Cumhuriyet yazarı Utku Çakırözer yazdı:

 

 

Ankara ile İstanbul dün yüksek hızlı tren (YHT) ile birbirine bağlandı. Başbakan Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla yapılan ilk seferin konukları arasında Ulaştırma, Denizcilik ve Havacılık Bakanlığı’nın davet ettiği çok sayıda gazeteci de vardı.

 

 

İlk seferde arıza

 
YHT’nin 11.15’te Ankara Garı’nda başlayan ilk seferinin, yolculuk sırasında yapılacak iki miting (Eskişehir ve Bilecik) ve Eskişehir’de verilecek ‘cuma namazı’ arası da hesaba katıldığında 18.30’da Pendik’te tamamlanması planlanmıştı.

 
Ancak Sapanca yakınlarında ‘kataner telinin’ kopması üzerine yaklaşık yarım saatlik bir gecikme yaşandı. Trenin durmasından on dakika sonra yapılan anonsta arızanın nedeni açıklandı ve ‘yirmi dakikalık’ gecikme yaşanacağı anonsu yapıldı.

 

 

Kafalarda ‘sabotaj’ kuşkusu

 
Ulaştırma Bakanı Lütfi Elvan arızanın giderilmesinden sonra yaptığı açıklamada “Teknik arıza nedeniyle güvenlik amacıyla durduruldu. Makinist ilk kez böyle bir şey yaşandığını söyledi. Olay beni de tereddüde düşürdü. Bizden önceki trende bir şey olmayıp bunda olması kafalarda soru işaretleri yarattı” diye konuştu.

 
Arıza ve yolda yaşanan diğer gecikmeler sonucu Erdoğan İstanbul’a planlanandan yaklaşık 40 dakika sonra 19.10’da ulaşabildi.

 

 

Açılış kampanyaya döndü

 
Erdoğan YHT’nin bu ilk İstanbul seferini, Cumhurbaşkanlığı kampanyasına malzeme olarak kullanmayı ihmal etmedi. Tek tren yolculuğuna üç miting sığdırarak sırasıyla Eskişehir, Bilecik ve son durak Pendik’te halka seslendi.

 

 

Türkmen eleştirisi etkiledi

 
Erdoğan konuşmalarında YHT açılışını Cumhurbaşkanlığı seçimlerine getirerek rakibi Ekmeleddin İhsanoğlu ve ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirmeyi de ihmal etmedi. Üç konuşmanın ortak temalarından biri ‘Irak Türkmenleri’ydi. Rakibi İhsanoğlu’nun, IŞİD baskısı altında ezilen Irak Türkmenleri ile Ankara’da bir araya gelmesi ve hükümetin Türkmenleri ihmal ettiği şeklindeki çıkışı Erdoğan cephesini etkilemiş. Bu eleştirilere karşılık verme ihtiyacı duyan Başbakan, CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan’ın mühimmat taşındığını belgelere dayanarak açıkladığı Adana’da durdurulan MİT TIR’ları konusunda ‘Türkmenlere insani yardım götürüldüğü’ iddiasını yineledi.

 

 

Yıldırım başbakan gibi

 
Günün bize göre en dikkat çekici isimlerinin başında eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım geliyordu. Yıldırım, 30 Mart’ta İzmir Büyükşehir Belediyesi başkan adaylığı kampanyasında miting performansını oldukça geliştirdiğini Eskişehir’de gösterdi. Tanıdığımıız alçak sesle, ağır ağır konuşan Binali Yıldırım gitmiş yerine Erdoğan gibi yüksek perdeden bağırarak konuşan coşkulu bir Yıldırım gelmişti. Muhalefetin cumhurbaşkanı adayını eleştiren Yıldırım, Erdoğan’ı da güçlü ifadelerle övmeyi ihmal etmedi.

 

 

‘Üç dönemlik adamız’

 
Yıldırım’ın gösterdiği yüksek performans, basın mensupları ve partililer arasında, ‘AKP genel başkanlığı ve başbakanlığa hazırlanıyor’ kulislerine neden oldu. Nitekim yolculuk sırasında gazetecilerin olduğu vagona geldiğinde bu gözlemler kendisine de aktarıldı.

 
Yıldırım “Konuşmanız başbakan konuşması gibiydi” diyen gazetecilere, “Yahu bırakın bunları. Biz üç dönemlik adamız!” diye espri yaparak kendisinin AKP içindeki üç dönem kuralına takılan grubun içinde olduğunu hatırlattı.

 
Yıldırım konuşma üslubu konusunda ise “Bu konular geçmişte benim yakından ilgilendiğim konular olduğu için öyle gelmiştir size” demekle yetindi.

 

 

Alanlar seçim yorgunu

 
Erdoğan’ın Eskişehir’de İstasyon Meydanı’nda yaptığı konuşmayı alandan izlerken katılımın düşük olduğunu gözlemledik. Yolculuğun devamı için trene erken bindirilince, kalan bölümünü internetten takip ettiğimiz konuşmada teknoloji sayesinde meydanların nasıl daha kalabalık gösterilebildiğini fark ettik. Bilecik’te kalabalık biraz daha artmış olsa da meydanların hâlâ 30 Mart yorgunu olduğu anlaşılıyor.

 

 

Erdoğan’ın füze mesajının adresi kim?

 
Eskişehir konuşmasında, gelecekte yüksek hızlı tren vagonlarının bu şehirdeki TÜLOMSAŞ şirketi tarafından üretileceğini ifade eden Erdoğan, daha sonra savunma sanayisinde gösterilen başarıları anlattı.

 
Milli helikopter, tank, gemi ve insansız hava aracı yapıldığına dikkat çeken Erdoğan, sürpriz bir biçimde füze üretimine geçerek, “Füzelerimizin de çok daha uzun menzilleri olacak. Caydırıcı bir ülke olacağız” deyiverdi.

 
Başbakan’ın Türkiye’nin envanterdeki füzelerinin menzilini uzatma hedefini açıkça duyurması oldukça şaşırtıcı. Bu oldukça stratejik bir karar. Acaba Erdoğan TSK envanterindeki füzelerin, hangi ülkeye erişmesini ve caydırıcı etki yaratmasını arzu ediyor?