CHP Genel Başkan Yardımcısı Çetin Osman Budak, getirilmek istenen rejim değişikliğinde bütçe hakkının da zedelendiğini, yeniden değerleme oranındaki artış yetkisinin TBMM’ye baskı niteliğinde olduğunu belirterek, “TBMM bütçeyi onaylamazsa partili başkan yeniden değerleme yoluyla bütçeyi kullanacak. Halkın bütçe hakkı, tek kişinin keyfine bırakılamaz. Bu girişim demokrasiden geriye gidiştir” dedi.

 

 

 

CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Çetin Osman Budak, Antalya Organize Sanayi Bölgesi’nde işadamlarına getirilmek istenen rejim değişikliğini anlattı. AKP Hükümetlerinin 15 yıllık dönemde Türkiye’nin temel sorunlarına çözüm getiremediğini, ekonomide refah sağlayacak nitelikli bir büyümenin gerçekleştirilemediğini belirten Budak, son yıllarda demokrasi ve hukuk devleti ilkelerinde yaşanan gerilemelerin, güven ortamının bozulmasına yol açtığını söyledi. Budak, “Ekonomi güvenle yürür. Türkiye’de 2014’ten bu yana fiili başkanlık adımları, seçimler, darbe girişimi ve başkanlık dayatmasıyla güven ortamı bozuldu. Bu da ekonomiye yansıdı ve tüm göstergeler bozuldu. İşsizlik rekor kırıyor. Hesap oyunlarına rağmen milli gelir dolar bazında geriledi. Kişi başı bin 305 dolar yoksullaştık. Turizmde sadece bir yılda 10 milyar dolar kayıp yaşandı. Türkiye’nin ekonomiye yönelmesi gerekirken, OHAL koşullarında referandum dayatılıyor. Böyle bir ortamda işadamları nasıl yatırım yapacak, nasıl yeni istihdam sağlanacak. Şimdi tek adam dayatması yapılıyor. Tek adam düzeni de yine risk ve belirsizlik demek. Dünyadaki tüm örnekler gösteriyor ki, kalkınmanın yolu tek adam değil, demokrasi ve hukuk devleti” dedi.

 

 

GAZİ MECLİS’E BÜTÇE BASKISI
Getirilmek istenen rejim değişikliğinde kuvvetler ayrılığı ilkesi yok edilerek yürütme, yasama ve yargı alanında tek kişiye geniş yetkiler verildiğini kaydeden Budak, ayrıca bütçe konusunda da tek yetkilinin partili cumhurbaşkanı olacağını kaydetti. Bütçe hakkının demokrasi mücadelesinin temel unsurlarından biri olduğunu kaydeden Budak, “Yüzyıllar önce bütçe yetkisi Saray’dan alınıp halka verilmişti, şimdi tekrar halktan alınıp tek kişinin iradesine bırakılıyor. Bütçeyi partili başkan hazırlayacak ve Meclis’e sunacak. Meclis kabul etmezse, partili başkan bir önceki yılın bütçesini yeniden değerleme oranında arttırarak, bütçeyi yani halkın vergilerini istediği gibi harcayacak. Gazi Meclis’in iradesi hiçe sayılacak. Yeniden değerleme oranında artış yetkisi, TBMM’ye ‘bütçeyi onayla’ baskısıdır. Hani Meclis’in yetkisi arttırılıyordu? Halkın vergilerine bile sahip çıkamayan bir Meclis nasıl güçlenmiş olacak? Bu rejim değişikliği bütçe hakkını da zedeleyecektir. Bu adım demokrasiden geride dönüştür. Halkın bütçe hakkı tek kişinin keyfine bırakılamaz” diye konuştu.