Gürsel Tekin: Suskun değiliz, stratejimiz var

Gürsel Tekin: Suskun değiliz, stratejimiz var
22 Nisan 2013 05:00

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, çözüm sürecinde partinin suskun kaldığı yönündeki eleştiriler için “Suskun değiliz, stratejimiz var” yanıtını verdi.

İzmir’de kurulan ‘Karşıyaka Platformu’ tarafından düzenlenen
‘Cumhuriyetin Kazanımları’
panelde konuşan Gürsel Tekin, Cumhuriyetin
kazanımlarına ancak toplum sahip çıkabileceğini söyledi. 12 Eylül
öncesinde 44 milyon nüfusun 10 milyonunun örgütlü olduğunu hatırlatan
Tekin, “Şimdi öğretmenlerimiz örgütlü olsa 4+4+4 gündeme gelir miydi? 3
milyon sendikalı işçinin olduğu bir ülkede bir Başbakan çıkıp, ‘Bana
sendikalar taşeronu önerdi’ der miydi? Biz, 40- 50 yıllık dönüştürme
projesini fark edemedik. Fotoğrafın bütününe baktığınızda yapımcı tektir
ama oyuncular değiştirildi. Bir dönem askerler, bir dönem siviller
kullanıldı. 2000 yılında ABD’ye giden merhum Bülent Ecevit’e, Ortadoğu
eşbaşkanlığı teklif edildi, reddetti ve başına gelenleri hep birlikte
izledik”

dedi.

“İKTİDAR, SÜRECİN NEREYE GİDECEĞİNİ BİLMİYOR”


Hükümetin İmralı’da ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezasını çeken
PKK’nın elebaşı Abdullah Öcalan’la başlattığı çözüm sürecine de değinen
Gürsel Tekin, şunları söyledi:

“Biz, 28 Şubat’ı analiz edemedik, alkışladık ve suç ortağı olduk, onun
bir dönüşüm projesi olduğunu anlamadık. Bugünkü iktidar yöneticileri,
Başbakan da dahil sürecin nereye gideceğini, projenin ne olduğunu
bilmiyor. Bilmiş olsaydı özellikle dış politika konusunda böyle
davranmazlardı. Çok hassas oldukları Kaddafi, Milli Görüş hareketinin
gelişmesinde çok ciddi payı vardır. Ama ne enteresandır kendilerini var
eden bu insanın başını bu iktidar ezdi. Siyonistlerle bir gecede
barıştılar.”

MHP’YE ELEŞTİRİ

Gürsel Tekin, MHP’nin dün İzmir’de yaptığı mitingden CHP’lilerin de
etkilenmiş olabileceğini hatırlatarak, “Bugünkü sürecin mimarlarının
dünkü mitingi yapanlar olduğunu unutmayın. En az Tayyip kadar onların da
suçu var. 4+4+4’teki tutumları, Cumhurbaşkanlığı seçimine verdikleri
destek, asıl sorgulanması gereken ne yazık ki bunlardır. Gaz alma görevi
cumhuriyetin kazanımlarına sahip çıkmak değildir” dedi.

“CHP’DE “İSTEDİĞİM YERDE KONUŞURUM’ DEVRİ BİTTİ”

Gürsel Tekin, dinleyicilerden gelen “Parti içindeki sıkıntılar ne zaman
bitecek”
sorusunu yanıtlarken, sosyal demokrat partilerde farklı
düşünceler olabileceğini anlattı. Tekin, “Her arkadaş Parti Meclisi’nde
düşüncelerini gazetecilere sızdırmadan ifade edebilirler ama ‘Ben burada
ifade etmeyeceğim istediğim yerde konuşacağım’ deme süreci CHP’de sona
ermiştir”
diye konuştu.

“SUSKUN DEĞİLİZ, STRATEJİMİZ VAR”

Tekin, dinleyicilerden gelen “Süreçte neden suskunsunuz?” yönündeki soruyu şöyle yanıtladı:

“Bizimki suskunluk değil. İktidarın birinci projesi ‘bu süreci devlet
götürecek’ demişti. Devlet bunun neresinde biz çok merak ediyoruz. Bu
sürecin ne olduğunu kimse bilmiyor. AKP’li vekiller de bilmiyor,
bakanlar da. Israrla birileri bizim bu sürece takılmamızı istiyor.
Anketlerinize göre sürece yüzde 90 destek var. CHP engel de değil.
Çözün, niye çözmüyorsunuz. Ama sorun bunlar değil. Sorun bir bilinmeyen
Ortadoğu denkleminin parçası haline dönüştüğü için. Ana muhalefet olarak
biz ülkenin bütünlüğünün bozulmaması, demokrasi ve özgürlüklerde
sıkıntı olmaması için süreci yakından takip ediyoruz. Kimse bizi
duyarsız ve algılamıyor gibi görmesin. CHP’nin elbette stratejileri
vardır. Süreci yakından takip ediyoruz. Temel görevimiz iç bütünlüğün
bozulmaması için kendimizi kalkan ederiz ama duyarsız ve sessiz
değiliz.”


TANSİYON YÜKSELDİ, TEKİN PATLADI

Konferansta bir dinleyicinin CHP’nin anayasa değişikliği konusundaki
tavrını eleştirince tansiyon yükseldi. Bazı partililer, dinleyiciye
tepki gösterirken Tekin de şunları söyledi:

“AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik’in şehitlere ‘Birkaç Mehmet
öldü diye Meclisi toplayamayız’ dediği gün İzmir’deydim. Bana burada
Hüseyin Aygün soruldu. Şimdi tartışın, rahatlayın. AKP’li bakanlar
İzmir’in sokaklarında cirit atıyorlar. Hangi bakana ‘Hırsız bakanlar,
İzmir’de dolaşamazsınız’ dediniz. Başbakan, ‘İzmir’i çembere alın’
diyor. Birbirimize hoşgörülü davranalım. Atilla Kart şöyle dedi, Hüseyin
Aygün böyle dedi. Biraz da Bülent Arınç ne dedi, Tayyip Erdoğan ne dedi
onunla meşgul olun. Burada kullandığınız gücünüzü AKP toplantılarında
kullanın.”

“AKP’YE OY VERMEK PKK’YA OY VERMEKTİR”

Konferansa katılan Gazeteci Barış Yarkadaş ise “AKP’ye oy vermek PKK’ya
oy vermektir. Başbakan adını ağzını almamak için ‘İmralı sakini’ ya da
‘Ada’ diyor. Orası ada ama orada Öcalan ile pazarlık yapıyorlar”
dedi.

Diğer konuşmacılar da çözüm süreciyle ilgili düşüncelerini dile getirdi.