Deniz Baykal çok görkemliydi

Deniz Baykal çok görkemliydi
28 Mayıs 2013 21:40

Dün akşam”CNN-TÜRKN TV” kanalında Ahmet Hakan’ın ”Tarafsız Bölge” izlencesine(program) konuk olan CHP eski genel başkanı ve Antalya milletvekili Sayın Deniz Baykal’ı baştan sona kadar izledim ve gerçekten çok deneyimli ve bilge bir devlet ve siyaset adamı olduğunu bir daha anladım.

İbrahim ÖZDOĞAN H&H YORUM

AKP Hükümeti ve onun başı Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’nin başına açtığı ve gerçekten çok çetrefilli hale gelen sorunlarımıza olan derin vukufiyeti,bunlara engin deneyimleri ve  kıvrak zekası ile yaptığı çözüm önerileri hem Hükümet’in hem de Türk Milleti’nin yararlanması gereken toplumumuzu sağlıklı bir şekilde dizayn edecek önerilerdir.

Deniz Baykal,sıcaklığını koruyan üç büyük sorunumuz için, izlence akışı içerisinde düşünce ve görüşlerini bir deneyimli devlet adamına yakışan tavır içerisinde bütün çıplaklığı ile ve herkesin anlayabileceği tarzda belirtti.

Üç büyük sorunumuz, PKK terörizmi,başımıza zorla bela olarak aldığımız Suriye meselesi ve yeni bir sivil anayasa çıkarma meselesi.

Sayın Deniz Baykal bu devasa sorunlara Türkiye’yi ve siyaseti germeden çok makul ölçüler içerisinde çözüm önerilerini açıkladı.
 
‘’Cumhuriyet Halk Partisi’’
,Cumhuriyeti ilan etmiş ve çağdaş devrimleri yapmış olan Atatürk’ün kurduğu köklü siyasal bir partidir.

Ki,aynı zamanda devrimlerin alt yapısının hazırlandığı bir okul görevini görmüştür;Cumhuriyet tarihi boyunca,aynı zamanda.

Atatürk,Türk Milletini çağdaş milletler seviyesinin üstüne çıkarmayı hedeflerken yaptığı devrimleri hiçbir zaman tesadüf eseri olarak oluşturmamıştır.

Derin bir bilgi birikimi olan Atatürk,yapmayı planladığı devrimleri ‘’CHP’’ okulunda iyice pişirdikten sonra çok detaylı olarak uygulamaya koymuştur.

Dün akşam tekrar izleme olanağı bulduğum ve TBMM’de bulunduğum dönemde ‘’Kürsü’’deki konuşmalarının hiçbirini kaçırmayarak engin bilgisinden çokça yararlandığım Deniz Baykal, CHP’nin kurucusu ve ilk genel başkanı Mustafa Kemal Atatürk’ün makamında oturduğu yılların hakkını verdiğini ve Cumhuriyetimizin korunması hususunda olağanüstü gayret sarf ettiğini bilmemize rağmen dünkü açıklamaları Milletimiz için hem çare hem de moral kaynağı olmuştur.

Ahmet Hakan’ın sorduğu ‘’Madem Türk Milleti ifadesi bütün etnik grupları kapsıyor,o zaman bunu değil de başka bir etnik grubun adıyla milleti tanımlamamızın ne mahsuru olabilir?’’ sorusuna karşılık verdiği yanıt olağanüstüydü ve ‘’Türk Milleti kavramı Selçuklular, Osmanlılardan beri Avrupalıların ve diğer yabancıların bizi tanımladığı kavramdır; öyle ki,Avrupa’ya kaçıp giden Türklere bile onlar ‘Jön Türkler’ demişlerdir;dolayısıyla böyle bir şey olmaz. Ama bu kavramın içinde bir Arnavut,bir Çerkez,bir Kürt ve başka etnik grupların damarı vardır’’ mealinde harika tümcelerinden oluşuyordu.

Çokta içtenlikle konuşan Deniz Baykal ‘’Belki Cumhuriyetin ilk yıllarında bu kavramla sadece Türklüğe vurgu yapılıyordu ama artık bunlar tamamen yok oldu,dolayısıyla hiçbir etnik grup arasında ayırım yapılması söz konusu değildir’’ mealindeki ifadeleri de apayrı bir gerçekliğe işaret ediyordu.

Bir siyaset çınarı olarak gördüğüm ve Türk Milleti’nin çok daha uzun yıllar gereksinim duyacağı Sayın Deniz Baykal’dan Cumhuriyet Halk Partisi yönetim kadrosunun sürekli olarak her konuda fikir danışarak partiyi çok daha fazla büyüteceklerine yürekten inanıyorum.

