Ankara’da, maalesef CHP’li bazı isimlerin de destekleriyle, AKP yandAŞı YDA İnşaat’ın sahibi olduğu, Çankaya Alacaatlı Mahallesi’nde (Akçalı Konut Yapı Kooperatifi) büyük bir imar skandalı göz göre göre cereyan ediyor…

 

 

 

 

http://www.halkinhabercisi.com/cankaya-belediyesinin-12-yuzaki-meclis-uyesi

 

 

 

H&H ÖZEL HABER

 

 

 

H&H olarak buradan duruma sessiz kalan tüm CHP milletvekillerini ve CHP’lileri uyarmış ve demiştik ki; eğer bu hukuk dışı gelişmeye, sizler sessiz kalmaya devam ederseniz; Akçalı Yapı Kooperatifi Türkiye’nin yeni İSKİsi olarak tarihe kara bir leke gibi geçecek.

 

 

 

Özellikle CHP’nin Ankara 1. Bölge milletvekillerini de tek tek göreve davet etmiştik…

 

 

 

Ancak üzülerek görüyoruz ki; önseçimle gelen isimler dahi konuya, Genel Başkan benim üstümü çizer korkusuyla girmekten imtina ediyorlar!

 

 

 

Yine liste sırasından sayın vekillere sorularımızı yöneltmeye devam ediyoruz…

 

 

 

 

Birinci sırada dürüstlüğün sembolü olan rahmetli İsmet İnönü’nün torunu ve yolsuzlukları haber yapması ile ünlü efsane gazeteci Metin Toker’in kızı Gülsün Bilgehan Toker var…

 

 

 

“Bir memlekette, namuslular, namussuzlar kadar cesur olmadıkça, o memlekette kurtuluş yoktur.”

 

 

 

Sayın Toker; yukarıdaki sözler herkesten önce sizi daha çok bağlar demiştik, bizler H&H olarak rahmetli dedenize yani eski Genel Başkanımıza, gerek parti içinden, gerekse parti dışından gelen saldırılara her zaman en sert cevabı boynumuzun borcu olarak verdik, vermeye de devam edeceğiz…

 

 

 

Ancak şimdi dedenize borç ödeme sırası sizdeyken konudan bihabermiş gibi davranarak, hem dedenizin hem de babanızın ruhunu incitmiş olmuyor musunuz?!

 

 

 

Çankaya’da Gökçek ile kolkola, Sinan Aygün’ün teknik direktörlüğü altında verkaçla paslaşan santrafor Alper Taşdelen’i niçin görmezden geliyorsunuz?!

 

 

 

Anlıyoruz; Aygün ve Taşdelen ile 2011 seçimlerinde 2. bölgede aynı listeden aday oldunuz, birlikte yemişliğiniz, içmişliğiniz var vs.

 

 

 

 

Ancak ortada; CHP’li bir belediye aracılığı ile AKP yandAŞı YDA İnşaat’ın lehine, büyük bir rant doğmuşken, Ankara vekili olarak suskun puskun tavrınızı CHP örgütü hiçbir zaman unutmayacak…

 

 

 

 

Bugün dedeniz rahmetli İnönü’nün Mustafa Kemal’le birlikte kurdukları partimiz CHP’de, maalesef birileri kendi çıkarlarını kamunun çıkarlarının önüne koymak suretiyle, Gökçek’le can ciğer kuzu sarması misali davranarak, kavgasız gürültüsüz bir şekilde yol alıyorlar. Ayrıca bu birileri, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da üyesi olduğu Akçalı Konut Yapı Kooperatifi’nin de bulunduğu Çankaya’da, AKP’li yandAŞ müteahhitlerin çıkarları doğrultusunda emsal artışları gerçekleştirmektedirler. Ve böylelikle bir gecede 3,5 milyar Dolarlık rant artışı sağlandığı artık herkes tarafından sokakta konuşulmaktadır…

 

 

 

İşçiler için taa Karayalçın döneminde başlatılan bu kooperatif, artık zenginlerin 1 koyup 5-6 aldığı bir yatırıma dönüştürülmektedir.

