Aygün Genel Başkanı da dinlemedi

Aygün Genel Başkanı da dinlemedi
17 Ağustos 2012 10:38

Sözcü Gazetesi yazarı Saygı Öztürk CHP’li Aygün’ün Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun uyarılarını dinlemediğini ve Kılıçdaroğlu’nun Aygün’ü partiden ihraç bile edebileceğini yazdı:
Aygün, genel başkanı da dinlemedi

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, kendisini Tunceli değil Dersim milletvekili olarak tanıtır. TBMM’de Atatürk, İsmet İnönü dönemini eleştirmesiyle tanındı. Bu açıklamalan da daha çok hükümete yakın gazetelerde ve televizyonlarda yer buldu, milletvekilinin bu sözleriyle AKP CHP’yi fena vurdu. Aygün, CHP içinde CHP’ye muhalif bir isim oldu.

Aygün’ün, PKK’lı olduğu öne sürülen kişiler tarafından götürülmesinden’sonra Tunceli’ye gelen milletvekillerinin PKK aleyhinde sert açıklamalar yapmaması bazı çevreler tarafından kendilerinden özellikle rica edildi. Onlar da, Aygün’ün durumunu düşünerek bu isteğe uydu.

Aygün’ün serbest bırakılacağı zaten bekleniyordu. Bu beklenti boşa çıkmadı. Serbest kaldıktan sonra milletvekilinin Ovacık’ın Torunoba Karakoluna geldiği açıklandı. Oysa Torunoba karakolu yetkililerine sorduğumuzda, milletvekilinin karakola hiç gelmediğini öğreniyorum.

Kendisini karşılamaya giden milletvekilleri, yanlarından geçen pikabın içinde Hüseyin Aygün’ün olduğunu önce fark etmedi. Araç şoförü, “Pikaptakilerden birisi Hüseyin Aygün’dü” deyince geriye dönüp yetiştiler. Acaba o pikap Aygün’ü götürmesi için PKK tarafından mı ayarlanmıştı, yoksa yoldan geçerken tesadüfen mi Aygün araca alınmıştı? Bu da yine bilinmeyenlerdendir.

Kılıçdaroğlu, Aygün’e dedi ki Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun cep telefonu çaldı. Arayan Milletvekili Kamer Genç’ti. Genç, heyecanla “Hüseyin Bey’le beraberiz” dedi ve telefonu Aygün’e uzattı. Konuşma çok kısa süre sürdü. Kılıçdaroğlu, geçmiş olsun dileğinde bulundu. Aygün, yanında bulunan milletvekillerine “Genel başkan hiçbir açıklama yapmadan Ankara’ya gelmemi ve burada basın toplantısı düzenlememi söyledi” dedi.

Hüseyin Bey, bırakın genel başkanının çağrısına uymayı, ilk dakikadan itibaren açıklamalar yapmaya başladı. Bazı sözleri “terör örgütünün propagandası” gibi yorumlandı. Bu durum CHP’de rahatsızlık yarattı. Bugün Kılıçdaroğlu’yla görüştükten sonra o sözlerine açıklık getirmek amacıyla basın toplantısı yapacak. Aygün, günlerdir televizyonlarda… Artık söyleyecek sözü kalmamış olacak ki, genel merkezin uyarısıylâ söylediklerini düzeltmeye çalışacak. Tabii ki inandırıcı olmayacak.

O telsizle konuşmalar yapılır O gün, Tunceli’de bulunan CHP milletvekilleri de Aygün’ün bazı sözlerinin yanında değildi. Sanki milletvekilinin yolu kesilmemiş, silah zoruyla götürülmemiş de “kırmızı mumlu zarfla çağrılmış gibi anlatımları olumsuz bir hava yarattı.

Hüseyin Aygün, “Dağdakiler beni çağırsalar giderdim” diyor. Aygün’e iyi davranıldığını güvenlik güçleri de telsiz konuşmalarından önceden öğrenmişti. Telsiz konuşmalanna örgütün önde gelen isimlerinden Bahoz Erdal da düşmüştü. Belki bazılan merak eder, Bahoz Erdal’ın Tunceli dağlanndaki teröristlere telsizle nasıl konuştuğunu.

Örgütün elinde Japon mali çok güçlü telsizler var. Bunlar hem telefon, hem de telsiz olarak kullanılıyor, mesajlar da bunlar üzerinden gidiyor. Örgütün Kuzey İrak’ta bulunan ana karargahındaki “büyük telsiz” topraklanmızda bulunan örgütün sözde “Eyalet Komutanlan”yla bağlantı kurabiliyor. Aynı frekansa girilmesi halinde diğer birimler de o konuşmalan dinleyebiliyor. Yani, Bahoz Erdal’ın konuşmak için topraklanmızda bulunmasını gerektirecek bir durum yok. Abdullah Öcalan da, Bekaa’da bulunduğu dönemde mesajlannı topraklarımızdaki teröristlere telsizle verirdi.

Tunceli’de silahlı 4 örgüt Tunceli dağlanna TİKKO örgütü, her ne kadar PKK’dan ayn görünse de, işbirliği içinde olduklan biliniyor. Son dönemlerde Halk Kurtuluş Ordusu (HKO) ile DHKP-C’nin de silahlı kanadı Tunceli kırsalında taban edinmeye çalışıyor. Şu anda, yörede toplam 300 400 arasında silahlı örgüt mensubu bulunuyor. Söyleyelim, Tuncelili dağlarındaki Tuncelili olanlann sayısı 75 civarındadır. O yüzden, Tuncelilere haksızlık edilmesin ve adeta terörist yetiştiren bir bölge olarak görülmesin. Öyle bir arazi yapısı var ki, Hüseyin Aygün’ün “dağdaki iyi çocuklan” indirmesi zor.

Dağda olmayı adeta özendiren siyasiler, CHP Parti Meclisi Başkanı Metin Feyzioğlu’nun şu sözlerini dikkatle okumalı: “Yasama, yürütme veya yargıdan birini temsil eden hiç kimse, şiddetin en acımasızına, baskının en koyusuna başvurmayı olağan yöntem haline getirmiş bölücü terör örgütünü ‘hak savaşçısı kardeşlerimiz’den oluşan, iyi niyetli bir örgüt olarak tanıtamaz. Terör örgütünün çeşitli yöntemlerle kandırdığı kişilerin topluma kazandırılması için uğraş vermek, onlann insan haklannı korumak ayn, terör örgütüne sempatiyle yaklaşmak ayrı şeylerdir.” Aygün, anlaşılıyor ki bundan böyle “iyi çocuklarla” birlikte olmaya devam edecek. 48 saat kaldığı teröristlerden birisinin kimliği belli olmasına rağmen Aygün onu da teşhis edemedi ve formalite gereği şikayetçi oldu.