Başbakan Erdoğan:Bunlar,düşüncelerini kiraya vermiş tiplerdir

Başbakan Erdoğan:Bunlar,düşüncelerini kiraya vermiş tiplerdir
26 Temmuz 2013 18:31

Cuma namazını Ataşehir Mimar Sinan Camisi’nde kılan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan namazın ardından yakında bulunan Ataşehir Müftülüğünü ziyaret etti.

Erdoğan Müftülükte bir süre dinlendi. Çıkışta yanına gelen vatandaşların
sorunlarıyla ilgilenen Erdoğan, Ramazan Koçak adlı engelli bir gencin
yakınlarıyla görüştü. Koçak’ın maaşının kesildiğini öğrenen Başbakan
Erdoğan bu konunun araştırılması için yetkililere direktif verdi.
Erdoğan, yanına gelen iki kadınının daha sıkıntısını
dinledi.Havalimanına gitmek için makam aracına binmeye hazırlanan
Erdoğan, habercilerin gündeme ilişkin soru sormak istemezi üzerine
bundan vazgeçti. Habercilerin yanına gelen Erdoğan, gündeme ilişkin çok
önemli açıklamalarda bulundu.

PYD LİDERİ UYARILDI

Erdoğan’a ilk olarak Suriye’nin Kuzeyi’nde özerk bir bölge oluşturduğu
öne sürülen Kürt PYD örgütünün liderinin İstanbul ziyareti soruldu.
Erdoğan bu konuda, ” Alınan bir karar gereği, MİT kendileriyle gerekli
olan görüşmeleri yapıyorlar. Attıkları bu adımların yanlış, tehlikeli
adımlar olduğunu noktasında da kendilerine gerekli uyarılar yapıldı”
dedi.

SEÇİM BARAJI TARTIŞMALARI

Erdoğan’a ikinci olarak Demokratikleşme paketi ve muhalefetin bu
konudaki eleştirileri soruldu. Soruya soruyla karşılık veren ve
eleştirilerin ne olduğunu soran Başbakana bir haberci seçim barajlarının
düşürülmesi talepleri olduğunu hatırlattı. Erdoğan bu konuda şöyle
konuştu: Benim barajla ilgili düşüncem, partimizin kanaati düşüncesi bu
konuda bellidir. Bizim bu konuyla ilgili herhangi bir oynama, bir
tasarruf gündemimizde yok. Çünkü biz biliyorsunuz, bir bir defa Baraj
bizim dönemimizin çıkardığı bir yasa değildir.İki, barajla ilgili bizim
düşüncemiz şudur: Buna Batı dahildir. Barajların olmadığı sistemde güven
ve istikrar diye bir şey bulamazsınız. Eğer bizim son 10,5 yıl Türkiye
bir güveni, istikrarı yakalamışsa, gerek demokraside gerek ekonomide bir
güven ve istikrar varsa bunun önemli sebebi koalisyonların olmadığı bir
hükümetin yapısıdır. Türkiye’deki koalisyonların olduğu hükümet
yapısında da ülkemizin nasıl geri gittiği hepimizin malumudur. Bunları
gözardı etmemiz anlamsızdır. Biz ülkemize bu tür sancıları çektirmek
istemiyoruz. Tecrübe edilmiş süreci devam ettirmek istiyoruz.

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİ ÇALIŞMALARI

Demokratikleşme paketiyle ilgili henüz bir açıklama yapmadıklarını
söyleyen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ” Şuanda çalışma safasındadır.
Bu çalışma safasında bir toplantıyı bizzat yönettim. Ondan sonra da
fikir çalışması olarak çalışma devam ediyor. Bitirildikten sonra
arkadaşlarımız bu paketi önümüze getirecekler, ondan sonra da kamuoyuna
bu demokratikleşme paketimizi açıklayacağız”diye konuştu.

DEMOKRATİKLEŞME PAKETİNİ BİZZAT AÇIKLAYACAĞIM…

Gazetelerde bu konuda çıkan haberlerin hayal olduğunu söyleyen Erdoğan
sözlerini şu şekilde sürdürdü: Sızma ve sızdırma haberlerdir. Ama gerçek
şey, inşallah 3 Eylül’den itibaren bizzat kendim açıklayacağım.
Açıkladığım zaman da Ak Parti olarak, bizim demokratikleşme paketimizin
ne olduğu ortaya çıkacaktır. Bunun bir ipucunu vereyim. Son yaptığımız
kongremizde aslında bunun ipuçlarını orada vardı. Demokrasiyle ilgili
adete bir manifesto açıkladık. O manifesto çevresinde yürüyecektir. Son
çalışmalarla adete biz bunu güncelleyeceğiz. Güncellemek suretiyle
tekrar açıklamalarımızı yapacağız.

BAHÇELİ’YE GEÇMİŞ OLSUN TELEFONU

Ameliyat olan MHP Lideri Bahçeliyi telefonla aradığını ve Allahtan
şifalar dilediğini açıklayan Erdoğan,” Sağlığı iyi, herhangi bir sıkıntı
yok. İnsani bir görevimiz. Yerine getirmiş olduk”dedi.

MISIR’DA GERGİN CUMA

Mısır’daki gelişmeleri de değinen Erdoğan şunları söyledi: Askeri
darbeyle ilgili kanaatimizi biliyorsunuz arkadaşlar. Burada farklı
açıklama yapmam söz konusu değil. Mısır’da bir askeri darbe vardır.
Şuanda Mısır’daki bu darbe ne yazık ki Batı ülkelerinin yeni yeni
anlamaya başladığı Mısır’daki yapıyla ilgili beklenen yaklaşım ortaya
çıkmaya başladı. Nedir bu ? Mısırda bu darbeyi yapan kişi, şuanda
taraftarlarını sokağa dökmek istiyor. Zaten gerekçesi oydu. Yapacağı
nedir ? Yapacağı şudur: Burada Tahrir ve Adeviye, İskendireye bütün
buralarda böyle birşey arzu etmeyiz. Allah göstermesin. Oradaki
vatandaşlar birbirlerine girdiği anda, bunlar bunu gerekçe kabul etmek
suretiyle, nasıl ki namaz kılarken 53 Mısırlı vatandaşını bunlar şehit
ettiyse, istediği zaman sayın Mursi’yle ilgili açıklama yapıyor. Ne
diyor: ‘işte vatandaşları tahrik etti’. Öbür taraftan Hamas terör
örgütüyle,yok şununla bununla, 15 günlük hapse mahkum olmuştur. Dünyanın
neresinde böyle bir anlayış var. Hükümetler istedikleri ülkeyle
istedikleri zaman irtibat kurarlar, bunları gerçekleştirirler. Buna mani
hiçbir hal söz konusu olamaz. Onların aldığı bir tasarruf var. Kaldı ki
bu insan bir Cumhurbaşkanı. Cumhurbaşkanları bu görüşmeleri
etraflarında ilgili arkadaşlarıyla yapar, bununla ilgili adımları atar.

YOLSUZLUKLARI ÖRTMEYE ÇALIŞIYORLAR

Bunlar yolsuzluklarının üzerini örtmek için bu tür bir yaklaşım içine
giriyorlar. Mısır’ın geçmiş dönemdeki en büyük talihsizliği
yolsuzluklardı. Mısır’ın gayrı menkulünün parselasyonu söz konusuydu.
Bütün bu parselasyonlar el verecek. Bunlar meydana çıkacak diye
endişeler var. Asıl bunlara yol vermeyen sandıktır. Sandıktan niye
korkuyorlar. Sandıktan çıkamayackalırını görüyorlar.Sandıktan
çıkamayacaklarını görenler her zaman darbe yollarını seçerler. Buna
artık halklar müsade etmiyor.

THE TIMES’DAKİ İLAN

Dünyaca ünlü isimlerin The Times’a verdikleri ilanla ilgili ilk kez
konuşan Erdoğan, “Bunlar düşüncelerini fikirlerini kiraya vermiş
tiplerdir” dedi. Erdoğan tepkisini şöyle sürdürdü: Eğer bunlar gerçekten
demokrasiye inanmış tipler olmuş olsa, bu ülkede yüzde 50 oyla iktidar
olmuş bir partinin liderine bir diktatör deme ahlaktan yoksunluğunu
gösteremezlerdi. Bu danışmanımın da ifade ettiği şekliyle dört dörtlük
bir densizliktir. Sen bizi nereden tanıyorsun, Tayyip Erdoğan’la kaç
kere görüştün. Nasıl bir diktatör ki, bu bütün şuanda Türkiye’deki öyle
medya grupları var ki, ağıza alınmayacak ifadelerle her türlü küfrü
yapıyorlar, her türlü hakareti yapıyorlar. Bunları rahatlıkla yaparken
şuanda kalkıp mesela ‘medya Türkiye’de mahkum’ diyorlar. ‘Gazeteciler
içeride’ diyorlar. Bu nasıl içerde olan gazeteciler ki, bu yayınlarını
bu kadar rahat yapabiliyorlar. Şuanda bu tür yayın organlarının yaptığı
yayınlar ortada. Nasıl hakaret ettikleri ortada. Ki bunların birçoğu
yalan yanlış haberler. Ama Türkiye’yi tanımadıkları için bilmedikleri
için bu tür haberleri yapıyorlar. İftira at, tutmazsa iz bıraktır
mantığıyla bunu yapıyorlar. Ve parayla Times kendi sayfasını kiraya
veriyor. Bu tabi Times’ın da buradaki ahlakı zaafıdır.Biz şuanda
Times’la ilgili de arkadaşlarım hukuki girişimlerde bulunacaklar.
Diğerleriyle ilgili hukuki girişimlerde bulunacaklar.

SINIRDAKİ ÇATIŞMALAR

Sınır bölgesinde devam eden çatışmalarla ilgili ne tür çalışmalar
yapıldığını soran bir haberciye de yanıt veren Erdoğan,
“Değerlendirmelerimiz orayla ilgili hassasiyetle devam ediyor.
Biliyorsunuz geçen hafta içerisinde dar çerçeve bir toplantı yaptık.
Şuanda gerek Genelkurmay, gerek Dışişleri gerekse MİT bir çalışmanın
içindeler. Ve bu hafta içerisinde Salı günü tekrar bir araya geleceğiz.
Ve oradaki gelişmeleri masaya oturmak suretiyle atacağımız adımları ve
başlıkları tekrar tespit edip, böylece o yol haritasını çıkarmış
olacağız” şeklinde konuştu…

UEFA KARARLARI

UEFA’nın Fenerbahçe ve Beşiktaş hakkında verdiği kararları da
değerlendiren Erdoğan şunları söyledi: “Onu bana sormayacaksınız. Onu
CAS’a soracaksınız. Şu anda Başbakanım. Türkiye’deki kulüplere eşit
mesafedeyim ama Fenerbahçe’ye tabii ki çocukluğumdan beri özel
muhabbetim var. Bu muhabbetim ayrı bir yerde ama konuyla ilgili karar
ki, ben UEFA’nın buradaki toplantısında yaptığım konuşmada açıklamıştım,
‘tüzel kişilikleri cezalandırmak değil, bireyleri eğer suçluysa
cezalandırmak doğru olandır’ demiştim. Bunu siyasi partiler, dernekler
için de aynı şekilde kullanıyorum. Yani şimdi Fenerbahçe camiasının
diyelim ki, 20-25 milyon taraftarı var. Beşiktaş’ın bakıyorsunuz, 15-20
milyon taraftarı var. Böyle bir karar alındığı zaman siz ne
yapıyorsunuz? O kitlenin tamamını cezalandırmış oluyorsunuz. Yani burada
Ahmet, Mehmet, Hasan, Hüseyin neyse, böyle bir yanlış yapmışsa ona
cezayı verebilirsiniz ama kalkıp da bir kulübe yok küme düşürmekti yok
bilmem şu kadar para cezasıydı, böyle bir şeyin yapılmasını ben asla
tasvip etmiyorum. Efendim işte bu yıllardır UEFA’nın kuralları
içerisinde var. Bu kuralları koyanlar insan. Siz de şimdi gelip bu
yanlışı düzeltin. Dolayısıyla bu yanlışı düzeltmek suretiyle de
yıllardır, on yıllardır devam eden yanlış artık yani kulüplerin boynunda
bir testere gibi, satır gibi durmasın. Bunu kaldıralım.”

OYUNCAK DAĞITTI

Açıklamalarının ardından Müftülük bahçesinde toplanan çocuklara oyuncak
dağıtıp hatira fotoğrafı çektiren Erdoğan ardından Sabiha Gökçen
Havalimanı’na hareket etti. Erdoğan buradan Şırnak’a uçtu.