Tescilli Türk düşmanının ‘Tek millet’ dediği, sizin anladığınız ‘Tek millet’ değil

Tescilli Türk düşmanının ‘Tek millet’ dediği, sizin anladığınız ‘Tek millet’ değil
22 Ekim 2013 19:50

Değerli okurlarım,şimdi sizinle bir gerçeği paylaşmak istiyorum.

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

Ama önce ”Tescilli Türk Düşmanı”nın sık sık yinelediği iki sözünü buraya aktarmamız gerekiyor.

ABD işbirlikçisi,taşeronu ve BOP’un eşbaşkan kıdemli çavuşu Recep Erdoğan’ın,seyyar satıcı şarlatanlığı ile Türk Milleti’ne bakın ben de milliyetçiyim ”şark kurnazlığı” ile ”yalancı dolma” gibi yutturmaya çalıştığı ”Tek Millet,Tek Bayrak,Tek vatan,Tek Devlet” sloganı ve yine geçenlerde çok üstün zekası ile ağzından yumurtladığı ”Artık bu ülkede ulusalcı mulusalcı diye bir şey yok.Bu ülkede artık millet gerçeği var,bunu göreceksiniz” sözleridir ki,tam anlamı ile ıslah ve iflah olmaz Türk düşmanlığını yansıtır.

Neden?

Adam o kadar üstün zekalı ki,bunları söylerken ne o Tek milletin adını ne de ”millet gerçeği” kavramına açıklık getirmiştir.

Çünkü adamın niyeti bozuk.

Çünkü adama ”küresel güçler” bir görev vermişler.

Diğer, BOP çerçevesinde verilen bölücü,parçalayıcı görevler yanında bu görev nedir peki?

Bu kutsal görevde ”Türk” ve ”Türklüğü” Anadolu topraklarından geldikleri Asya steplerine kovmaktan ibarettir.

Bunları yapmaya zorunlu mudur?

Evet,yaşamsal derecede zorunludur.

Çünkü,”küresel güçler”in elindeki korkunç belgeler ile ”Wikileaks belgeleri”ndeki yine hakkındaki yenilir yutulur olmayan bilgiler kendisini Türk düşmanlığı yapmaya zorunlu tutuyor.

Evet, Türk düşmanlığı yaparken de ”İslam”ın ilkelerini saptırarak dindar ama inandıklarının bilgisine haiz olmayan milyonlarca insanı kandırarak yapıyor.

Bakın ‘‘Tek millet” derken bu milletin hangi millet olduğundan bahsetmiyor.

Bunu neden böyle yapıyor?

Çünkü onun ”Tek millet” dediği millet bir soya dayanan ve kaderde,kıvançta,tasada yüzyıllarca birlikte yaşamış millet değil.

Örneğin,bir türlü ”Türk milleti” demiyor.

O zaman ”Tek millet” dediği bu milletten amaçladığı nedir?

Bundan kastettiği,dine dayalı ”İslam milleti” ve akabinde ‘’İslam devleti’’ kavramıdır ki,atıfta bulunduğu ayet bunu asla ve katiyetle amaçlamıyor,sadece tek olan Allah’a yönelme bağlamında tüm insanları İslam’a davetten başka bir şey değildir.

Ama Türk ve Türklük düşmanı amaçlarına ulaşmak için İslam’ı bile çarpıtmaktan çekinmiyor;çünkü ”küresel güçler” tarafından bunları yap diye fena halde kıstırılmıştır.

NAHL suresi 123.ayetinde orjinali ile gayet açık olarak ”Summe evheyna ileke enittebi millete İbrahime hanifa ve ma kane minel muşrikine” yani Diyanet’in çevirisi ile ”…Sonra da sana hakka yönelen İbrahim’in dinine uy.O,Allah’a ortak koşanlardan değildi diye vahyettik” ifadeleri ile burada bahsedilen ”Millete İbrahime” kavramı ”İbrahim peygamberin inandığı din” anlamında olduğu belirtilmiştir.

Ama,dindar değil Arapçı birtakım zavallılar ile Türk düşmanları gibi süfli gayeleri olan ihanet içinde olanlar bu ayetteki ‘’milleti İbrahime’’ ifadesini sosyolojik bir topluluk olarak lanse ederler ve buradan da ‘’Tek Millet,Tek Bayrak,Tek Vatan ve nihayet Tek Devlet’’ kavramına ulaşırlar ki,tamamen İslam’ın ruhuna aykırıdır.

