İngiltere’nin başkenti Londra’da Woolwich’de İngiliz asker Lee Rigby’yi öldüren Nijerya asıllı iki siyah Müslüman’ın kaderi Denizlili bir Türk’ünde içinde olduğu görgü tanıklarının ifadesine bağlı.

Woolwich Saldırısı?nın en önemli  görgü tanığı olduğu için  Denizlili inşaat ustasının  basın ile konuşmasına yasak kondu. Türk tanık (A.Ü) ile olay yerindeki Türk süper markette  tesadüfen tanışan DHA muhabiri polisin koyduğu yasak üzerine görüntü almadı ancak olayın ayrıntılarını tanıkla konuştu.

Olayın yaşandığı yerde 3 aydır inşaat işlerinde çalışan A.Ü. daha önce  İskoçya’da Edinburg yakınlarında kalıyordu. A.Ü. 5 yıl önce İngiltere’ye gelmiş ve Ankara anlaşmasıyla 3 yıl önce oturum ve çalışma izni almış. Saldırıdan sonra ifadesini alan polis şefi, basınla konuşmasını yasakladığı için fotoğrafının çekilmesine karşı çıktı. Ayrıca iki zanlıyı tutuklattırabilecek ifadeyi vereceğinden tanınmasının güvenliğini de tehlikeye sokabileceğini biliyordu ama polisten çekinmesi dışında bir korkusu yoktu.

Woolwich?deki evde yalnız başına kalan ve olay sonrası kendini kötü hisseden A.Ü. yaşananların etkisinden kurtulamadığını ve biran önce yaşadığı İskoçya?ya döneceğini belirtti.

İngiliz askeri barbarca öldüren iki saldırganın üzerine  “Stop man, stop man” diyerek yürüme cesaretini gösteren A.Ü. o gün yaşananları DHA’ya şöyle anlattı:

“O iki kadın geldiğinde olay bitmişti. Ben önce arabanın işaret levhasına çarptığında araba kazası diye dışarıya yardıma koştum. Benle beraber 8-10 kişi vardı. Yerde kanlar içinde yatanı önce araba vurdu sandık. Ağacın altında olduğu için kanlar içindeki kişiyi karanlıkta kaldığı için önce siyah biri sandım. Üç siyah birbirleriyle kavga etmiş olabilirlerdi. Böyle  kavgalara İngiltere?de sık sık rastlıyoruz. Kaldırım kalın kan pıhtısıyla örtülüydü. Midem iyice bulandı. Elinde bıçak olan başında kapüşonlu  saldırgan (Michael Adebolajo) cansız yatan kişiyi karnından bıçaklıyordu. O bıçaklarken İngiliz asker ölüydü. Bende ?stop man, stop man? diye bağıracak oldum. Diğer saldırgan tabancasını bana doğrulttu. Silahı ateşleyecek gibi olduğundan geri çekildim. Ben kahraman değilim. Yolda olay yerine gitmek isteyenleri durdurdum  geri çekilmelerini sağladım. Sonra tekrar olay yerine gittiğimde saldırganlar cesedi sürükleyerek yolun ortasına götürmüşlerdi. Adeta şov yaptılar. Böyle Müslümanlık mı olur?”

YOLDA YATAN CESEDİN BAŞI YOKTU GİBİ HATIRLIYORUM

Ben askerin başını keserlerken görmedim ama cesedin başını gördüğümü hatırlamıyorum. Sanki ceset başsızdı. Ama o panikte cesedi başsız hatırlayabilirim. Askeri karnından bıçakladıklarını gördüm ama başını kestiklerini görmedim. Saldırganlar adeta polisin gelmesini beklediler ve kaçmadılar. İşin ilginç tarafı olay sırasında 25 dakika hiç polis görmedim. Diğer günler on dakikada bir buradan bir polis aracı geçerdi. Caddenin hemen altında 50 metre kadar ilerde bir polis karakolu var. 50 metre kadar yukarda da bir polis karakolu var. Polis nasıl bu kadar geç kaldı anlamıyorum. Herkes cep telefonlarından olayı filme çekti. Türk süpermarketinin de güvenlik kamerası vardı. Polis bu filmlerin hepsini topladı. Polisin elinde olayın görüntüleri var. Polis her şeyi biliyor. Benim bile altı saat ifademi aldılar. Yoldan geçen herkesin giydiği giysilerin bile rengini soruyorlar. Önlerine geleni sorguladılar.

Ceset 3-4 saat yolda kaldı. Üstünü battaniye ile örttüler. Olay yerine helikopterler geldi ama basın helikopteri miydi bilemiyorum. Arka tarafta okul var. Olay 14:20 civarlarında oldu. Okul 15.15?de dağılıyor  yani saldırı bir saat sonra olsa çocuklar bu faciayı gözleriyle görecek. Belki de çok daha kötü şeyler olacaktı.?

İKİ SALDIRGANI PECKHAM CAMİSİNDEN TANIYAN BİR TÜRK MÜSLÜMAN: ?AMAÇ İTİKATI OLMAYANLARA KORKU VERMEKTİR?

İki saldırganı Peckham Camisi’nden tanıyan isminin yayınlanmasını istemeyen İmam Abdullah’a yakın başka bir Türk ise, “Geçen yıl Kenya’da  güvenlik güçleri tarafından tutuklanan  iki saldırgandan Adebolajo, El Kaide terör örgütü El Şebab?a  gitmeye çalışıyordu. Saldırganları televizyonda görünce tanıdım. Yoksa isimlerini bile hatırlamam.  Peckham Camisi?ne ibadete gelirlerdi” açıklamasını yaptı.

“Adebolajo İngiliz Gizli Servisi’ne hiç ajanlık yaptı mı? İlişkisi nasıldı” şeklindeki soruya ise şu yanıtı verdi:

“Afrikalı siyah Müslümanlar. Beyaz Müslümanlardan çok farklıdır. MI5’e ajanlık yapan hiç Afrikalı Müslüman tanımıyorum. Kenya’dan  İngiltere’ye döndükten sonra İngiliz Gizli Servisi MI5’ın onlara ajanlık teklif etmesine hiç sıcak bakmadılar. İtikatları olmayanlara korku vermek için bu cinayeti işlediler. Korku yaratmak hedefleriydi. Baş keserek herkese bu korkuyu verdiler?