Hükümet partisinin muhafazakar bir parti olmadığını yıllardır yazar dururum.

 

 

 

Safile USUL H&H YORUM

 

 
Erdoğan’ın Sırbistan’dan et ithalat kararı da bunun son bir örneği.

 
Çünkü gerçek muhafazakar partilerin üstünde durduğu en önemli hususlardan birisi kendi halklarının kendi ülkelerinde yetiştirilen hayvanların etini yemesidir.

 
Bu dediğimi mesela bir parça Avrupa’yı gezerek görebilirsiniz.

 
Esasen muhafazakarlık siyasal olarak her ülkenin köylü nüvesi ile alakalı bir olay olup, bu doğrultuda gelişen toprak ve toprak ürünlerine bağlılık bağlantısıdır.

 
Hülasası ama biz şimdi bir de Sırp etine maruz kaldık, iyi mi.

 
Ben bu konularda epeyce tutucu olduğum için kimse bana Sırbistan’dan gelen bir eti yediremez.

 
Ki, kendimi nasıl koruyacağımı da biliyorum.

 
Ben yerli et alıyorum zaten hep.

 
Evet, yerli et pahalı ama yine de ondan başka et almıyorum.

 
Et nasıl seçilir peki?

 
Herkes kasap ya da celep olmadığına göre, ki, ben de değilim, etten anlayan yerli insanları bulacaksınız önce.

 
Mesela benim İstanbul’da et aldığım adam bir Karadenizli ve eti tanıyor.

 
Hangi dana nerden, hangi kuzu nerden, ben hep sorarım zaten, o da anlatıyor.

 
Zaten eti kesmesinden, hazırlamasından anlıyorum bu işi bildiğini.

 
Ki, ben kendim de tanıyorum yerli eti.

 
Yerli dana açık renkli olur, diridir ve parlar.

 
İthal etler ise koyu renkli ve sönüktür.

 
Fiyatları da daha düşüktür zaten.

 
Tabii bir de eşek etini de dana diye satanlar vardır ama o etler de koyu renkli oluyormuş.

 
Yerli kuzu zaten bellidir, diri ve açık renklidir o da, kokusu da Türkiye’ye özgüdür.

 
Ama Sırbistan’dan gelecek olan dana olacağı için önemli olan bu sınıf eti ayırd edebilmek.

 
En iyisi yerli bir kasap bulup, adamın etten anlayıp anlamadığına, eti nasıl kestiğine, verdiği bilgilerin tutarlılığına, kökünün köy olup olmadığına (köy kökü ve soyu olmayan birisi etten anlamaz), bir de kendiniz etin rengine, diriliğine ve parlaklığına dikkat edeceksiniz.

 
Ki, yerli et bayatlayamıyor bile Türkiye’de çünkü üretimi çok az ve hemen bitiyor.

 
Türkiye’de yerli kırmızı eti Türk halkının sadece belli bir kesimi tüketebiliyor, o kesim de yine de sayıca fazla olduğu için (80 milyonun sadece 8 milyonu da yese bizdeki et kimseye yetmez) yerli et hemen tükeniyor.

 
Hatta zaman zaman bulunmuyor bile.

 
Biz Türkler’in görevi elbette yerli et üretimini artırmak.

 
Ama tabii bunun için Türk bir bakış açısı ve Türk halkı endeksli ve gerçekten muhafazakar bir siyasi yönetim lazım.

 
Herbirimiz inek alıp büyütecek halde değiliz herhalde.

 
O zamana kadar seçim sizin, Sırbistan’dan gelen dana, yerli dana veya tavuk.

 
Gıtgıtgıdak bol bol.

 
Sırf sebze ise, olmaz zira beyin, akciğerler ve birçok organ kesinlikle et talep ediyor, bu da böyle yani.

 
Etsiz gıda çocuklarda gelişim defektine, ileri yaşlarda ise, organ erimelerine sebep oluyor.

 

 

Safile USUL Twitter

 

 

---

Yazarın Son Yazıları:
Özel-İmamoğlu-Yavaş ekseni
Rüzgar yeniden kırmızı ve toprak esiyor
Köfteden de gitti birkaç puan