Çünkü İslam,yukarıdaki ayette çok açık olarak belirtildiği gibi inanç bağlamında ‘’Din birliği’’ konusu hariç tamamen ‘’Ulus devlet’’,’’Ulusalcılık’’,’’Ulus’’ kavramlarını savunmakta ve önermektedir.

‘’Tescilli Türk Düşmanı’’nın BOP çerçevesinde bu doğruları,korkuları yüzünden çarpıtmasına rağmen ben hiç istememe rağmen siyaset konusunda dinsel kavramları işlemeyi ama bunların böyle olmadığını emperyalist uşaklarının oyuncağı haline gelmiş ‘’İslami’’ literatürle çok açık olarak ispat edeceğim.

Önce TÜRK DİL KURUMU’nun Türkçe sözlüğünde      ‘’ulus:Millet,ulusal:Milli,ulusalcı:Milliyetçi,ulusalcılık:Milliyetçilik’’ anlamlarına geldiğini kaydedip hemen konuya doğrudan girerek bakalım ‘’Tescilli Türk Düşmanları’’nın belirttiği gibi İSLAM milliyetçiliği ret mi ediyor yoksa teşvik mi ediyor.

Veya diğer deyimle bundan sonra bu ülkede bakalım ulusalcılık mulusalcılık var mı,yok mu anlayacağız.

Önce şunu belirtelim ki,Türk düşmanlarının dünyadaki bütün ağababaları gelse ulusalcılığı bu ülkeden kaldıramaz.

Çünkü bu bir milletin varlık ve yokluğunu ilgilendiren bir demokratik savaş sorunudur.

Bakın,HUCURAT SURESİ,13.ayette ‘’Ey insanlar!Şüphe yok ki,biz sizi bir erkek ve bir dişiden yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi uluslara ve kabilelere ayırdık’’ ifadesi Türk düşmanlarının ağzını kapatmaya yeterlidir.

Ayrıca ulusalcılığa ait Hz.Muhammed’in EDEBÜL MUFRED adlı kitapta geçen çok açık bir hadisi var ki,yalancı ve sahtekarların ağızlarını sıvamaya yeterlidir.

Şöyle ki,’’İbni Hayde adlı sahabe anlatıyor:Dedim ki,ey Allah’ın resulu;kime iyilik edeyim? Annene dedi.Tekrar kime iyilik edeyim dedim;tekrar annene dedi,tekrar kime iyilik edeyim dedim,yine annene dedi.Tekrar kime iyilik edeyim dedim;babana dedi.Tekrar kime iyilik edeyim dedim,derece derece tüm yakınlarına dedi’’ sözlerini hadis yorumcuları yakın ve uzak akrabalar,komşular,yaşadığı semtin insanları,sonra yaşadığı şehrin insanları ve nihayet mensup olduğu ulusun insanlarına kadar çıkararak ‘’ulusalcılık’’ın İSLAM Tarafından ne kadar güçlü bir şekilde teşvik edildiği ortaya konuluyor.

Yani BOP’un uzatmalı çavuşunun yutturduğu gibi öyle dine dayalı ne tek millet ne tek bayrak ne tek vatan ne de tek devlet vardır.

Tüm bunlar Türk düşmanlarının ve Arap hayranlarının uydurdukları saçma sapan dogmatik inançlardır.

Dünya da tüm Araplar hemen hemen hepsi Müslümandır,tarih boyunca ve şimdi topluca birbirlerini katletmişlerdir,aralarında asla hiçbir birlik olmamıştır.

Ey Recep şimdi sen KAHRAMAN Türk ulusunu ‘’Tek Millet,Tek Vatan,Tek Bayrak,Tek Devlet’’ bahanesi ile şehvet düşkünü Araplara asker mi yapmak istiyorsun geçmişte olduğu gibi.

Araplar,nikahlarında bulundurdukları yarım dizine karı ile uğraşırken Türkleri onların şehevi arzularına kurban mı etmek istiyorsun?

Türkler Müslüman olduktan sonra ki,bu tarih en az 1200 seneyi kapsar;hep Arapları korudu,onlarda karı-kızla meşgul oldular ama en sonunda kalleşlik genlerine uygun olarak ‘’1.Dünya Savaşı’’nda bizi arkadan hançerlediler.

Yok öyle yağma Hasan’ın böreği.

Yok öyle ‘’Türk Düşmanı’’nın korkuları ve süfli emelleri için üç kuruşa beş köfte.

Yüksek zekanla sen bizi mi kandırıyorsun.

Hadi oradan,otur oturduğun yerde.

