Uzmanlar Hatay’dan asbest raporuyla uyardı: Yeni afet kapıda

Uzmanlar Hatay’dan asbest raporuyla uyardı: Yeni afet kapıda
31 Mayıs 2023 10:47

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, yayınladığı raporda 6 Şubat deprem felaketinden sonra Hatay’da alınan numunelerin yarısında asbest tespit edildiğini açıkladı. Ayrıca döküm sahalarının konut ve çadırların yaklaşık 100 metre yakınında tespit edilmesi ile ciddi halk sağlığı riski taşıyan bu asbestin yeni bir afete sebep olacağı belirtildi.

 

 

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi, Kahramanmaraş’ta 6 Şubat’ta yaşanan 7.7’lik depremlerin ardından çalışma yaparak ‘Hatay İli Asbest Teknik İnceleme Raporu’nu yayınladı.

Raporda 21 – 22 Nisan tarihlerinde Hatay ile Samandağ ilçesinde 3 döküm sahası ve 1 yerleşim yerinden olmak üzere toplamda 8 katı asbest numunelerine ilişkin analizlere yer verildi.

 

 

4 LOKASYONDAN 8 ADET KATI ASBEST NUMUNESİ ALINDI

 
Rapora göre asbest numuneleri, Yeşilköy Antakya-Samandağ Yolu, Samandağ’da bulunan Yeşilköy İnşaat ve yıkıntı atıklarının döküldüğü saha, Samandağ’da bulunan Çamlıyayla İnşaat ve yıkıntı atıklarının döküldüğü saha ve Antakya’da bulunan Narlıca İnşaat ve yıkıntı atıklarının döküldüğü sahadan alındı.

Raporda numune sonuçlarıyla ilgili “Toplamda 4 lokasyondan 8 adet katı asbest numunesi alınmıştır. Alınan 8 numunenin 4 adedinde asbest tespit edilmiştir. Numune alınan bütün bölgelerden en az bir adet asbestli malzeme bulunmuştur” denildi.

Çevre Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi’nin incelemeleri sonucunda hazırlanan raporda şu tespitlere yer verildi:

İnşaat ve yıkıntı atıklarının ayrıştırılması için planlanan döküm alanların seçim kriterleri teknik olarak uygun olmadığı görülmüştür, çalışma yaptığımız alanlarda özellikle seçilmemesi gereken bölgelerin döküm sahasına dönüştüğü görülmüştür.

 

 

‘ASBESTİN YERLEŞİM YERİNE YAKIN OLMASI YENİ BİR AFET’

 
Konutların, çadırların ve kamu kurumların (okulların, spor merkezlerinin…) yaklaşık 100 metre yakınında döküm sahaları tespit edilmiştir. Dere yatakları, orman arazileri, zeytinlikler, seralar, tarım arazileri ve su kaynaklarına çok yakın bölgeler döküm sahası olarak tercih edilmiştir. Bu durum bir yeni bir afetin göstergesidir.

Yaptığımız incelemelerde; İnşaat ve yıkıntı atıklarının taşınması, geçici depolama sahalarında ayrıştırılması ve atıkların bertarafı süreçlerinde yapılan çalışmaların neredeyse tamamının mevzuatlara uyulmadan yapıldığı tespit edilmiştir. (ANKA)