Kürtaja yasak konusunda, AKP Grup Başkanvekili Canikli’nin ‘Meclis’in gündemine gelmeyecek’ açıklaması ‘geri adım’ şeklinde yorumlanmıştı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ duruma açıklık getirdi: Pazartesi günü Bakanlar Kurulu’nda…

AKP’li Cevdet Erdöl’ün sezaryenle ilgili kanun teklifini Meclis Başkanlığı’na sunduğu haberini, Parti Grup Başkanvekili Nurettin Canikli’nin, Hürriyet gazetesinde yer alan, “Kürtaj konusu gündemden kalktı. Bu konuda bir düzenleme Meclis’e gelmeyecek” sözleri takip etti.

Açıklanmaya muhtaç bu ifadeler, kürtaja yasak konusunda geri adım atıldığı yorumlarını beraberinde getirirken, Sağlık Bakanı Recep Akdağ konuya açıklık getirdi: Yapılan çalışmalar Pazartesi günü Bakanlar Kurulu’na sunulacak… Başbakan Erdoğan’ın ‘cinayettir’ sözüyle başlayan ve özellikle kadınlar tarafından tepki gören kürtaj meselesinde top Sağlık Bakanlığı’ndaydı. Bakan Akdağ, bu ay içinde sonuçlanmasının öngörüldüğü çalışmayı Bakanlar Kurulu’na sunacağını açıklamıştı.

Bu gelişmenin takip edildiği ortamda, Canikli’nin Hürriyet gazetesinde yer alan sözleri ve AK Partili Cevdet Erdöl’ün sadece sezaryenle ilgili kanun teklifini Meclis Başkanlığı’na sunması, ‘hükümet kürtajda geri adım mı attı?’ sorusunu akla getirmişti.

HAFTA BAŞINDA BAKANLAR KURULU’NDA
Sağlık Bakanı Recep Akdağ bu durumla ilgili konuştu ve Canikli’nin açıklamalarıyla tezatlık içeren şu sözleri söyledi: “3 bakanın başlattığı çalışma devam ediyor ve Pazartesi günü Bakanlar Kurulu’na sunulacak…”

Canikli’nin Meclis takvimi ile ilgili yorum yapmış olabileceğini söyleyen Akdağ, Dünya Sağlık Örgütü’nünü erişilebilir, güvenli ancak nadir başvurulan kürtajı vurguladığını belirterek, ”Mesele kürtajın yasayla yasaklanması yada yasaklanmaması değil. Mesele, bu prensiplere uygun Türkiye’de yeni bir anlayışı hakim kılmak ve yeni düzenlemeler yapmak. Bunları elbette yapacağız” dedi.

“MODERN YÖNTEMLER VAR”
Kürtajın hiçbir zaman bir aile planlaması yöntemi ya da istenmeyen gebeliği engelleme yöntemi olmadığını anlatan Akdağ, ”Bir kadın hamile kalmak istemiyorsa bunun modern yöntemleri var. Bunun yöntemi yaygın biçimde bebeği annenin karnından kazımak olamaz. Bunu hiçbir zaman vicdanlar kabul etmez. Burada önemli olan husus güvenli, istemli düşük imkanlarına kadınlarımızın her zaman sahip olması ki bunu da geliştirmeyi düşünüyoruz. Stratejik planımızın içinde bu da var. Ancak bununla beraber, bunun kafalarda, ‘Nasıl olsa hamile kalırsam kürtaj olurum’ algılanması da ortadan kaldırılmalı.

Kürtaj bir taraftan bebeğin yaşam hakkını ihlal ederken diğer taraftan anneye de büyük zarar veriyor. Bunun modern ve kolay yöntemleri var. Bebek istenmiyorsa aile kendi istediği sayıda bebek yapacağına göre, bunun yöntemlerine kadınların ulaşmasını sağlamalıyız. Fiziksel anlamda biz ücretsiz olarak veriyoruz bu hizmeti. Ama bir takım sosyal bariyerleri de ortadan kaldırarak, vatandaşın doğru olanı yapması lazım. Kürtaj hiçbir zaman bir gebeliği önleme yöntemi olmamalıdır.”

SEZARYEN TEKLİFİ MECLİS’TE
Bu arada AKP’li Cevdet Erdöl’ün TBMM Başkanlığı’na sunduğu teklifle, gebe veya rahimdeki bebek için tıbbi zorunluluk bulunması halinde doğum, sezaryen ameliyatı ile yaptırılabilecek. Gerekli tedbirlerin alınmasına rağmen, doğumu takiben anne veya bebekte meydana gelebilecek istenmeyen sonuçlardan dolayı hekim sorumlu tutulamayacak.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, kürtaj ve sezaryen tartışmalarıyla ilgili gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Sezaryenin zorunlu haller dışında yapılmaması gerektiğini belirten Bakan Şahin, “İhtiyaç olduğu zaman sezaryenin yapılması gerektiği, keyfiyet halinde yapılmaması konusunda kanaatimizi daha önce kamuoyuyla paylaştık” dedi.

Kürtaj taslağı konusundaki çalışmalar hakkında da bilgi veren Fatma Şahin, şunları söyledi:

“Kürtaj, insani, tıbbi ve hukuki bir meseledir. Bir bilim kurulu oluşturacağımızı ve destek vereceğimizi, daha sonra da Sayın Başbakan’la paylaşacağımızı söylemiştik. Çalışma bilim kurulunda tamamlandı, daha sonra üç bakan bir araya geldik.

Neden bir kadın kürtaj olmak ister? Her bir durum için ne yapılması gerektiği konusunda çalıştık. Özellikle anne ve bebeğin sağlığını önemsiyoruz. Vicdanen herkesin ‘oldu’ dediği bir taslağı Kurul’a sunacağız. Kamuoyunun memnun olacağını düşünüyorum.”

Konunun sadece kadınlarla alakalı olmadığını vurgulayan Şahin, “Erkeklerin de sorumluluk alması gerekiyor. Erkeklere de gerekli sorumluluğu vermeliyiz” dedi.

Fatma Şahin, teklifin yasalaşma tarihinin şu an içinde belli olmadığını sözlerine ekledi.