Çanakkale Zaferi'ne bugün'den bakmak ve anlamak

Çanakkale Zaferi'ne bugün'den bakmak ve anlamak
18 Mart 2013 01:44

Çanakkale Deniz Zaferi'nin 100.yılına doğru ilerlerken o günleri yaşamış olmasamda dinlediklerim ve okuduklarım beni o günlere götürüyor.

 


 


Osman ERCAN H&H YORUM


 


Dokuz ay boyunca aralıksız üç mevsim savaşan,onurlu bir şekilde bağımsızlık mücadelesi veren Mustafa Kemal komutasındaki Osmanlı ordusu ve karşısında çiftçisi, işçisi, futbolcusu, şairi, yazarı, aydınlarıyla birlikte canla başla savaşan ANZAK'lar !


 


""


 


Büyüklerimizden dinlediğimiz Çanakkale destanı öyküleri bizleri öylesine etkilemiştir ki Conk Bayırı'nı, Kilitbahir'i, Nusret Mayın Gemisi'ni ve Mustafa Kemal'in dahilik gerçeğini aklımıza adeta nakşetmiştir! Dünkü Osmanlı bugünkü Türkiye coğrafyasındaki halkların en önemli ortak paydası olan bu zaferi prosedür gereği anmak yerine gerçekten özümseyerek ele alırsak yakın tarihe dair yeni denklemler keşfetmiş oluruz.


 


 


""


 


Örneğin yurdumuzdaki tüm halkların kardeşliğini ve özgürlüğünü perçinleyen bu zafer Türkiye İnkılap(Devrim) Tarihi'nin temelini de sağlam bir şekilde atmış, halkımız Cumhuriyet toplumu olmanın sıtajını yapmış ve bu süreci başarılı bir şekilde tamamlamıştır. Bu nedenle tarihimizin en önemli kırılma noktalarından biri olan Çanakkale zaferini kazandığımız için emperyalizmin her türlü alçak tuzaklarına karşı varını yoğunu ortaya koyarak mücadele eden Mustafa Kemal'e ve tüm aziz askerlerimize ne kadar minnettar olsak azdır.


 


""


 


Gazi Mustafa Kemal Paşa için hayatı boyunca yaşam biçimi olan bağımsızlık şiarı Çanakkale mücadelesinin ardından kısa bir süre sonra bu mücadeleye omuz veren tüm halkımıza nüfuz etmiş böylelikle Gazi M.Kemal önderliğindeki halk devrim adımlarıyla Cumhuriyet istikametinde ilerlemiştir.


Tarih 1923'ü gösterdiğinde ise Cumhuriyet'in kurulmasıyla birlikte taçlanan bu bağımsızlık mücadelesine laik olmak için bize düşen görev barış ve hoşgörünün yılmaz savunucusu olarak bir an önce kutuplaşma ortamını eritip Türkiye'yi çağdaşlık, Gazi'nin değimiyle ''muhasır medeniyetler'' yolunda temsil eden hür bireyler olmaktır. Yazımı Mustafa Kemal'in büyük zaferden ondokuz sene sonra yaptığı barış ve hoşgörü içeren söylemleriyle sonlandırmak isterim:


 


""


 


''Bu memleketin toprakları üzerinde kanlarını döken kahramanlar! Burada dost bir vatanın toprağındasınız. Huzur ve sükun içinde uyuyunuz. Sizler, Mehmetçiklerle yan yana koyun koyunasınız. Uzak diyarlardan evladını harbe gönderen analar! Gözyaşlarınızı dindiriniz. Evlatlarınız bizim bağrımızdadır. Huzur içindedirler ve huzur içinde rahat rahat uyuyacaklardır. Onlar bu topraklarda canlarını verdikten sonra artık bizim evlatlarımız olmuşlardır.''


Yazarın Son Yazıları:
Koalisyon öcü müdür yoksa uygarlık mıdır?
Çok seçenekli seçim
Ankara Sohbetleri 2- “Başka Kent Ankara” (Feridun Büyükyıldız)