmediğini belirtti.
Koç, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in “THY’nin yanındayız” sözlerine de,
“O zaman biz de söylüyoruz, Hava-İş ve Hava-İş’ e bağlı emeğinin
karşında dik duran, onun peşinde koşan, hak emekçiler de yalnız
değildir”
karşılığını verdi.