Değişim, neoliberalizmin markası

Değişim, neoliberalizmin markası
22 Temmuz 2012 16:15

Doğu Perinçek Silivri’den CHP kurultayı’nı yorumladı:

 
AKP 2002 yılında “Değişim” sloganıyla faaliyete başladığı zaman “Değişim, CIA’nın uluslararası anahtar sloganıdır” diye kaç kez yazmıştık.
 
Şimdi bu sloganı AKCHP benimsedi.
 
Kemal Kılıçdaroğlu, girdiği yolu “Değişim” sloganıyla özetliyor. AKCHP de model aldığı AKP gibi “Değişim” Partisi oldu.

Biat Parolası “Değişim”, gelişigüzel bir slogan değildir.
Aslında bir biat, bir bağlılık parolasıdır.
 
1990 yılından beri bütün dünyada, ABD emperyalizminin efendiliğini kabul eden bütün siyasal partiler, “Değişim” markasıyla ortaya çıkıyor veya “Değişim” markasını benimsiyorlar.
 
Wind of Change Başlangıç tarihi “Berlin Duvarı”nın yıkılmasıdır. Wind of Change (Değişim Rüzgârı) o günden beri esiyor ve artık kesilmek üzeredir. 1990 yılından bu yana ABD Başkanlarına bakınız, Baba Bush, Clinton, Oğul Bush ve Obama, hepsi “değişim”cidir! Neoliberalizm, siyasal parola olarak “Değişimi” kabul etmiştir. Neoliberalizmin patronlarının önünde secdeye kapanmak isteyen bütün liderler, bütün dünyada bu eylemlerini “Değişim” diyerek ilan ediyorlar.
 
Değişim bir rozettir, Neoliberalizmin rozetidir. CHP’nin “Değişim le birlikte liberalizm bayrağını açması bu açıdan olayın doğasını yansıtıyor.
Devrimcîler değişim yapacaksa devrimi kim yapacak?
 
CHP Kurultayı duvarına asılan şu slogan sizin dikkatinizi çekmedi mi?
“Devrimciler değişim yapar” Peki devrimciler değişim yapacaksa, devrimi kim yapacak?
 
Kılıçdaroğlu’nun sözü dinlenecek olursa, devrimi yapacak kimse kalmıyor.
Zaten sloganın özü de budur.
Dünya ve Türkiye çok derin bir krize yuvarlanırken, sistemin en temel meselesi devrimleri önlemek ve sistemi korumaktır.
 
Değişim bir aldatma sloganıdır.
Devrime giden bir dünyayı statüko içinde tutmaya yöneliktir.
Değişim, en kurnaz statükoculuktur.
Ne var ki toplumları devrimden alıkoymak, kurnazlıkla başarılabilecek bir iş değildir.
Atatürk’ün 1935 Kurultayındaki “Arasız Devrimler” sloganı Kılıçdaroğlu’nun 1930’lu yıllara düşmanca bakması çok doğal. Çünkü 19301ar devrim yıllarıydı. CHP’nin 1935 yılı Mayıs ayında yapılan 4. Genel Kurultayında Atatürk “Arasız devrimler” parolasını dile getirdi.
CHP ye ve Türkiye’ye bıraktığı en büyük miras budur.

 

Kemalizm ve Sosyaldemokrasi CHP Eski Gençlik Kolları Genel Başkanı Ayhan Yalçınkaya, Salı günü Ulusal Kanalda çok önemli bir saptamada bulundu.

Özetle aktarıyorum: Biz CHP, Kemalist olduğumuz için devrimciydik. Bizim devrimciliğimizin kaynağı Kemalizmdir. Ama Sosyal demokrasi, devrimci değil, hatta devrimciliği reddediyor. Sosyal demokrat olmak, aslında devrimciliği reddetmektir.

Ayhan Yalçınkaya, CHP’nin yaşadığı bugünkü dönüşümünün özünü ortaya koymaktadır. Kemalist Devrimciliğin son kalıntılarına da veda eden CHP, Değişim bayrağını açarak statükoculuğa zincirlenmiştir. Bugün Liberal olmaktan daha bağnaz bir statükoculuk var mı?