Size samimiyetle söyleyeyim ki, ben bir anlamı olmayan hiçbir haberi okumuyor, hiçbir boş tartışmayı izlemiyor, hiçbir boş işin peşinden koşmuyorum.

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 

Çünkü böyle bir duruma tahammül edemiyorum.

 

 

Bunlar bize pusulamızı kaybetttiriyor ve bizi gerçeklerden uzaklaştırıyor çünkü.

 

 

Şimdi buna dün bir yenisi eklendi, bu sefer de kadın erkekle eşit değildir hikayesi.

 

 

Bu laflara girip de üzerinde konuşmaya ve tartışmaya asla gerek yok.

 

 

CHP’yi temsil eden yüzler de girmemeli bu laflara.

 

 

Kendilerine sorulduğunda, “Valla biz onunla sadece yolsuzluk ve rüşvet meselesi konuşabiliriz” gibi bir cevap verebilir.

 

 

“O yolsuzluklarını örtmek için taktı kadınlara” denebilir.

 

 

Ne bileyim yani, bir sürü şey denebilir.

 

 

Onun hükümetleri döneminde kadınların seri halde öldürüldüğüne ve bu tür lafların kadınlarla erkekler arasındaki agresyon potansiyelini artırarak, cinayetlere yol açıldığına değinilebilir.

 

 

Ama kalkıp da, kadın erkek eşit midir, eşdeğer midir, ters köşe midir, çapraz mıdır diye ona karşı görüş sunulması beni öldürüyor inanın ki…

 

 

Zaten ölü bir siyasi gündem var, bir de siyasi konuşma gündemini balkabağı lafların domine etmesi bana çok fena geliyor.

 

 

Kadın erkek kadar taş düşsün başına.

 

 

Ki…

 

 

Sen hele şu tapeleri anlat halka.

 

 

Devletin temsili makamlarının yerini nasıl değiştirdin bunu anlat.

 

 

Seçim sonucu hiçbir siyasiye hiçbir Avrupa ülkesinde devletin temsili makam yerlerini değiştirme hakkını vermezken, sen bu hakkı nerden aldın, onu anlat.

 

 

Devletler seçimle kurulmuyor ki, sen seçim sonucuyla devletin yerini değiştiresin.

 

 

BU BİR İÇ KORUPSİYON OLAYI

 

 

Dünün haberi Star Medya Grup Başkanı Mustafa Karaalioğlu, Akşam’ın genel yayın yönetmeni Mehmet Ocaktan ile Star genel yayın yönetmeni Yusuf Ziya Cömert’in Erdoğan yandaşı gazete sahibi Ethem Sancak tarafından görevden alınmaları idi.

 

 

Şu ana kadar basına yansıyanlardan şu çıkıyor ki, bu, Hükümet kalemi olan gazeteciler para işlerine olan düşkünlüklerinden dolayı patronları tarafından atılmışlar.

 

 

Tayyip Erdoğan da, “Para kazananı severim ama benden fazla kazananı sevmem” diyerek, hem de bu söz konusu kişiler Abdullah Gül’e Erdoğan’ın kabul edeceğinden daha yakın oldukları için atılmalarına cevaz verdi muhtemelen.

 

 

Ahlak bir yerde çökerse, dıştan da çöker, içten de bilirsiniz.

 

 

Devlet imkanlarını ve para kaynaklarını siyasi güçle kendisi için kullanmak vs. baştan kokunca aşağı doğru sirayet eder.

 

 

Bir de…

 

 

Doğan Grubu’nun Ferit Şahenk’e satılacağı haberleri umarım doğru değildir.

 

 

Çünkü bu olursa toplumun nefes delikleri daha da daralır.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Eski camlar bardak oldu
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor