Kızını Bilkent Üniversitesi’nde okutan Muhyettin Kaya son yılın harcını ödeyemedi. Okul, veliden diploma karşılığı teminat çeki istedi. Bu kez de borcun faizini ödeyemeyen baba haciz gelince dava açtı.Bilkent Üniversitesi de diplamaya “el” koydu.Konuyu CHP’nin hızlı ismi ve son seçimlerde CHP’den Ankara 1. Bölge adayı olan İlyas Güven EROĞLU’yla konuştuk…

Türkiye’nin önde gelen özel üniversitelerinden Bilkent Üniversitesi ile harç borcunu ödeyemeyen bir veli arasındaki davada, üniversitenin öğrenciyi ‘diplomasını vermemekle’ tehdit ettiği öne sürüldü. 

Ankara İcra Mahkemesi Hakimliği’ne verdiği dilekçeye göre kızını Bilkent Üniversitesi Bankacılık ve Finans Bölümü’nde okutan Muhyettin Kaya, okulun son döneminde işlerinin bozulması nedeniyle üniversite tarafından istenen harcı ödeyemedi. Bilkent Üniversitesi, Kaya’ya kızının harç borcu ödenmediği için ‘diplomasının verilemeyeceğini’ söyledi. Bunun üzerine Kaya, diplomayı alabilmek için üniversiteye 10 bin liralık teminat çeki verdi. 

Daha sonra 4 bin 937 doları bir araya getiren Kaya, harç borcunu ödedi ve üniversiteden gecikme faizinin silinmesini talep etti. Faizin silinemeyeceği yanıtı veren üniversite borcu icraya taşıdı. Kaya’nın kızı F.K.’nin mezun olduktan sonra çalışmaya başladığı işyerine İcra Müdürlüğü tarafından gönderilen yazıda F.K.’nin maaşının bir kısmının ve tazminat, prim, ikramiye gibi tüm alacaklarının haczedildiği belirtildi. 

Halkınhabercisi olarak bizler de konuyu CHP’nin hızlı isimlerinden ve son seçimlerde Ankara 1. Bölge adayı olan İlyas Güven EROĞLU’yla konuştuk.

 Eroğlu yaptığı açıklamada ; “ Eğitim konusu bizim gibi nüfusunun çoğunluğu gençlerden oluşan bir ülkede en önemli meseledir. Bu kızımızın diplomasının verilmemesi asla söz konusu olamaz. Elbette biz vakıf üniversitelerine karşı değiliz. Onlar eğitim vermek adına para kazanacaklar ancak bunu etik ve eğitimi önde tutan yollardan yapmalılar. İnsan haklarının ve hukukun üstünlüğünün olduğu söylenen bir ülkede böyle manzaralarla karşılaşmak bizleri derinden yaralıyor.Bu tip manzaralar ancak faşizan yönetimlerin olduğu ülkelerde görülür. Türkiye ise “sosyal devlet anlayışını”  değişmez maddelerine koymuş bir hukuk devletidir. İnsan Hakları Beyannamesi’nin “eğitim doğuştan gelen bir haktır.” anlayışını yasalarına koymuş bir ülkedir.Bu nedenle bu konunun takipçisi olacağımızı siz halkınhabercisi kanalıyla  değerli okuyucularınıza da belirtmiş olalım.” dedi.