Türk milletini ayakları altına alanlar mutlaka bu büyük ulusun ayakları altında hamam böceği gibi ezilecektir.

KAMUOYU  ARAŞTIRMA KURULUŞLARININ ÇOĞU SARIGÜL İLE İLGİLİ YALAN SÖYLÜYOR

Sarıgül,Cumhuriyet Halk Partisi’ni çok çirkin bir şekilde kullanıyor ve çok büyük zararlar veriyor.

Bakın halkın psikolojisi şöyledir:Siyasal bir olayı bir süre takip eder fakat bu konuda bir dayanma sınırı vardır.Bu sınırı aştığınız andan itibaren nefret duyguları başlar.

Daha sonra bu olayı çözseniz bile nefreti yüreklerinden silemezsiniz.

Maalesef,Mustafa Sarıgül denen bir çapsız politikacı yüzünden bu konuda CHP için tehlike çanları çalmaya başlamıştır.

Halbuki bu konuda kısa sürede bir netliğe kavuşmak gerekirdi.

Efendim, Sarıgül’ü baştan reddedersek CHP olarak kaybederiz.

Eğer böyle bir korkunuz varsa,bunun çözümü de çok kolay.

Şöyle dersiniz:Sarıgül’ün CHP’ye girmesinde hiçbir sorun yoktur ama İBB adayı olacak diye de hiçbir vaatte bulunamayız.

Hem daha önceleri Syın Genel Başkan Kılıçdaroğlu defalarca ‘’CHP’ye herkes gelebilir ama ben milletvekili,belediye başkanı,belediye meclis üyesi gibi görevlere gelmek istiyorum gibi düşüncelerle kimse gelmesin’’ defalarca  dememiş miydi?

Bu sesleniş Mustafa Sarıgül için geçerli değil mi?

O çapsız politikacıya ayrıcalık mı uygulanıyor?

Eğer bir siyasal parti kişiler için ilkelerinden ödün verirse seçmen tabanında oy kaybeder.

Üstelik Sarıgül’ün İstanbul’u kazanma gücü yoktur.

Bakmayın siz öyle bir kısım araştırma kuruluşlarının onun oy oranını yüksek göstermesine.

Hiç kimse unutmasın ki,bu kuruluşlar büyük paralarla çalışırlar ve parayı veren için istedikleri kadar düdük çalarlar.

Çünkü, keselerine sürekli para doluyor.

Sarıgül kullanmak istediği her cenahtan zılgıtı yemiştir ve bu nedenle ABD seyahatını yapmamıştır.Şöyle ki,ROTA HABER sitesinde Fethullah Gülen’den habersiz kuş uçmaz.

Ben 10 Ekim 2013 tarihinde ‘’Sarıgül,Fethullah Gülen’den medet umuyor’’ başlıklı bir yazı yazmıştım ve yine aynı gün ROTA HABER’de ki herkesin bu yazıyı okumasını öneriyorum Turan Sarıtemur ‘’Mustafa Sarıgül aday o-la-ma-ya-cak!’’ başlıklı bir yazı yazmış ve bu yazıda ‘’Sarıgül’ün başkan adayı olamayacağının biraz deştikçe başka şeyler de var da şimdilik bununla yetinelim.Birde Sarıgül’ün başkan adaylığına çok istekli görünmesi de ince siyaset.Aslında Sarıgül Başkan adayı olmak istemiyor.Neden.’’ ifadeleri ile Fethullah Gülen’in onu asla desteklemediğini ve ‘’şimdilik bununla yetinelim’’ ifadesi ile aynı zamanda bir tehtite maruz kaldığı çok açık.

Ayrıca aynı yazıd ‘’Sarıgül İstanbul halkına kendini ciddiye almadığını gördü’’ ifadesi aslında ‘’Cemaat’’ ın onu ciddiye almadığını seçmene deklare ediyor,kanımca.

Ayrıca CHP tabanının ezici çoğunluğunun Sarıgül’ü istemediği kesin.

Sarıgül’ün geçmişte SHP’de milletvekili iken işlediği yeni bir mazaratlığı daha çıkmıştır ki,rahmetli Erdal İnönü tarafından partiden ihraç edilmiştir.

Tüm bunlar Sarıgül’ün sanal varlığının da yok oluşudur ve CHP’ye girerse aynı vukuatları işleyeceğinin emareleridir.

Koskoca CHP reklamla sanal bir varlık oluşturan Mustafa Sarıgül’e alet olamaz.

Çok yazık.


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!