CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Haluk Koç, ziyaretler için geldiği Kars’ta ‘çözüm süreci’yle ilgili değerlendirmede bulunurken herkesin huzur, barış, kardeşlik ortamından yana olduğunu açıkladı. Koç, “Ama pazarlık noktasında ne var? Bütün milletin merak ettiği nokta budur” dedi.

CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt, Esenyurt kurucu Belediye Başkanı
Gürbüz Çapan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun danışmanı Rasim
Bölücek ile birlikte hava yolu Kars’a gelen Genel Başkan Yardımcısı
Haluk Koç, İl Başkanlığı’nı ziyaret etti. Haluk Koç burada yaptığı
açıklamada hükümet tarafından başlatılan ‘çözüm süreci’ni eleştirdi.
Koç, “Faşizmin illa postallısı olmaz. Buna da ‘sivil faşizm’ diyoruz.
Kuşatılmış bir medya var. Kuşatılmış medya Başbakanı kızdırmayacak, onu
hiddetlendirmeyecek. Hukuk kavramının içi boşaltılmış bir ülke Türkiye
ve böyle bir süreç yaşanıyor. Türkiye’nin içinde yaşadığı bu çatışma
ortamına, bu ortamın sonlanmasına itiraz edeniniz var mı?” diye konuştu.

‘HEPİMİZ, HUZUR, BARIŞ, KARDEŞLİK ORTAMI OLMASINDAN YANAYIZ’

Türkiye’de her kesin huzur, barış ve kardeşlik istediğine dikkati çeken Haluk Koç, şöyle konuştu:

“CHP gibi herkes ister ki Türkiye’de gerçekten bir huzur olsun, barış
olsun, aynı yakın tarihteki gibi birlikte kardeşçe yaşamak iradesini
ortaya koymak olsun. Buna karşı çıkan var mı? Hayır. Çözüm diye tarif
edilen Kürt yurttaşlarımızın demokratik taleplerini eşit hukuku paylaşan
eşit yurttaşlar olarak eşit cumhuriyet yurttaşları olarak hep birlikte
bu ülkenin çatısı altında bulunmaktan rahatsız olan var mı? Hayır. Türk
toplumunun tümü yüzde 100 barıştan ve çözümden yana ama kafalarında bazı
soru işaretleri var. Barış, çözüm, kardeşlik, huzur içinde yaşamak,
bunlara istisnasız ‘evet’ ama arkasında ne var? Ama pazarlık noktasında
ne var? Bütün milletin merak ettiği nokta budur.”

‘MİLLETİN GÖZÜ ÖNÜNDE TARTIŞALIM’

Çözüm süresinde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a güvenmediklerini söyleyen Haluk Koç, şöyle devam etti:

“Başbakan’a güvenmiyoruz; çünkü Başbakan’ın daha önceden çizdiği çizgi,
bugün geldiği noktaya kadarki çizdiği çizgi güven oluşturmuyor.
Kendisine söylüyoruz, bir siyasal uzlaşma sağlayalım TBMM zemininde.
Bunu bir toplumsal uzlaşmayla bütünleştirelim. Ve Kürt sorunu olarak
tarif ettiğimiz özünde demokratikleşememe sancısı olan bu sorunun meşru
olan TBMM zemininde bütün milletimizin gözü önünde şeffaf, açık, net,
gizli pazarlıklara sokmadan açıkça tartışalım. Peki bugün nedir sıkıntı?
Bugün sıkıntı açıkça söylüyorum Başbakan’ın kendi siyasal hırsları,
ihtirasları, beklentileri bu doğrultuda bir terör örgütüyle aynı masada
görüşmesidir. BDP legal siyasi bir parti, yasal bir parti eğer süreçte
bir taraf olacaksanız siyasi tavrınızı koyun. Siyasi iradenizi bir başka
yere ipotekleşmeyin. Sürece sahip çıkın. Siz sadece ne yapıyorsunuz?
Sürece kuryelik yapıyorsunuz.”