Ekranlardan gördüğüm ve enerjik konuşmalarından anladığım kadarıyla sağlığının fevkalede yerinde olması ve belleğinin tazeliğini inanılmaz ölçüde koruması nedeniyle Türkiye’nin Deniz Baykal’dan çok şey beklemeye hakkı vardır.

CHP YÖNETİMİNE BİR ÖNERİ

Son zamanlarda medyada sık sık işte ‘’Filan yerin belediye başkan adayı falan tarihte açıklanacakmış,muhtemelen şu isim aday olacakmış’’ şeklinde haberlere rastlıyoruz.

Elbette ki, kimlerin aday olacağın CHP yönetimi kendi ilkelerine göre kendisi karar verir ama ben bu vesile ile adayları erken açıklamanın bir sakıncasını belirtmek istiyorum.

Öncelikle ister belediye başkan adayları olsun isterse milletvekili adayları olsun bu isimleri en son duyuran AKP yönetimi ve tabiî ki onun başı olan Tayyip Erdoğan’dır.

Siz bunu, Erdoğan’ın fantezi olsun diye mi yaptığını sanıyorsunuz?

Elbette değil.

Ya neden?

Onların özellikle seçimlerde ve sürekli olarak uyguladıkları çirkin bir propaganda teknikleri vardır.

Bunu bilhassa Anadolu’nun il, ilçe ve belde belediye seçimlerinde uygularlar ki,esası ‘’Bel altı vurma tekniği’’ne dayanır.

Bir Çin atasözünde ‘’Fısıldanan sözler,yüksek sesle söylenenlerden daha uzağa gider’’ der ve bunu ‘’Biat kültürü’’ mensupları içgüdüsel de olsa çok iyi bilirler.

Dolayısıyla yıpratmak istedikleri rakiplerini bulundukları her ortamda yanındaki kişi veya kişilere fısıldayarak kısa süre içerisinde onun, tabir yerinde ise anasını ağlatırlar.

İşte AKP’nin her kent,ilçe ve beldede ‘’Fısıltı Ekibi’’ vardır.

Bunların görevi yukarıda zikrettiğim Çin atasözünün anlamına uygun olarak ki, bu atasözünden haberleri yoktur ama çağlar boyu gelişen ‘’Bel altı vurma kültürleri’’ böyledir ve çok etkili olduklarını büyüklerinden edindikleri geleneklerden öğrenme ile birlikte deneme yolu ile de çok iyi bilirler.

AKP’nin bu ‘’Fısıltı Ekibi’’nin görevi nedir?

Rakip partilerin adayları açıklandıktan sonra akşama kadar bulundukları kent,ilçe veya belde merkezinde kahvehaneleri,insanların toplu bulundukları mekanları sırayla dolaşırlar ve rakip adayların aleyhinde, çoğu iftiraya dayalı ve bilhassa ‘’Bel altı vuruşu’’ tekniği ile kısa sürede o kişiyi siyaseten perişan ederler.

Bunlar sadece kahvehane ve toplu yerleri mi gezip bu çirkin propaganda tekniğini uygularlar?

Değil tabiî ki.

Bu ‘’Fısıltı Ekibi’’ seçim dönemlerinde kutsal mekanları su yolu ederler.

Cami avluları,dergahlar bunların başlıcalarıdır.

Cenaze evlerinde bile bu çirkin propagandayı uygularlar.

Bu ‘’Fısıltı Ekibi’’nin konuştuğu muhatap veya muhataplarına temel sorusu ‘’Duydun mu’’ dur?

Oda merakla sorar, neyi?

CHP’nin belediye başkan adayı filanın şöyle şöyle bir halt ettiğini.

O saf Anadolu’ lum da hemen inanır ve ‘’Vay namussuz vay’’ diye yanıt verir.

Sözün kısası, adayın tez zamanda işini bitirirler.

Benim önerim belediye başkan adayları tespit edilsin ama çok gizemli bir şekilde yasal sürenin en son günü açıklansın.

Erdoğan’ın adayların isimlerini en son gün açıklamasının tek nedeni rakip partilerin olumsuz propagandalarının etkisinden onları korumak içindir.

Ama şunu hiç unutmayalım ki, ‘’Fısıltı Ekibi’’ seçim akşamına kadar ‘’Bel altı vuruşu tekniği’’ ile iş başındadır ve bu ‘’Kara propaganda’’ dediğimiz bu propaganda tekniği kılıç yarası gibi çok acıtıcıdır.

Benden söylemesi.


Yazarın Son Yazıları:
Türk ordusunu taammüden mahvetti
Tayyip Erdoğan’a karşı tüm muhalefet partileri ortak demokratik milli mücadele başlatmalıdır
Fetö teröristlerine af isteyen ya gafil ya hain ya da kaset korkusu olan şerefsizlerdir!