Diyarbakır çocuk cezaevleri işkencehane gibi

Diyarbakır çocuk cezaevleri işkencehane gibi
27 Şubat 2015 08:55

Diyarbakır D ve E tipi cezaevlerinde tutulan çocuklar gözaltında işkence gördü. Bu durum raporlara “kendi beyanı” diye geçirildi. Kimi çocuklar çizgi film karakteri Pepe’yi izlemediği için ağlıyor, kimi de tuttukları takımın formasını istiyor.

 

 

 

Şakran Cezaevi diye bilinen İzmir Çocuk ve Gençlik Kapalı İnfaz Kurumu’nda çocuk mahkumlara yönelik cinsel saldırı, tecavüz ve işkence skandalının ortaya çıkması, cezaevlerinde yaşanan sorunları gündeme getirdi. Diyarbakır D ve E tipi cezaevlerinde kalan çocukların işkence ve kötü muameleye tabi tutuldukları sağlık raporlarına yansıdı. Çocukların cezaevlerinde yaşadığı sorunlar İHD Diyarbakır Şubesi’nin hazırladığı, “2014 Yılı Çocuk Hakları İhlalleri” raporuna da yansıdı. İHD Şubesi Çocuk Komisyonu üyesi avukat Mahsun Kaya, 2014 yılı içerisinde çocuklara yönelik 2 bin 82 hak ihlali gerçekleştirildiğini belirterek, D Tipi Cezaevi’nde kalan çocuk tutukluların yaşadığı sorunları Taraf’a anlattı. Çocukların gözaltında işkence ve kötü muameleye maruz kaldığını belirten Kaya, “Hemen hemen tüm çocuklar darp ve cebir şikayetinde bulunuyorlar. Beyanlarını destekleyen raporlar mevcut. Ancak sıkıntılı olan durumlar da var. Polis gözaltına alırken sağlık kuruluşundan sağlam raporu alıyor, aynı çocuk cezaevine girerken cezaevi doktoru, çocuğun vücudunda darp izi olduğunu tespit ediyor. Bu tespit raporlara da yansıyor. Bu durum bize şunu gösteriyor. Demek ki polis darp ettiği çocuklara sağlam rapor verilmesini sağlıyor” dedi. Çocuklardan bazılarının doktor muayenesinde, vücutlarında darp ve cebir izine rastladığı raporlara da yansıdı.

 

 

SARAYA AĞRI KESİCİ

 

 

Cezaevlerindeki çocukların sağlık sorunları yaşadığını belirten Kaya, astım ve sara hastası olan çocukların iyi tedavi edilmediğini ifade etti. Sara ve astım krizi yaşayan çocukların, cezaevi doktoru tarafından ağrı kesici verilerek geri gönderildiğini kaydeden Kaya, cezaevinde olan çocuklara verilen yasal hakların hiçbirinin verilmediğini, olan haklarının da kısıtlandığını ifade etti. Kaya, “Ortak alanda oyun oynama hakkı normalde günde bir buçuk saattir. Bu süre 30-40 dakikaya indirilmiş. Yaşı küçük olan çocukların psikoloğa çıkarılması gerekiyor. Ancak bu yapılmıyor. Çocuklar şiddet uyguladığını beyan ediyor. Vücutlarında iz olmasına rağmen, doktor raporuna vücuttaki darp izi ‘beyan’ olarak geçiriyor” dedi. Şu anda örgüt suçu ile suçlanarak cezaevine konulan çocukların, suçlandıkları suçu tanımlayacak durumda olduklarını belirten Kaya, “Çocuklara neden buradasın diye soruyoruz. Çocuklar genlikle, ‘PKK’ suçundan, ya da attıkları iddia edilen sloganı söyleyerek, bu suçtan cezaevinde olduklarını söylüyorlar” dedi.

 

 

BABASINA İLAÇ GÖTÜRÜRKEN TUTUKLANDI

 

 

Çocuklar tutuklandıktan sonra, aylarca yargılamanın sürdüğünü, tutuklandıktan aylar sonra hakim karşısında çıkarıldıklarını anlatan Kaya, “Rojavalı A.H., şeker hastası babasına ilaç götürürken tutuklanıyor. Lice protestolarının yaşandığı dönemdi. A.H., cezaevindeyken babası ölüyor. Annesi ise Rojava’ya geri dönüyor. Burada olan bir abisi ise çocukla görüştürülmüyor. Çocuk aylarca cezaevinde kalıyor, yaklaşık 2 hafta önce tahliye oldu. Bunu sormak lazım. Bu kadar uzun tutukluluk gerektirecek ne yaptı bu çocuk” diye konuştu. Cezaevine giderken çocukların kendisinden, oyuncak veya forma istediğini anlatan Kaya, “Cezaevinde Pepe izleyemediği için ağlayan çocuk var. Anne-baba özlemi çekip ağlayan, şeker isteyen, forma isteyen çocuklar var. Bu çocuklardan bazıları tahliye edildi bazıları ise içeride hala. Bu çocuklar anlayamadıkları,kavrayamadıkları siyasi bir suçla yargılanıyor” dedi.

 

 

13 YAŞINDA 3 SÜRGÜN

 

 

“Siyasi” suçlardan yargılanarak, il il dolaştırılan 14 yaşındaki B.’yi anlatan avukat Mahsun Kaya, “B. yaşından küçük görünüyordu. Silvan’da yakalanıyor, buradan Mardin E tipine götürülüyor. Oradan da aylar sonra Diyarbakır E tipi ve sonra Diyarbakır D tipine götürülüyor. Bu sevklerde gardiyanların işkencesine maruz kalıyor. Bu çocuk bu yaşında bu kadar sürgün ve cezaevlerini dolaştırılacak ne yaptı” diye sordu.

 

 

Kaynak: Taraf / Remzi Budancir