 

 

 

Sizden beklentimiz, CHP’nin geçmişi tertemiz bir ismi olarak, bu haksız rant artışının hesabını rahmetli dedeniz gibi cesur davranarak TBMM gündemine bir soru önergesiyle taşımanızdı. Ancak üzülerek görüyoruz ki, sizin de cesaretiniz bu çıkar ortaklığına karşı kırılmış…

 

 

 

CHP Ankara’daki bu emsali görülmemiş rant skandalı nedeniyle çok büyük yaralar alacak ama siz bu felaketi sadece izlemekle yetiniyorsunuz…

 

 

 

Geliyoruz ön seçimden 1. çıkarak gelen Necati Yılmaz’a…

 

 

 

 

Tam bir hayal kırıklığı, bekleneni veremeyen büyük paralarla transfer bir futbolcu gibi… Taraftarın sevgilisiyken, kaçırdığı gollerle saç baş yolduran bir isme dönüşüyor… Yarın ön seçimde, CHP Ankara’nın baronlarının ilk yiyecekleri isim olacak ama farkında değil… Artık bu suskunluğu ile ön seçimde örgütten bakalım nasıl ve ne yüzle oy isteyecek?

 

 

 

 

Sayın Yılmaz Çankaya Belediyesi’ne aday oldunuz, ön seçim talep etmiştiniz, kabul görmemişti. Babadan oğula saltanat misali Taşdelen’ler Beykoz Konakları operasyonu ile bu göreve getirilmişlerdi. H&H olarak biz üstümüze düşen görevi fazlası ile yapmıştık, size ve diğer temiz adaylara da arka çıkmıştık, bunu siz de çok iyi biliyorsunuz…

 

 

 

 

Sayın Yılmaz; bakın taban en büyük cezayı size kesecek; çünkü sizden beklenti, verdikleri oyla orantılı, YÜKSEK idi… Ama siz ne yapıyorsunuz? Kafanızı kuma gömüyorsunuz… CHP Ankara il başkanlığı yapmış bir isim olarak, ön seçimle gelen yani Kılıçdaroğlu’na bir borcu olmayan, tek borcu CHP örgütlerine olan bir kişi olarak, Gökçek’le Taşdelen’le aman uğraşmayım, bu güçleri aman karşıma almayayım, benimle sonra uğraşırlar KORKUSU ile CHP emekçilerinin, Çankayalıların avukatı olmak yerine davayı üstlenmekten kaçıyorsunuz… Doğrusu sizi tebrik ediyoruz…

 

 

Ve geliyoruz Tekin Bingöl’e.. Size fazla yüklenmeyeceğiz çünkü anlıyoruz… Aile şirketinizin Ankara’nın girişlerine dikilen Gökçek kapılarının müteahhiti olması nedeniyle sizden çok bir şey de doğrusu beklemiyoruz! Kapalı kapılar ardında o meşhur ses tonu düşük üslubunuzla, Kemal Bey’e her gün erken yerel seçimde aman efendim ne ön seçimi yapmayın sakın diye telkinlerde bulunduğunuzu çok ama çok iyi biliyoruz…

 

 

 

Ee geçmişte baba Doğan Taşdelen başkanlığı dönemindeki yakın ilişkilerinizi de göz önüne aldığımızda, Akçalı konusunda, size yakın meclis üyelerinin Taşdelen’e siper olmalarını da çok net anlıyoruz. O nedenle size bir çağrımız yok, yolunuzda devam edin.

 

 

 

O nedenle hemen her yere, işi gücü bırakıp Alper Taşdelen’in belediyedeki başkan yardımcıları gibi açılışa gitmenizi yadırgamıyoruz…
Sayın Aylin Nazlıaka’ya şu an CHP vekili olmaması nedeniyle yine kısa değineceğiz. Sayın Nazlıaka, Gökçek ile evet çok kavgalar etmişti.

 

 

 

Ama CHP vekili olarak kalsaydı Akçalı’yı dile getirir miydi, orası meçhul…

 

 

 

Ve listemizin 5. sırasında Grup Başkanvekili Levent Gök yer alıyor…

 

 

 

Sayın Gök, her halde mevcut vekiller içinde belediyedeki işçiler için Karayalçın döneminde yapılan Akçalı Yapı Kooperatifi’ni en iyi siz bilirsiniz.

 

 

 

 

Doğrusu sayın Karayalçın’ın sessizliğini de anlamak mümkün değil. Neyse konumuza gelelim; sayın Gök yıllarca Gökçek ile açıktan mücadele ettiniz ve de bunun meyvesini Grup Başkanvekili olarak yediniz. Gökçek’in de, Taşdelen Hanedanlığının da sizden pek haz almadığı herkesin malumu, ancak çok enterasandır Akçalı konusunda nedense siz de pek sessizsiniz?!

