Turizm değil rant kokuyor!

Turizm değil rant kokuyor!
25 Mart 2022 11:13

Çeşme Turizm Projesi’nin iptali için 107 kişinin açtığı dava devam ederken Bakan Ersoy, “Her otel için parsel parsel ihale yapacağız” açıklaması yaptı. Doğaseverler ise “rant projesi” dedi.

 

 

Cumhuriyet’te yer alan habere göre Çeşme ilçesinde yaşayan köylülere ait olan ve Cumhurbaşkanı kararnamesiyle acele kamulaştırılan 555 farklı büyüklükteki araziler üzerinde Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından yapılacak olan Çeşme Turizm Projesi’nin ayrıntıları ortaya çıktı. Yarımada’nın üçte birine denk gelen projede 200’e yakın otel yapılacak Sörf okulları, 13 golf sahası, dört marina ve 160 kortluk tenis alanları ile lojmanlar, kongre merkezi, temapark, film platosu, motorsport pisti olacak.

 

 

12 AY TURİZM
Çeşme Projesi’yle ilgili açıklama yapan Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, “Dünyada en iyi düşünülmüş, sürdürülebilirlik açısından, sertifikasyon bazında kendini ispatlamış ilk proje olacak. Sadece Türkiye için değil dünya için örnek bir proje yapmak istiyoruz. Turist sayısı ve gelirin yüzde 40’ı Marmara, yüzde 40’ı Akdeniz, yüzde 10’u Ege ve yüzde 10’u diğer bölgelerde yoğunlaşıyor. Ege, potansiyeli fazla olmasına rağmen yüzde 10’larda kalmış. Amacımız, Ege’nin payını yüzde 20’ye turizm sezonunu ise 12 aya yaymak” dedi.

 

 

PARSEL PARSEL İHALE
Bölgedeki 200 otelin ihalesiyle ilgili olarak bilgi veren Bakan Ersoy, şöyle konuştu:

“Her otel için ayrı yatırım ihalesi açılacak. Parsel bazında yatırım yapılıyor. Her parsel için açık ihale sistemi ile parsel parsel ihalesi yapılacak. Bizim için önemli olan maksimum seviyede uluslararası katılım olması.”

 

 

ÇEŞME’Yİ RANTA AÇIYORLAR
Çeşme Çevre Platform Sözcüsü Ahmet Güler: “Çeşme Turizm Projesi’nin temelinde Çeşme’yi ranta açıp arazileri vahşi beton sermayesine satmak betonlaştırmak vardır. Buralarda şehirler kuracaklar, bu şehirlerin arazileri kime satılacaktır? Hangi müteahhitler bu alanlarda lüks villalar, “Turistik Otel” kisvesi altında, her biri milyonlara satılacak olan 1+1 rezildanslar inşa edecektir? Hangi alanlar, hangi deniz koyları, kıyılar tahrip edilecektir? Çeşme kanal projesi İstanbul kanal projesinden hiçbir farkı olmayan bir rant projesidir. Bütün amaçları buradaki kıymetli arazileri ona buna satıp peşkeş çekmektir. Çeşme rant projesine yandaş kazanmak amaçlı algı operasyonudur. Ortada turizm projesi filan yoktur, Çeşme rant-talan projesi vardır. Kıyının tamamı yerli ve yabancı yatırımcıya irtifak hakkı tesis edilerek devredilecektir. Deniz alanına ve içindeki adalara hiç kimse giremeyecektir. Sit, mera, zeytinlik ve tarım alanları zarar görecektir.”

 

 

YEREL DOKU ZARAR GÖRÜR
Mimarlar Odası Başkanı İlker Kahraman: “Yüz bin kişi istihdam edilecek deniliyor. Peki, bu kişilerin dışında burayı kullanacak Çeşmeli veya İzmirli olacak mı? Golf sahası yapacaklarmış, orada toprak yok, onun fizibilitesi çıktı mı, nasıl yapılabilecek mi, gerçekten yapılabilecek mi tenis kortları! Suyun olmaması faktörü var, su gerçekten olabilecek mi? Nereden başlanacak, etapları neler, betonlamaya neden izin veriliyor, neden satılıyor? Sadece korunacak deniliyor. Buralar İzmirlilerin olmayacak. Tamamen satılacak. Bakan bey, “200 parseli ayrı ayrı ihaleye çıkacağım” diyor. Golf turizm, deniz kortlar olsun turizm anlayışı olsun. İzmirli burada çalışan olmaktan başka hiçbir rolü olmayacak. İzmirli için lüks tüketim alanları olacak. Kendi yerini vermiş olacak. İki dava açtık ve devam ediyor. Turizmin olmasını isteriz elbette ama İzmirlinin de işin içerisinde olduğu ve kente fayda sağlayacak kullanımlar peşindeyiz. Yerel doku alanının korunarak bir turizm yapılmasını istiyoruz.”

 

 

SOYER: SÜRECİ YAKINDAN TAKİP EDİYORUZ
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer de projeyi nasıl değerlendirdiğine ilişkin sorulara şu yanıtı verdi: “Başından beri projeye olumlu yaklaştık. Türkiye’de bu kapsamda bu kadar geniş alanla ilgili detaylı turizm projesi yapılmadı. Muhtemelen bölgede de iddialı projelerden biri olacak. Nitelikli koruma alanlarının sürdürülebilir doğal alanlara dönüştürülmesi ile ilgili çekincelerimiz vardı ama Bakan Ersoy, 365 gün alanın taranması ile ilgili süreçlerin devam ettiği, ÇED çalışmalarının sürdüğü bilgisini paylaştı. Süreç devam ediyor. Zaman zaman sorularımız, itirazlarımız oluyor ama Bakanımız ve ekibi her birini dinleyip yapılması gerekeni yapıyor. Süreci takip etmeye devam ediyoruz. Kaygı taşımaya devam ettiğimiz ulaşım, nüfus yoğunluğu, su meseleleri var. Bunlarla ilgili titiz çalışmalar var. Diliyorum bu şeffaflıkla bu süreç devam etsin. Süreç masada sürdükçe hukukta kaybedilecek zamanın da önüne geçilmiş olur.”