Anlıyoruz, Bugün gazetesinin, “Özal zehirlendi” haberinden sonra AKP Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş’ın, “Özal zehirlendiyse Ergenekon davası daha da ileri götürülmeli” sözü AKP yönetiminin Özal’ın zehirlenmiş olmasını dilediğini tekraren gösteriyor.

Safile USUL H&H YORUM
 
 
Ama, bu işten onlara çıkacak ekmek sadece, Bugün Gazetesi’nin yaptığı haberin yanlış olduğu ortaya çıkana kadar kendi seçmen tabanlarında yarattığı kafa karışıklığı olabilir.
 
 
 
Bu tarz yalan haberler sürüme bir girdi mi, temizlense bile, arkada tortu ve algı kirliliği bırakır.
 
 
 
Ama o kadar.
 
 
 
İş resmi rapor hizasına geldi mi, bunun ekmeğini yiyemeyecekler.
 
 
 
Şimdi…
 
 
 
Hatırlarsanız bu haber Cuma sabahı yayıldı.
 
 
 
İlk okuduğumda içim karıştı biraz, yani aklımdan bir “acaba doğru olabilir mi?” geçti.
 
 
 
Haber henüz yeniydi ve başka herhangi bir destekleyici veya yalanlayıcı bulgu yoktu.
 
 
 
Haberi okuduktan sonra evden çıktım, yaklaşık 1.5 saat sonra filan yeniden bilgisayarın başına oturunca, Google’a, “striktin kreatin” yazdım.
 
 
 
Ama böyle bir karşılık yoktu Google’da.
 
 
 
Olsa hemen çıkar, Türkçe’den girer, İngilizce’den başlar, Almanca’dan çıkar.
 
 
 
Ama tek bir dilde yok.
 
 
 
Ben bir geri zekalılığın kurbanıydım tabii.
 
 
 
İleri demokrasi orantısallığı taşıyan cinsten bir geri zekalılık.
 
 
 
Bir müddet sonra Google’a bir daha baktım…
 
 
 
Evet, ordaydı…
 
 
 
Ama nasıl?
 
 
 
Radikal Gazetesi’nin, “Striktin kreatin diye bir madde yok.” haberi olarak.
 
 
 
Yani, “Striktin kreatin” lafı Google’a ilk olarak, “Öyle bir madde yok” haberiyle girmişti.
 
 
 
Baktım, haber saat 11.25’de yayınlanmıştı.
 
 
 
Böylece benim ileri demokrasi orantılı geri zekalılık kurbanlığım da yaklaşık 2 saat sürmüştü.
 
 
 
Buna da şükür, çünkü Ortadoğu ve ileri demokrasi tipli komplo geri zekalılığı işleri ülkeleri bazen senelerce istila eder.
 
 
 
Onu diyordum, bunu bulduktan sonra Radikal’de, bir de şunları okuyunca dosyayı kapattım, aktarıyorum…
 
 
 
“Eski Adli Tıpkurumu Başkanı Prof. Dr. Oğuz Polat, “Böyle bir madde yoktur. Striknin diye bir madde var. Ancak onunla zehirlenmiş olsa ölüm şeklinin faklı olması lazım. Ani kasılmalar, kramplar, solunum sisteminin kapanması gibi akut dramatik tablo ortaya çıkar. Ancak bildiğimiz kadarıyla Özal’ın ölümü bu tabloya uymuyor. Dolayısıyla iddianın gerçek dışı olması muhtemel” dedi.”
 
“Eski Adli Tıp Uzmanları Derneği Başkanı ve Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Serhat Gürpınar ise, “striknin zehirlenmelerinde ‘ölü sertliği’ dediğimiz bir durum vardır. Yaygın ve şiddetlidir. Ölü muayenesini yapan uzmanın bunu kaydetmesi lazımdı dedi.”
 
 
 
Yeterince açık, değil mi?…
 
Ki, Adli Tıp Kurumu’nun mevcut başkanı da haberi yalanladı.
 
O da Hükümet’in istediği doğrultuda bir rapor vermeyi sanırım isterdi ama iş resmiyete dökülünce bu çok zor.
 
Ne de olsa dünyada bilim insanları hala var.
 
Bu işten ne çıkar?
 
En fazla arkada şaibe bırakmayı hedefleyen muğlak bazı ifadeler.
 
Yani, Özal’ın zehirlendiği yönünde bir bulgu olmaz ama öyle şeyler yazarlar ki rapora, şüphe kalır.
 
Ki, arada bir Ergenekon zehirlemeleri hikayesi anlatılabilsin.
 
Halbuki Muhteşem Yüzyıl bile zehirlenmenin ne olduğunu çok gerçekçi sahnelerle anlatıyor.
 
Aklınız bilime yatmıyorsa, Hürrem’i izlesenize.