The Cemaat, Başbakan'a kasetli şantaj mı yapıyor?

The Cemaat, Başbakan'a kasetli şantaj mı yapıyor?
13 Haziran 2012 09:16

Aydınlık Gazetesi’nde yazmaya başlayan Sabahattin Önkibar, bugünkü ilk yazısında oldukça iddialı bir konuyu gündemine aldı.

İŞTE O YAZI

Özel Yetkili Mahkemelerin daraltılacağını söyleyen kimdi hatırlayın lütfen!
Devlet Bakanı Bekir Bozdağ ortaya çıkıp “Hukuk devletlerinde özel yetkili mahkeme olmaz” demedi mi?

Aynı şekilde yapılması düşünülen değişlikler için “Çalışmalar benim bakanlığımda değil, bizzat Başbakanlık da yapılıyor” diyen Adalet Bakanı Sadullah Ergin değil miydi?

Dahası, bizzat Başbakan Erdoğan Özel Yetkili Mahkemeleri ATV’deki canlı yayında, “Devlet için de devlet” olmakla itham etmedi mi?

Etti ise soruyorum Hükümet Sözcüsü Bülent Annç’ın önceki akşam Bakanlar Kurulu toplantısının hemen sonrasında ettiği Özel Yetkili Mahkemeler bağlamında ne bir taslak ne de bir tasan var ifadeleri ne anlama geliyor?

Olanlar milletle dalga geçilmesi midir yoksa F Tipi The Cemaatın günlerdir sürdürdüğü tehdit ve şantaj taaruzunun sonuç alması mıdır?

Lafı dolandırmayacağım Başbakan Erdoğan eğer Annç’ın sözlerine açıklık getirmez ise bunun adı Tayyip bey’in F Tipi güruha boyun eğmesi ve hatta teslim olması şeklinde yorumlanacaktır! Öyle çünkü bu çark ediş Erdoğan’ın karizmasını çizecek yani Türkiye’de kendinden kudretli ya da güçlü bir iradenin bulunduğunu kabul etmiş olacak!

Gelelim Tayyip Erdoğan gibi egosu arşı kaplayan bir isme geri adım attırabilecek ihtimallere:

1) F Tipi’nin elinde Tayyip Erdoğan ya da yakınlan ile ilgili sıkıntı yaratacak bazı kasetlerin bulunması ve bunların yayınlanması ihtimali.

2) Yeni Anayasa yapımı ve Cumhurbaşkanlığı ya da Başkanlık seçimi süreçlerinde Erdoğan’ın F
Tipi camia ile medyasını karşısına alma riskine girememesi!

3) Türk Silahlı Kuvvetleri’ndeki Atatürkçü ve Avrasyacı daman tasfiye için Ergenekon ve Balyoz operasyonlannı sürdüren ve kesin sonuç bekleyen Pentagon ile CIA’nın Özel Yetkili Mahkemelere yeni düzenleme için Tayyip Erdoğan’a dur demesi!

4) Tayyip Erdoğan’ın başta Bülent Annç olmak üzere AKP içinde tüzük gereği önümüzdeki dönem aday olamayacak çok sayıda ismin Özel Yetkili Mahkemeleri bahane edip yeni bir siyasi oluşum fikriyle partiden ayrılma bilgisi ve hatta restine karşı geri adım atma ihtimali.

F tipi cemaatın özel yetkili ısrarının perde arkası

Özel Yetkili Mahkemelerin tartışılması sürecinde The Cemaat medyası ile cenahındaki panik, bu mahkemelerin F Tipi yapının adeta infaz birimi olduğu iddialarına haklılık kazandırmıştır.

Özel Yetkili Mahkemelerde yeni düzenlemeye gidilebilse ya da tasfiye edilebilseydi F Tipi hem taşeron hizmeti verdiği dış dinamiklerin gözünde, hem de içerde korku saldığı malum kamuoyuna karşı ezik bir görüntüye girecekti.

Özel Yetkili Mahkemelerin ortadan kaldırılması F Tipi’nin TSK’yı sabote etme adanmışlığına halel getirecekti!

Özel Yetkili Mahkemeler F Tipi Cemaat için sadece kurumları sabote etmeye ve Atatürk Cumhuriyeti’ni tasfiyeye hizmet etmiyor aynı zamanda geleceği inşa yani siyaset mühendislikleri sürecinde işlev görüyor! Tayyip bey ile Kılıçdaroğlu’nun Amerikan kardeşliği! Ne oldu da Tayyip Erdoğan’la Kemal Kılıçdaroğlu apansız sarmaşdolaş oldular?

Kılıçdaroğlu istihareye mi yattı da gördüğü rüya üzerine AKP Genel Merkezine koştu?
Bütün bunların Barzani ile Talabani’nin PKK bağlamında Washington tarafından görevlendirildiği süreçte olması ve Beşir Atalay’ın “PKK için herkes devrede” dediği günlere denk gelmesi tesadüf müdür?

Dahası olanların Yeni Anayasanın yazım tarihine denk gelmesini nasıl izah edeceğiz?
Bu kadar tesadüf ancak masallarda olabileceğine göre hadise şudur: Erdoğan ile Kılıçdaroğlu’nu bir masa etrafında buluşturan ABD’dir!

Bu tablonun gösterdiği ise Kılıçdaroğlu’na Büyük Ortadoğu Projesi’nde rol ya da görev verilmesidir! Diyeceksiniz ki adam terör bitsin diye çırpınıyor! Kusura bakmayın öyle değil! Öyle olsa, çıkar ortaya CHP olarak çözüm teklifini kamuoyunu önünde deklare eder! Oysa Kemal bey bunu yapmayıp istenilene boyun eğmeye ve her şeye evet demeye geldim tavrında!