 

 

 

Arkadaşlarınızın, yani bazı milletvekillerinin, hatta sayın Kılıçdaroğlu’nun bile bu kooperatifte hissesi olduğu bir grup gazete haberine konu olmuştu. Acaba bundan dolayı mı sessiz kalıyorsunuz? Ama bir hukukçu ve yılların CHP’lisi olarak bu yaptığınız doğru mu? Size yakışır mı? CHP’li bazı isimler ile Gökçek arasındaki bu kısa ara paslaşmalara, masaya yumruğunuzu vurup, müdahale etmek için daha neyi bekliyorsunuz?

 

 

 

 

Sayın Gök bu vekiller içinde en tecrübeli, örgütü en iyi tanıyan kişi sizsiniz… Evet Kılıçdaroğlu ile aranız çok iyi ama Kılıçdaroğlu sonrası dönemde, Taşdelen Hanedanlığı’nın ilk yok etmek isteyecekleri isimlerin başında geliyorsunuz. Gökçek’in CHP içine kadar elini uzattığını, bazı kuklalar aracılığı ile at koşturduğunu bilmenize rağmen, bir çok olayda sessiz kalmanızı yadırgıyor ve sizi de kınıyoruz…

 

 

 

Sokağın sesiyim dediniz ama sesiniz pek de cılız çıkıyor!

 

 

 

 

Evet sayın Ali Haydar Hakverdi yine sizden bahsediyoruz.

 

 

 

Taban sizi ön seçimde gençsiniz, halkın sesi olacaksınız diye inanarak seçti. Oysaki, Che tişörtü ile veya sol yumruğunuzu göstermelik olarak kaldırmak gibi şov yaparak, bir kaç tutum dışında ve kameralar önünde haber olma aşkı haricinde sizi ortalarda gören yok! Ön seçimden kaçtığınızı, artık herkes görüyor biliyor.

 

 

Bu örgüt, bu emekçi taban sizi TBMM’de boş boş oturun diye göreve getirmedi. Sayın Hakverdi bugüne kadar Melih Gökçek’e karşı en ufak ne adım attınız?!

 

 

 

Varsın atmamaya devam edin! Siyaseti hiç bilmediğiniz o kadar aşikar ki, sanıyorsunuz ki Tekin Bingöl ve Alper Taşdelen sizi ATAMA ile vekil yapacaklar

 

 

 

Yaparlar yaparlar, tabi eş ve dostlarından size sıra gelirse…

 

 

 

Alper Taşdelen’in amcası kadar yakın gördüğü  Gökçek’le birlikte geçirdikleri plan değişiklileri için neden sokağın sesi olmaya, gayret göstermeye cesaretiniz yok?!

 

 

 

 

Yarın göreceksiniz yeniden ön seçim olacak, macunu artık geri tüpe sokmaya Kılıçdaroğlu ve ekibinin gücü yetmez… Zaman aleyhinize işliyor…

 

 

 

 

Siz Taşdelenlerin eteğinin dibinde gezmeye devam edin, zaman bizi haklı çıkartacaktır…

 

 

 

 

Ve geliyoruz Bülent Kuşoğlu’na. Size sağ partiden geldiğiniz için zaman zaman çok sert yüklendik. Zaman zaman ters düştük ama yiğidi öldürüp hakkını da vereceğiz. Akçeli işlerle, genel başkana çok yakın olmanıza rağmen bugüne kadar hiç ama hiç anılmadınız. Yalnız iş AKçalı gibi başka akçeli işlere gelince tabiri caizse siz de tam bir devekuşuna dönüşüyorsunuz. Ve şunu da unutmuyoruz ki Taşdelen’in saltanat misali göreve gelmesinde sayın Kılıçdaroğlu ve sizin de büyük payınız var…

 

 

 

Sayın Kuşoğlu, Kemal Bey bu erken yerel seçim sonrası kalır mı bilmiyoruz. O nedenle size düşen görev soldan gelmekle övünen ama Gökçek korkusu ile Taşdelen’in rant odaklı belediyeciliğine sessiz kalanlara karşı bir kez olsun onurunuzla dik durup masaya yumruğunuzu vurmanızdır. Soru önergesi verebilmenizdir.
Aksi halde sizi de bu örgüt pasif, kemküm halinizle hatırlayacak…