Sahtekarlığın böylesi

Sahtekarlığın böylesi
29 Nisan 2015 17:30

Dün gece masum bir biçimde tv izlerken, arada bir tanıtım filmi gibi birşey çıktı.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Bir kadın avukat konuşuyor, sarı saçlı, şehirli…

 

 

Anlatıyor, kendisine Avrupa’lı kurumlardan ziyaretçiler gelmiş ve Türkiye’de insan hakları durumunun nasıl olduğunu sormuşlar.

 

 

Filmin burasına kadar kadını muhalif biri sandım.

 

 

Bundan sonrasında kadının şu sözlerini duyunca ama şaşkınlıktan ağzımı açmış olabilirim.

 

 

“Ben de onlara, Türkiye’de eskiden gözaltı sürelerinin çok uzun olduğunu, son 13 yılda bu sürelerin artık çok düşürüldüğünü, eskiden işkence olduğunu, şimdi artık bunun mümkün olmadığını, eskiden insanların fikirlerini ifade etmekten korktuğunu, bugün ama herkesin korkmadan fikirlerini açıkladığını anlattım.”

 

 

Üstelik de bugün mesela, Albay Murat Özenalp’in sahte delillerle konulduğu cezaevinde ailesinin, küçücük kızının önünde beyin kanaması geçirip ölmesinin yıldönümü.

 

 

Kadın, AKP’den ne aldıysa artık, ya dünyadan habersiz 24 saat uyuyarak yaşıyor veya AKP’den aldığı şey pahada epeyce ağır.

 

 

Bunlar şimdi insan hakları ihlalleri son yıllarda çok göze battığı için artık halka bir beyin yıkama serisine başlıyorlar anlaşılan.

 

 

Bizler de şunları sık sık hatırlayalım…

 

 

1-Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi insan hakları grafiğinde bunlar Hükümete gelmeden önce çok mesafe almış ve insan hakları ihlal grafiği çok düzelmişti

 

 

2-Bu grafik 2005’den itibaren tamamen başaşağı gitti ve dünyanın en çok şikayet edilen ülkesi olduk, grafik 2005’den itibaren her sene daha da kötüleşti

 

 

3-Türkiye tarihinin hiçbir döneminde, buna darbe dönemleri de dahil, silah kullanmayan kişilere bu kadar uzun gözaltı ve tutukluluk süresi yaşatılmadı

 

 

4-Öğrenci yürüyüşleri, buna 12 Eylül de dahil, silahlı olmadığı sürece, sadece pankart taşımak vb. gibi nedenlerle polisin gözaltına alması ile sonuçlanmadı, Türkiye Cumhuriyeti döneminde sadece ve sadece bu, Tayyip E. hükümetleri zamanında öğrenciler salt yürüyor olmak sebebiyle dövüldü, gözaltına alındı, tutuklandı, aylarca, senelerce hapis yattı

 

 

5-Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir döneminde hiçbir siyasetçi mizah yapanları mahkeme davalarına boğmadı ve basına bu kadar ve böyle dava açmadı

 

 

6-Türkiye Cumhuriyeti’nin hiçbir döneminde cumhurbaşkanları seri halde çocuk yaştaki gençlere hakaret davası açmadı

 

 

7-Hiçbir Hükümet interneti kapatmadı, eskiden Twitter yoktu ama var olan iletişim sistemlerinin tüm ülkede kapatılması asla söz konusu olmadı

 

 

8-Hiçbir hükümetin başbakanı, Tayyip E. döneminde olduğu gibi, Pol Pot diktatörü gibi korunmadı ve bu kadar ağır silah ve ağır ekipler kullanmadı korunmada

 

 

9-Hiçbir Hükümet döneminde basın nerdeyse yüzde 80 oranında el değiştirmedi, medya sahipliği hiçbir hükümet döneminde bu şekilde ve yoğunlukta yönlendirilip, baskılanmadı ve hiçbir hükümet döneminde aynı anda bu kadar gazeteci işten atılmadı ve mesleğini kaybetmedi

 

 

10-Hiçbir hükümet döneminde bu kadar kadın cinayeti olmadı

 

 

Sadece bunları hatırlamak bile bu tanıtım filmine sahtekar demek için yeterli.

 

 

Sahtekarlığın böylesine de oldukça yüksek bir kötülük enerjisi lazım.

 

 

Bu kadar kötülük enerjisi de her kula nasip olmaz yani.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 


Yazarın Son Yazıları:
Eski camlar bardak oldu
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor