Türkiye’deki karanlık bulutlara rağmen, bu memleket mucizeleriyle ayakta kalıyor. Üretmeden tüketen çoğunluğun içinde, her şeye rağmen mücadele etmenin önemine, dün bir kez daha tanıklık ettim…

 

 

 

Engin BALIM H&H YORUM

 

 

Sevgili dostum Kazım Yılmaz’ın 16 yaşındaki oğlu Remzi’nin dün akşam, Çağdaş Sanatlar Merkezi’nde resim ve kilden heykel sergisinin açılışı vardı. Sergiye giderken yalan söylemeyim, otist bir gencin yeteneklerinin sınırlı olacağı yönünde, içimde bir önyargı da yok değildi.

 

Remzi ve eserleriyle karşılaşınca, inanın hayrete düştüm. Kazım ağabey, ‘hadi oğlum Engin’i bi gezdir’ der demez, ceketinin önü ilikli ve yüzündeki o güzel tebessümle Remzi, elimden tutarak ve sürekli gözümün içine gülümseyerek, beni merdivenlerden yukarı çıkarttı. Her resminin önünde durarak, sorularımı bakış ve hareketleriyle içten bir şekilde yanıtladı.

 

Remzi’yi ayrıcalıklı kılan ise, Türkiye’nin ilk otist ressamı olması… Kısaca kendisi bir mucize…

 

İlginç şeyler çiziyor ve bunu yaparken de tükenmez kalem kullanıyor. O istemedikten sonra hiçbir şey çizdiremiyorsunuz. Her çizimine kendisi karar veriyor. Kil ile harikalar yaratıyor. Remzi’nin diğer sanatçılardan bir başka farkı da; hiçbir zaman umutsuzluğa eserlerinde yer vermemesi, bütün çizimlerinde çoğu zaman bizlerin gör(e)mediği mutluluk hakim…

 

O kadar neşeli ki, Remzi’nin yanında insanın yaşlanma şansı yok gibi…

 

Remzi’nin bir başka yeteneği ise basketbol. Attığı potaya giriyor, zaman zaman babasıyla birlikte bu tutkusunu yerine getiriyor.
Hayvanlar bir başka sevdası, o nedenle evde bir de köpekleri var… Kedi, kuş gördüğünde heyecanlanıp yüzü gülüyor.

 

Tabi hiç bir mucize, emek sarfedilmeden gerçekleşmiyor. Anne Güzel Sanatlar dalında Prof. Dr. Meltem Yılmaz, baba eski bürokrat ve üst düzey yönetici Kazım Yılmaz olunca, yaşama farklı bakıyorsunuz. Remzi’nin diğer çocuklardan farklı olduğunu 3 yaşındayken anlıyorlar. İlk başta üzülüp, endişe duyuyorlar. Sonra gerçekle yüzleşiyorlar, okuyorlar, araştırıyorlar. Dünya genelinde diğer ebeveynler neler yapmış, inceliyorlar. Sonrasında ciddi bir eğitim ile Remzi mucizesi gerçekleşiyor.

 

Soyadları gibi yılmıyor, Yılmaz ailesi ve Türkiye’deki diğer otist çocuk sahiplerine adeta ilham oluyorlar. İnşallah önümüzdeki günlerde Kazım ağabey, tecrübelerini aktaracağı bir kitap çalışmasına da girişecek. Böylelikle diğer anne babalara rehber ve yardımcı olacak.

 

Remzi’yi ve bu güzel aileyi daha çok kişi tanısın istedim

 

Engin BALIM twitter

 

Not: Sergiyi 10 gün boyunca gezebilir ve Remzi ile orada tanışabilirsiniz…